Sigara İçen Erkekler Dikkat: Kansere Yakalanmanız An Meselesi
Sigaranın pek çok kanserde etkisi olduğu gibi kulak, burun, boğaz, baş ve boyun kanserlerinde de etkisi bulunuyor. Bu anlamda en çok risk altında olan grup sigara tüketen erkekler olarak biliniyor. Araştırmalara göre bilhassa kadınlarda gittikçe artan sıklıkta ortaya çıkan ve uzun süren kansızlığın baş ve boyun kanserlerinin sebebi olduğu görülüyor. Kulak, Burun, Boğaz Hastalıkları Bölümü'nden Op. Dr. Yılmaz Sadıkoğlu, baş-boyun kanserleri ve nedenleri hakkında bilgi verdi.
Baş-boyun bölgesinde yer alan kötü huylu tümörler yani kanserler arasında gırtlak, boğaz, yutak bölgesi, ağız, burun, sinüsler, tükürük bezleri, dil, tiroid bezi, yüz kemikleri ve cilt yapılarının kanserleri yer alıyor. Ve pek çoğunda en büyük etkenin sigara olduğu biliniyor. Özellikle sigara içen erkeklerde sıklıkla görülebilen baş ve boyun kanserleri hayatı tehlikeye sokabiliyor. Günümüzde özellikle düzensiz beslenme, kadınlarda uzun süren kansızlığa sebep oluyor. Bu durum kadınlar da baş ve boyun kanserlerinin görülme oranını artırabiliyor.
Benlere dikkat edin
Medicana International İstanbul Hastanesi Kulak, Burun, Boğaz Hastalıkları Bölümü'nden Op. Dr. Yılmaz Sadıkoğlu, kulak, burun, boğaz, baş ve boyun kanserleri arasında en fazla görülen türleri şöyle sıraladı:
Cilt kanserleri vücudun diğer bölgelerine göre yüz bölgesinde daha sıklıkla görülmektedir. Bu kanserin en büyük sebebi güneş ışığıdır. Korunmasız bir şekilde güneş ışığına çıkmak, belirlenen saatler dışında fazla güneşte kalmak bu kanser türünün görülme riskini artırır. En fazla burun cildi ve kulak kepçelerinde görülür. Bu kanserlerin çoğu metastaz yapmaz fakat lokal olarak yayılır. Erken safhada ameliyat edilirse yüzde yüz oranında iyileşir. Ameliyat yayılmazsa öldürücü olabilir.
Ayrıca benlerden kaynaklanan malign melanom kanser türü ise çok erken metastaz yapar bu nedenle çok tehlikelidir. Karakteri değişen veya büyüyen benlerin çok acilen alınarak biyopsi yapılması hayat kurtarır. Çünkü kanserin kesin teşhis metodu biyopsi yapılmasıdır. Biyopsi yaptırmak kesinlikle kanseri yaymaz. Kötü huylu bir kitleye cerrahi yapılmazsa sonuç hayati tehlikeye neden olabilir.
Kronik sinüziti ihmal etmeyin
Burun içi ve sinüs kanserlerinde en büyük etken kronik enfeksiyonlar veya sigaradır. Yıllarca devam eden sinüzitin ihmal edilmesi hayati tehlikeye neden olur. Bu nedenle kronik sinüziti olanların muhakkak tedavi olmaları gerekir. Sigara içen biri kronik sinüziti varsa daha da dikkatli olması gerekir. Çünkü sigara tüketimi de sinüzit ile birlikte burun ve sinüs kanserlerine sebep olan en önemli faktördür. Tükürük bezi kanserlerinin bilinen tek sebebi radyasyona maruz kalınmasıdır. Çok çeşitli tükürük bezi kanserleri vardır. Metastazı yapmayan, yani vücuda dağılmayan tükürük bezi kanserleri olduğu gibi, çok hızlı ilerleyip, hızla hastayı ölüme götüren tükürük bezi kanserleri de vardır. Tükürük bezi kanserlerinin tedavisinde en etkili yöntem cerrahidir. İlaç tedavisinin iyileştirici etkisi çok zayıftır.
Güneş ışığı ve sigara önemli faktör
Dudak kanserlerinin nedeni sigara ve güneş ışığıdır. Hatta dudak kanserlerinin çoğu sigaranın dudağa yerleştirildiği kısımda ortaya çıkmaktadır. Yani sigaranın kimyasal etkisi yanında ısı etkisi de dudak kanserine yol açmaktadır. Bu kanserlerin tedavisi de temel olarak cerrahidir. Özellikle puro tüketenlerin dudaklarının sağ veya solunu değiştirerek kullanmaları kanser çıkma süresini geciktirir. En doğru olanı tütün ürünlerini tamamen bırakmaktır.
Kadınlarda uzun süren kansızlığa dikkat
Gırtlak kanserleri en fazla görülen kulak, burun, boğaz kanseridir. Tüm vücut kanserlerinin beşte birini teşkil etmektedir. Esas sebep sigaradır. Fakat özellikle kadınlarda uzun süren kansızlık gırtlak kanserine sebep olmaktadır. Sesi kısılanların en çok korktuğu hastalık gırtlak kanseridir. Her ses kısıklığının sebebi kanser değildir. Ses kısıklığı 15 günden fazla sürüyorsa veya gittikçe kötüleşiyorsa muhakkak muayene edilmelidir. Gırtlak kanserinin erken dönemde hastaların yüzde ellisinin sesi kısılır. Yüzde ellisinde ses kısılmadığı için teşhis gecikir ve tedavi zorlaşır.
Mesela; ses tellerini erken dönemde tutmayan gırtlak ve çevresindeki dokuları tutan kanserlerde erken dönemde ses kısılmaz. Fakat boğazda yabancı cisim hissi olur; sesin kalitesi değişir. Ses kısıklığı olmasa dahi Özellikle sigara içen erkeklerin ve kansızlığı olan hanımların rutin bir biçimde kulak, burun, boğaz bölümlerinde kontrollerini yaptırmaları kanseri erken dönemde tanıyıp ondan kurtulmanın tek yoludur.
Boğaz kanserlerinin yarısının ses kısıklığı yapmadığı unutulmamalıdır.
Gırtlak veya boğaz kanserlerinin en az %70'i tam olarak tedavi edilmektedir.
Kaynak:IHA