Prof. Dr. Öztürk: "sigara Görme Kayıplarına Yol Açıyor"

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Öztürk, 31 Mayıs Dünya Sigarayı Bırakma Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, birçok hastalığa yol açan sigara kullanımının göz hastalıkları, görme kayıpları ve körlüğe de neden olabildiğini söyledi.

Sigara kullanımının özellikle çok önemli bir göz sağlığı sorunu olan sarı nokta hastalığının gelişmesini ve ilerlemesini tetiklediğini vurgulayan Öztürk, sigaradan hem aktif hem de pasif içici olarak tümüyle uzak durmanın göz sağlığı açısından çok önemli olduğuna dikkat çekti.

Sarı noktanın, gözlerin arka bölümünde retinada bulunan renkli ve keskin görmeyi sağlayan bir bölge olduğunu belirten Öztürk, "Sigara, sarı nokta hücrelerinde bazı hasarlara ve özellikle sarı nokta hastalığının gelişmesine, sonrasında da ilerlemesine yol açıyor. Sarı nokta hastalığında sigara kullanımı önemli bir risk faktörüdür. Sigara kullanıyorsak bugünü yani 31 Mayıs tarihini sağlığımız için çok önemli bir fırsata dönüştürmeli, sigarayı tümüyle ve tamamen hayatımızdan çıkarmalıyız. Sigarasız bir Türkiye için, Sağlık Bakanlığımızın çok önemli çalışmaları ve projeleri var. Ülkemizi sigarasız bir geleceğe taşıyalım. Evlatlarımıza, çocuklarımıza sağlıklı günler, yarınlar ve sağlıklı bir gelecek bırakalım" diye konuştu.

Türkiye'de yaklaşık 2 milyon kişinin sarı nokta hastası olduğuna ve yaşa bağlı sarı nokta hastalığında artış görüldüğüne dikkat çeken Öztürk, şu uyarılarda bulundu;

"65 yaş üzeri kişilerde hastalık daha sık görülüyor ama 50 yaş sonrası da sarı nokta hastalığı için kritik bir dönem. Sarı nokta hastalığının birçok belirtisi söz konusu. Bunların başında görme kalitesinde azalma ve bozulma ile okuma zorluğu, bakılan cismi ve çizgileri dalgalı veya kırık görme geliyor. Sarı nokta hastalığının en önemli risk faktörleri hastanın yaşı ve kalıtımdır. Güneş ışığı, sigara, yanlış beslenme alışkanlıkları, yüksek tansiyon da risk faktörleri arasında yer alıyor. Sarı nokta hastalığının kuru ve yaş tipleri vardır. Hastalığın yüzde 85 ile 90'ını oluşturan kuru tipte genellikle görme kaybı yavaş olur ve yaş tipe de dönebilir. Yaş tipte genellikle merkezi görme kaybı hızlı ve ağırdır. Sarı noktada fonksiyon bozulmaya başladığında çizgilerde kırılma, bulanık görme, merkezi görmenin ve görme alanının ortasında kararma ortaya çıkar. Yaş tip sarı nokta hastalığının tedavisinde göz içi ilaç enjeksiyonları kullanılır ve ilk 3 ayda her ay yapılır, sonrasında ihtiyaca ve protokollere göre tekrarlanır. Tedavide amaç görmenin korunmasıdır. Bazı özel sarı nokta hastalığı tiplerinde fotodinamik tedavi faydalı olabilir. Retina hastalıklarında yeni olarak, klasik lazerlerin tahrip edici etkilerinden uzak olan, eşik altı mikropulse lazerler kullanıma girmiştir."