Çalışma arkadaşları eski Başbakan Mesut Yılmaz'ı anlattı
Eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Mesut Yılmaz ile 20 Mayıs 1983'te Anavatan Partisinin (ANAP) kuruluşunda tanıştıklarını belirterek, "Kendisine Allah'tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Türkiye'nin yakın siyaset tarihini öğrenmek ve ders çıkartıp geleceğe ışık tutmak isteyenlerin, rahmetli Yılmaz'ın hayatından da öğreneceği çok şey var." dedi.
28 Şubat döneminde 8 yıllık eğitimin doğru olmadığını düşünerek hareket ettiği için, kurucusu olduğu partiden ihraç edildiğini ifade eden Çiçek, şunları kaydetti: "Parti değiştirmedim, değiştirmeyi de uygun bulmuyorum. Partimden ihraç edildiğim için kendime siyasi bir yol çizmeye çalıştım. Parti programı açısından benim olumsuz oyu vermem doğruydu, Mesut Bey'in de beni ihraç etmesi, parti liderliği bunu gerektirdiği için doğruydu. Dolayısıyla siyasette aynı anda iki doğru olabilir, bu da somut bir örnektir. Kendisine hakkımı helal ediyorum, uzun süre beraber olunca karşılıklı bir hak hukuk olabiliyor. Kendi yönümden böyle bir helalleşmeyi yapıyorum."
Yılmaz ile 37 senelik arkadaşlıkları olduğunu aktaran eski Adalet ve Milli Savunma Bakanı Oltan Sungurlu, "Anavatan'ın kuruluşundan itibaren değişik kademelerde birlikte çalıştık. Mesut Bey'in kurduğu 20 Mayıs Vakfı'nın da başkanlığını yapıyorum. Mesut Bey çok iyi eğitim almış, zeki bir insandı. Siyasi hayatında da başarılı bir isim, kolay değil 29 sene Türk siyasetinde görev aldı. Üç defa başbakanlık yaptı, değişik bakanlıklar yaptı. Devlet tecrübesi olan, kibar, beyefendi ve devletini seven bir isimdi. Türkiye'nin değerlerine değer veren biriydi. Allah rahmet eylesin, yakınlarına başsağlığı diliyorum." ifadelerini kullandı.
Mesut Yılmaz'ın başbakanlığı döneminde 55. Hükümet Sözcüsü olan, İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ahat Andican da Yılmaz'ın 12 Eylül sonrası Türkiye'nin normalleşmesi ve sivilleşmesi sürecinde Turgut Özal ile önemli işlere imza attığını aktardı.
Yılmaz'ın halkı kutuplaştırmadan, kararlarını araştırdıktan sonra verdiğine işaret eden Andican, "Belli ilkelerinden asla taviz vermeden siyaset yapan bir liderdi. Vefatı, Türkiye için büyük bir kayıptır, Allah rahmet eylesin. Geride güzelliklerle anılan güzel bir hayat bıraktı. Başta Berna Hanımefendi olmak üzere ailesine başsağlığı diliyorum." diye konuştu.
"Türkiye'nin menfaatleri doğrultusunda hareket etti"
Eski Devlet Bakanı Eyüp Aşık ise şunları ifade etti: "Evvela genç denilecek bir yaşta, Türkiye'nin kendisinden istifade edebileceği bir dönemde kaybettik. 20 yılı parlamento olmak üzere 30 yıl birlikte çalıştık. Son 40 yıldaki devlet adamları arasında hoşgörülü, ileri görüşlü biriydi. Çok büyük bir devlet adamını kaybettik, üzüntümüz de o kadar büyüktür. Pek bilinmeyen bir hususu daha açıklamak istiyorum, bunu pek dile getirmezler ama herkes bilsin ki Mesut Yılmaz fakirlik içerisinde, fukaralık çekerek öldü."
Eski Sağlık Bakanı Halil Şıvgın da Yılmaz'ın vefatından duyduğu büyük üzüntüyü dile getirerek, "Kendisiyle en son oğlunun vefatından sonra görüştüm. Anavatan Partisinin kuruluşundan itibaren beraber çalıştığım bir kardeşimdi. Zaman zaman fikir ayrılıklarına düşsek de aynı saflarda görev aldık. Oğlunun vefatı onu çok yıprattı, kendisine Allah'tan rahmet, ailesine ve arkadaşlarımıza başsağlığı diliyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Anavatan Partisi eski Grup Müdürü ve Yılmaz'ın da danışmanlığını yapan Hüseyin Ünlü, "Acımız çok büyük, büyük bir devlet adamını kaybettik. Kendisiyle uzun yıllar mesai yaptığım için vatan ve millet için neler yaptığına şahitlik ettim. Son nefesine kadar devlet için ne gerekiyorsa onu yaptı. Parlamento dışında olmasına rağmen, başta Avrupa Birliği ve dış politikalar olmak üzere Türkiye'nin menfaatleri doğrultusunda hareket etti." şeklinde konuştu.