Rize Müftü Yusuf Karali Dini Yüksek İhtisas Merkezinde mezuniyet heyecanı

Diyanet İşleri Başkanlığınca kişisel gelişim ve mesleki kimliğin oluşumuna etki eden, mesleğin gerektirdiği bilgi ve becerileri ilgilendiren hususlar göz önünde bulundurularak, ağırlıklı olarak Arapça ve Temel İslam Bilimleri alanında yüksek ihtisas eğitim programları düzenleniyor.

Bu kapsamda Diyanet Akademisi Rize Müftü Yusuf Karali Dini Yüksek İhtisas Merkezinde 13. Dönem Yüksek İhtisas Eğitimi'ne katılan kursiyerler, eğitimlerini tamamlayarak mezun oldular. Mezun olan 21 kursiyer için mezuniyet töreni düzenlendi.

İhtisas Merkezi Konferans Salonu’nda düzenlenen törene Rize Vali Yardımcısı Murat Öztürk, Diyanet Akademisi Başkanı Prof. Dr. Enver Osman Kaan, Rize İl Müftüsü Naci Çakmakçı, Trabzon Dini Yüksek İhtisas Merkezi Müdürü Dr. İsa Onay, Trabzon Ali Haydar Özak Dini İhtisas Müdürü Hayati Doksanoğlu, Rize Kur’an Eğitim Merkezi Müdürü Abdullah Köseoğlu, İlçe Müftüleri ve çok sayıda davetli katıldı.

Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program, Rize Müftü Yusuf Karali Dini Yüksek İhtisas Merkezi Müdürü Dr. Seyit Badır’ın açış konuşması ile devam etti.

Dr. Seyit Badır, “Günün şartlarına göre yenilenen yüksek ihtisas programı ile geçmişi bilen geleceği doğru okuyan din adamları yetiştirmek başkanlığımızın en büyük hedefidir. İnsanlarımızın safsata ve bağnazlığı kendilerine ilke edinmiş olan fetö ve deaş gibi din baronlarının, sahte din adamlarının ellerine düşmemeleri ve onların ellerinde milletine, devletine zarar verecek kişiler olmamaları için iyi yetişmiş din adamlarına ihtiyaç olduğu inkâr edilemez bir gerçektir.” dedi. Daha sonra İhtisas Merkezinin yapılması ve bugünlere gelmesinde emeği geçenlere teşekkür edip, “Mezun olan arkadaşlarımıza bundan sonraki hayatlarında başarılar ve muvaffakiyetler diliyorum.” dedi.

Program mezun olanlar adına dönem birincisi Sefa Aca’nın teşekkür konuşması ile devam etti.

Aca, “İslam dini bir ilim medeniyetidir. Mensuplarına ilk olarak oku emriyle hitap eden, ya öğrenen ya da öğreten olmayı veya bu iki gruba destekçi olmayı emredip, dördüncü grupta olmayı bir felaket olarak gören İslam medeniyeti kadar ilme değer veren, ne başka bir din ne de başka bir medeniyeti tarif etmek mümkün değildir. Diyanet İşleri Başkanlığımız da bu ilim davasını üstlenmiş, ilk olarak 1976 yılında İstanbul Haseki Eğitim Merkezini kurmuş, sonrasında devam eden bu zincirin halkaları on üç’e ulaşmıştır. Bu Dini Yüksek İhtisas merkezleri sadece klasik döneme ait eserlerin talim ve tedrisinin yapıldığı yerler olmayıp, aynı zamanda modern dönemde kaleme alınan eserlerin de okunduğu, düşünce yapılarının tartışıldığı eğitim kurumlarıdır. Bugün bu kurumlarımız İslam ümmetinin ve diğer toplumların sorunlarını önüne koyarak, günün şartlarına uygun ancak İslam’ın temel ilkelerini barındıran ehli sünnet çizgisinden taviz vermeksizin çözüm üreten ve ümmete hizmet amacı güden ilim ehli insanlar yetiştirmektedir.” dedi.

Programda konuşan Diyanet Akademisi Başkanı Doç. Dr. Enver Osman Kaan, “Bizler Diyanet Akademisi Başkanlığı olarak topluma din hizmeti götürecek görevlileri gerekli ilmi ve mesleki donanıma sahip, meslek ahlakı ve yaşantısıyla örnek, yeniliğe açık, kurum aidiyet bilici ve özgüveni yüksek, iletişim ve sosyal katılım becerileri gelişmiş, kitle iletişim araçlarında etkin, bu araçları yerinde ve üslubunda kullanan nitelikli din gönüllüleri haline getirme misyonunda, sağlam ve sahih bilgiyi Kur’an ve sünnet rehberliğinde üreterek ve devamlı güncelleyerek akıcı, yapıcı ve kuşatıcı bir üslupla sunma vizyonunda, gelenek ile gelecek arasında bir bağ kurarak İslam’ın o güzel mesajlarını ayrım gözetmeden toplumun tüm kesimlerine etkin bir şekilde ulaştırma amacında faaliyetlerimize devam ediyoruz.” dedi.

Kaan, “Zor ve yorucu bir eğitimi tamamlayan ve mezuniyetlerini gerçekleştirdiğimiz bu kardeşlerimizin bu zor ve yorucu eğitimi bitirmeleri ve başarmaları neticesinde her birini ayrı ayrı tebrik ediyorum ve halen bu eğitime devam eden kardeşlerime ise Rabbimden kolaylıklar ve başarılar diliyorum.” dedi.

Daha sonra kürsüye gelen Rize Vali Yardımcısı Murat Öztürk, “Geçmişi harmanlayıp, geçmişteki o kadim bilgilere ait, onunla donanımlı ama geleceği de tasavvur eden, geleceği de öngören, bu doğrultuda kendini geliştiren, sanayisiyle, teknolojisiyle, ilmiyle, bilimiyle geliştiren ve bunu topluma aktaracak yegâne unsur olarak bizim sizlere ciddi derecede ihtiyacımız var." dedi.

Öztürk, “Diyanet eğitimi merkezimiz müdürüne, yönetici ve eğitmenlerine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Burada aldıkları eğitimlerle sahada görev yapacak Diyanet İşleri Başkanlığımızın kıymeti mensuplarına ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bundan sonraki iş yaşamınızda ve aile hayatınız mutluluklar ve muvaffakiyetler diliyorum” ifadesinde bulunarak mezunlara başarı temennisinde bulundu..

Mezuniyet programının son bölümünde mezun kursiyerlerin Türk Tasavvuf Musikisi dinletisinin ardından mezun 21 kursiyere belgeleri ve hediyeleri takdim edildi. Belge takdim töreninin ardından yapılan fotoğraf çekiminden sonra program sona erdi.