Nilüfer Belediyesi’nden Ücretsiz Radyasyon Ölçümü

Nilüfer Belediyesi’nden Ücretsiz Radyasyon Ölçümü
Kokusuz, tatsız ve renksiz olduğu için hissedilemeyen elektromanyetik alan radyasyonu Dünya Sağlık Örgütü tarafından kanserojen olarak bildirilirken, Nilüfer...

Kokusuz, tatsız ve renksiz olduğu için hissedilemeyen elektromanyetik alan radyasyonu Dünya Sağlık Örgütü tarafından kanserojen olarak bildirilirken, Nilüfer Belediyesi 750 lira maliyeti olan radyasyon ölçümünü ücretsiz yapıyor.

Nilüfer Belediyesi tarafından Türkiye'de ilk kez uygulanan proje ile baz istasyonu ve yüksek gerilim hatlarından yayılan elektromanyetik dalgaların radyasyon ölçümü yapılıyor. Kokusuz, renksiz, tatsız ve sessiz olduğu için fark edilemeyen elektromanyetik dalgaların insan sağlığını ciddi bir şekilde tehdit ettiğini dile getiren Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, "Yıllardır şehrin havasını, suyunu, elektromanyetik kirliliğini izliyoruz. Ölçümler yapıyoruz. Halkımızı bu konuda "yetkimiz yok" diyerek çaresiz ve yalnız bırakmıyoruz. Kamuoyuna da doğru bilgiler vererek, yetkilileri uyarıp, onların tedbir almasını sağlamaya çalışıyoruz. Yıllardır çevre sağlığını ilgilendiren tüm sonuçları kamuoyu ile doğru bir şekilde paylaşıyoruz. Yetkililerin alarm veren durumlarda bir an önce harekete geçmesi gerektiğiniz dile getiriyoruz. Bu konuda yetkililerden biri olan büyükşehir hiçbir şey yapmıyor. Aksine, sorumluluklarından kaçıyor. Süreçleri oldukça uzatarak elektromanyetik kirliliğe sebep oluyor. Büyükşehir Kanununun 18. maddesinin R bendine göre yer seçim belgesi için 20 gün süre tanınmaktadır. Büyükşehir Belediyesi'nin anayasanın 56/ı maddesinde belirtilen "herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir" emrini gözeterek ruhsat kararlarını 20 günlük süreyi geçirmeden alması çok önemlidir. 20 günlük sürede büyükşehirin hiçbir şey yapmaması demek, başvuran kişilerin istediği yere baz istasyonu kurabilmesi demektir. Büyükşehir Belediyesi sorumluluktan kaçarak elektromanyetik kirliliğe sebep oluyor. Halkın sağlığıyla oynuyor" dedi.

ÖLÇÜMLER BEDAVA YAPILIYOR

Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Çerezci ile birlikte yürütülen projede çok önemli veriler elde edildiğini anlatan Bozbey, "Bu süreçte talep eden her vatandaşımızın evinde hiçbir ücret almadan ölçüm yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. 2010 yılında başlamış olduğumuz bu projede bin 600'e yakın ölçüm yaptık. Yalnızca bu yıl 183 adet baz istasyonu ve yüksek gerilim kaynaklı elektromanyetik radyasyon ölçümü yaptık. Yaklaşık 750 lira olan bu hizmeti vatandaşlarımıza ücretsiz götürdük. Korunma yöntemleri hakkında bilgi verdik. Yaptığımız ölçümlerin verilerini vatandaşlarla internet üzerinden açık bir şekilde paylaştık. İsteyen herkes ölçüm değerlerine ulaşabilir" dedi.

"Yapılan bu çalışmalarda elektromanyetik kirliliğin evlerimizde, Avrupa ortalamasının üstünde olduğunu görmek bizleri üzüyor" diyen Bozbey, "Türkiye'de insan hayatının Avrupa ülkelerine göre ne kadar ucuz olduğuna bir kez daha şahit olduk. Değerler İtalya ve İsviçre gibi ülkeleri kat kat aşıyor. Hatta Rusya ve Çin gibi ülkelerde dahi bizim belirlediğimiz değerlerin altındadır. Buralarda dahi insan hayatı öncelikli sayılıyor. Yetkilileri yapılan bilimsel çalışmaları dikkatle incelemeye davet ediyorum. Sadece büyükşehiri değil, valiliğimizi, bakanlığımızı ve hükümetimizi de bu konuda hassasiyete davet ediyorum. Sokaklarda gördüğünüz tabelalar, saatler dahi içerisinde baz istasyonu bulunan elektromanyetik alanlardır. Herkesi göreve davet ediyorum" dedi.

HOLLANDA'DA 0.3, TÜRKİYE'DE 200

Baz istasyonlarına karşı olmadıklarının altını çizen Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Çerezci, "Cep telefonu gibi baz istasyonlarına da ihtiyacımız var. Dünya Sağlık Teşkilatı 2011 yılında baz istasyonlarından ve cep telefonlarından yayılan yüksek frekanslı dalgaları 2-B sınıfı kanserojen olarak sayfasında duyurdu. 2010 yılında da yüksek gerilim hatlarını bu kapsama aldı. Baz istasyonlarının yaydığı elektromanyetik radyasyon da sigara gibi kanserojen diyebiliriz. Bu konuda mutlaka yöneticilerin duyarlı olması lazım. En çok etkilenen yaşlılar ve çocuklardır. Bugünkü limitler sağlıklı insanlara göre düzenlenmiştir. Nilüfer'de 183 adet ölçüm yaptık. Bu ölçümleri yerleşim alanlarından aldık. Vatandaşın 24 saat bulunduğu ortamlarda ölçüm yaptık. Bu ölçümler Nilüfer Belediyesi tarafından Türkiye'de ilk kez ücretsiz olarak yapıldı. Hollanda'da 0,3 olan değer ülkemizde 200'dür. Bu yönetmelikler insanların yüksek gerilim hatları altına ev yapmasına izin veriyor. Baz istasyonlarının evlere 5-10 metre yakında olmasına sebep oluyor. Bu şekilde olmaması lazım. Evlerimiz sağlıklı yaşadığımız ortamlar olmalıdır. İsviçrede bir parkta 0,5 birim, şehrimizde ise bir yatak odasından alınan veriler 6 birim olabiliyor. Bu insanı hemen öldürmez, ama vücudu sürekli etkiler. Vücut yorgunluğuna sebep olur. Vücudun bağışıklılık sistemini zayıflatır ve kansere sebep olur" dedi.

"TELEVİZYONU 2 METRE UZAKTAN İZLEYİN"

Elektromanyetik radyasyonun birçok sağlık problemine sebebiyet verdiğini dile getiren Çerezci, "Elektromanyetik alan kirliliği depresyon, uyku bozukluğu, konsantrasyon eksikliği, kulak çınlaması, parkinson, sırt ağrısı, alzheimer, yorgunluk, beyin tümörleri, kan hücrelerinde bozulma, hafıza zayıflığı gibi zararlar verir. Elektrikle çalışan her cihaz çevresine elektromanyetik dalga yayar. Bu yüzden cihazlar kullanılmadığı zaman prizden çekilmelidir. Televizyonu en az 2 metre uzaktan izlemeliyiz. Saç kurutma makinesini mümkün olduğunca az kullanmalıyız. Yatak odalarında elektronik cihaz bulundurmamalıyız" dedi.

Nilüfer Belediyesi’nden Ücretsiz Radyasyon Ölçümü

Nilüfer Belediyesi’nden Ücretsiz Radyasyon Ölçümü

Kaynak:IHA