Sahur, gece ibadetine alıştırır
Ramazan'ın vazgeçilmezi sahur, yapılan ibadetlerle Allah'a yaklaştıran önemli bir zaman dilimidir. Bu vakitte müminler evrad-ü ezkar ve en faziletli nafile namazlardan olan teheccüdle dirilişe geçer. Zira Âlemlerin Rabbi, Müzemmil Sûresi'nde Peygamber Efendimiz (sas)'e şöyle seslenir: “Senin Rabb'in, gecenin bazen üçte ikisine yakın bir kısmını, bazen yarısını, bazen üçte birini ibadetle geçirdiğini, senin yanında yer alan müminlerden bir cemaatin de böyle yaptığını elbette biliyor.” Bu ibadetlerin tıpkı sahabi ve tabiin döneminde olduğu gibi, tekrar hayatımıza girmesi için Ramazan büyük fırsat sunuyor.
Adıyaman Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Esma Sayın, Ramazan esnasında kalkılan sahur ile teheccüd namazının vakti arasında ciddi bir bütünlük bulunduğunu söylüyor. Sayın, sahur-ibadet ilişkisini şöyle anlatıyor: “İkisine de gecenin son üçte birlik süreci içerisinde kalkılıyor. Allah'ın huzurunda Rabb'imizle yaşanan en özel ve en mahrem dakikalar teheccüd namazı esnasında yaşanıyor. Yine gecenin son üçte birlik süresi içerisinde dualar ve niyazlarla Rab Teâlâ'ya kavuşuluyor. “Secde et ve yaklaş” sırrıyla “oruç tutunuz sıhhat bulunuz” hadisi, teheccüd namazının kılındığı sahur vaktinde bütünlük arz ediyor.”
Ramazan'ın ibadet adına nefsin alışacağı fırsatlar sunduğunu söyleyen Celal Bayar Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Abdulhakim Yüce ise sahurun, en bereketli zaman dilimleri olan seher vaktinde kalkmaya alıştırdığını belirtiyor. Bu vakitte yapılan ibadetin ayrı bir derinliğe sahip olduğu ve yapılan duaların daha makbul olduğu ayet ve hadislerle de haber veriliyor. Ramazan ibadetlerini zenginleştirmenin önemini vurgulayan Yüce, sözlerini şöyle tamamlıyor: “Ramazan ayı boyunca sahur vaktinde, önce birkaç rekât teheccüd namazı kılıp Rabb'imizin rahmet kapısını istiğfar, dua ve niyazlarımızla çalabilir sonra da sahuru yapabiliriz. Böylece nefsi seher vaktinde ibadete alıştırmış olacağımız gibi, teravih ve salavatlarla manen zenginleşen Ramazan ayını daha da bereketlendirmiş oluruz.”