Hasan Karal Canlı Yayında Milletten Özür Diledi
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Karal, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne kendisinin de onay verdiğini belirterek "Milletimizden özür dilemeyi bir erdemlilik olarak görüyoruz. Maalesef bu sisteme destek verenler olarak yanlış yaptığımızı gördük ve biz bunu açık yüreklilikle milletimizle paylaşıyoruz" dedi.
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Karal, Ankara Masası Genel Yayın Yönetmeni Fatih Atik'in konuğu oldu.
Partisinin Sivil Toplumla İlişkiler Başkanlığını yürüten Karal, 81 ilde teşkilatlanma işlemlerini tamamladıklarını, seçim için hazırlık yaptıklarını söyledi. Herhangi bir ittifaka girmenin acil eylem planları içinde olmadıklarını belirtirken, partinin ilkelerini anlatmanın öncelikleri olduğunu vurguladı.
Karal, diğer partiler gibi hazır bir kitleye yönelik bir siyaset yapmadıklarını, 84 milyonu kucaklayan bir dil oluşturmaya çalıştıklarına vurgu yaptı.
Türkiye'nin sosyal olarak çok parçalandığını belirten Karal, bu dönemde bir toplumsal mutabakatın oluşturulmasının çok zor olduğunu ifade etti.
"Milletimizden özür dilemeyi bir erdemlilik olarak görüyoruz"
" Yüzde 50+1 sadece DEVA Partisinin değil, bütün partilerin sorunu" diyen Karal, yüzde 50+1'i getiren sisteme kendisinin de onay verdiğini için özür dilerken "Türkiye'de AK Parti'nin de sorunu, MHP'nin de, CHP'nin de... Yüzde 50+1 sistemini biz getirdik. Ne kadar iyi bir iş yaptık diyemiyoruz. Bunun öz eleştirisini kendimize yapıyoruz. O taslağı getirirken, o referandum çalışmalarında bizzat araziyi gezerken söylediklerimizin kesinlikle karşılı bulamadığını gördük. Çünkü bize öyle anlatmamışlardı. Bize anlattıkları şekilde anlattık fakat uygulamaya geçince durum çok farklıya dönüştü. Bunu bir yüksünme olarak görmüyoruz ve bu konuda da milletimizden özür dilemeyi bir erdemlilik olarak görüyoruz. Maalesef bu sisteme destek verenler olarak yanlış yaptığımızı gördük ve biz bunu açık yüreklilikle milletimizle paylaşıyoruz. Bütün partilerin böyle bir problemi var. 50+1'i bulmak mümkün değil. Biz referandum çalışmalarındayken, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni anlatırken vatandaşlara artık bu ülkede koalisyonlar olmayacak diyerek vatandaşımızdan oy istedik. Koalisyonların ülkeyi getirmiş olduğu noktayı anlattık. Koalisyonların ülkeyi nerelere getirdiğini ballandıra ballandıra anlattık. Ama biz şuan tam koalisyonların içine düştük. Hatta parlamenter sistemde ki koalisyondan çok daha ileri geçtik. Beğenmediğimiz parlamenter sistemde seçimden sonra koalisyonlar gündeme gelirdi, şimdi seçimden önce ittifaklar gündeme geliyor. Bu olayın ahlaki boyutu da var. Koalisyon ortaklarının hükümetin tüm icraatlarına ortak olma, sorumluluktan pay alma durumları var. Ama bu ittifak siteminde ise yetkiyi kullanmada bir sınırsızlık var ama sorumluluk almada belli adreslerin sorumluluğu söz konusu. Bugün ki iktidarı oluşturan ittifakların durumuna baktığımız zaman bakıyorsunuz ki sorumluluk AK Parti üzerinde ama yetkiyi kullanmada, siyasete müdahale etmede ya ada hükümetin politikalarını belirlemede MHP'nin de dahili söz konusu. Hatta Vatan Partisi ve Büyük Birlik Partisinin de dahili söz konusu. Ama görüntü dahilinde elini taşın altına koyan AK Parti gibi görünüyor. O yüzden siyasi ahlak sorununu da çözmek lazım. Dolayısıyla bu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde sınıfa kaldık" diye konuştu.
DEVA Partisi'nin herhangi bir ittifak içinde yer almadığını hatırlatan Karal, Türkiye'nin seçim havasına girdiğini çalışmaların hız kazanacağını söyledi. Üçüncü ittifak tartışmalarına ilişkin ise yeni bir ittifak arayışı içinde olmadıklarını söyledi.
"Kalsam münafık olurdum"
Ak Parti'den ayrılık sürecine ilişkin ise Karal "Kuruluş ilkelerden ayrıldığını için ayrıldım. Partiler bir din değildir, hizmet aracıdır. AK Parti’nin kuruluş amacından farklı bir yöne evrildiğini gördük. Biz fikren ve ruhen koptuk. Eğer kalsaydım münafık olurdum" dedi.
Küçük yaştan itibaren siyaset arenasında olduğunu vurgulayan Karal "Biz saksıda yetişen siyasetçi değiliz. Ben 28 Şubat sürecinde 5 yıl yargılandım. Parti için kurşun yedim. AK Parti’nin birkaç gazisinden biri benim. 2008 seçimlerinde AK Parti’ye en çok eleştiriyi yapanlar ya partinin önemli bir yerinde, ya Külliye’de ya da bakanlık yapıyor." ifadelerini kullandı.
Karal, dinin kimsenin tekelinde olmadığının altını çizerken, başörtüsü gibi konuların temel insan hakları olduğunu, bunların da partisinin olmazsa olmazlarının arasında yer aldığını belirtti. Karal "Fikir ve inanç özgürlüğünün teminatıyız." şeklinde konuştu.
"İktidar söylemleriyle dinimiz örseliyor"
İktidar cephesinin siyasi konularda siyasi terimler kullamasını eleştiren Karal "İslam söylemden daha çok eylemi ön plana çıkaran bir dindir. Eyleme geçirmediğiniz sürece bir önemi yok. Dinin istismar edilmesi bizim için kabul edilemez. İktidar söylemleriyle dinimiz örseliyor. Kimsenin dinimize zarar verme hakkı yoktur." dedi.
Sezen Aksu üzerinden yürütülen tartışmaların gündemini değiştirmeye yönelik olduğunun vatandaş tarafından dile getirildiğini belirten Karal, şu ifadeleri kullandı: Sezen Aksu’nun şarkısının 5 yıl sonra gündeme gelmesi iyi niyetli değil. Ekonomideki Türkiye’de yaşananların üzerini örtmek için hükümet arşivindeki bu konuları çıkarıyor diyor milletimiz. Ben siyasette olduğu gibi müzikte de, sporda da dinin argümanların kullanılmasını doğru bulmuyorum."
Karal, erken seçim beklentilerine ilişkin ise "Türkiye’de her an seçim olabilir. Biz hazırlığımızı buna göre yapıyoruz." dedi.