Türk Eğitim-sen Genel Başkanı Geylan: “Dijital Oyun Oynamayan Öğrencilerin Akademik Başarısı, Oyun Oynayanlara Göre Daha Yüksek”
Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Türk Eğitim-Sen) Genel Başkanı Talip Geylan, dijital oyunlar konusunday, "Hiç oyun oynamayan öğrencilerin akademik başarısı, oynayan öğrencilerin akademik başarılarından yüksektir" dedi.
Türk Eğitim-Sen, yarıyıl tatili öncesinde öğretmenlerin, ilkokul öğrencilerinin, ortaokul öğrencilerinin ve lise öğrencilerin dijital bağımlılık raporunu açıklandı. Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan tarafından açıklanan raporda, öğrenci ve öğretmenlerin vakitlerinin günlük dağılımı, hangi teknolojik aletlere sahip oldukları, dijital teknolojilerin akademik başarıyı nasıl etkilediği, oyun oynama sürelerinin akademik başarıya olan etkisi ve dijital teknolojilerin öğrenciler ve ebeveynleri arasındaki ilişkiyi nasıl etkilediği değerlendirildi. Geylan, araştırmaya 17 ilden 680 ilkokul, 896 ortaokul, bin 431 lise öğrencisi olmak üzere toplam 3 bin 7 öğrenci ve bin 243 öğretmenin katılım sağladığını bildirdi.
"İlkokul ve ortaokul öğrencilerinin sportif ve kültürel faaliyetlere katılım süreleri, lise öğrencilerine göre daha düşüktür"
Araştırmaya katılan ilkokul öğrencilerinin yüzde 44,7'sinin kız, yüzde 51,8'inin erkek, ortaokul öğrencilerinin yüzde 53,9'unun kız, yüzde 43,8'inin erkek, lise öğrencilerinin yüzde 47,4'ünün kız, yüzde 49,7'sinin erkek olduğunu belirten Geylan, "İlkokul ve ortaokul öğrencilerinin sportif ve kültürel faaliyetlere katılım süreleri, lise öğrencilerine göre daha düşüktür. Vaktin günlük dağılımına baktığımızda anketimize katılan ilkokul öğrencileri günlük ortalama en çok 7,43 saat aileleriyle, 5,26 saat akranlarıyla, 2,74 saat diğer kişilerle vakit geçirmektedir. Ankete katılan ortaokul öğrencileri günlük ortalama en çok 7,27 saat aileleriyle, 5,71 saat akranlarıyla, 3,75 saat diğer kişilerle vakit geçirmektedir. Sportif faaliyetlere ayrılan süre ise günlük ortalama en çok 1,56 saattir. Ankete katılan lise öğrencileri de günlük ortalama en çok 7,10 saat akranlarıyla, 5,63 saat aileleriyle, 3,81 saat sportif faaliyetlerle, 2,96 saat diğer kişilerle, 2,26 saat kültürel/sanatsal faaliyetlerle vakit geçirmektedir" diye konuştu.
Sahip olunan dijital araçlara ilişkin sayıların oranlarının incelendiğini de bildiren Geylan, ilkokul öğrencileri arasında en çok sahip olunan dijital aracın yüzde 67 ile tablet olduğunu, ortaokul öğrencilerinin yüzde 64, lise öğrencilerinin ise yüzde 89 ile en çok sahip olduğu dijital aracın akıllı telefon olduğunu ifade etti. Lise öğrencileri arasında sosyal medyada vakit geçirmenin ve video izlemenin daha fazla olduğunu, bu yaş grubunun oyun oynamak ve eğitim amacıyla da dijital teknolojileri kullandığını belirten Geylan, ilkokul öğrencilerinin yüzde 7,1'nin, ortaokul öğrencilerinin yüzde 17,2'sinin, lise öğrencilerinin ise 1,9'unun 6 saatten fazla dijital oyunlarda vakit geçirdiğini aktardı.
"Hiç oyun oynamayan öğrencilerin akademik başarısı, oynayan öğrencilerin akademik başarılarından yüksektir"
Ortaokul ve lise öğrencilerinin oyun oynama süreleri arttıkça akademik başarılarının düştüğünü söyleyen Geylan, "Hiç oyun oynamayan öğrencilerin akademik başarısı, 3-5 saat ve 6 saatten fazla oynayan öğrencilerin akademik başarılarından yüksektir. Yaptığımız araştırmada oyun oynama süreleri arttıkça ders başarısının düştüğü gözlemlenmektedir. Şöyle ki; ortaokul ve lise öğrencilerinin oyun oynama süreleri arttıkça akademik başarıları anlamlı bir şekilde azalmaktadır. Hiç oyun oynamayan öğrencilerin akademik başarısı, 3-5 saat ve 6 saatten fazla oynayan öğrencilerin akademik başarılarından anlamlı bir şekilde yüksek bulunmuştur. 1-2 saat oyun oynayan öğrencilerin akademik başarıları, 6 saatten fazla oyun oynayan öğrencilerin akademik başarılarından anlamlı bir şekilde yüksek bulunmuştur" diye konuştu.
"Öğretmenlerin yüzde 35,9'u dijital platformlarda eğitim için 1 ile 2 saat zaman geçirdi"
Öğretmen katılımcıların ise dijital bağımlılıklarının cinsiyete göre incelendiğini vurgulayan Geylan, kadın öğretmenlerin dijital bağımlılık, aşırı kullanım, nüksetme, hayatın akışını engelleme ve duygu durumu puanlarının erkek öğretmenlerin puanlarından yüksek olduğunu belirtti. Öğretmenlerin sosyal medya, eğitim ve alışveriş yapma amacıyla dijital teknolojileri daha fazla kullandıklarını söyleyen Geylan, şu ifadelere yer verdi:
"Kullanım amacına göre dijital teknolojilere ayrılan süreyi incelediğimizde katılımcı öğretmenlerin yüzde 10,8'i 1-2 saat, yüzde 3,1'i 3-5 saat, yüzde 2,6'sı 6 saatten fazla oyunda zaman geçirmektedir. Sosyal medyada katılımcı öğretmenlerin yüzde 29,9'u 1-2 saat, yüzde 20,2'si 3-5 saat, yüzde 25,3'ü 6 saatten fazla zaman geçirdiğini belirtmektedir. Video izlemede öğretmenlerin yüzde 31,7'si 1-2 saat, yüzde 14,4'ü 3-5 saat, yüzde 12,6'sı da 6 saatten fazla zaman geçirmektedir. İçerik üretmede katılımcı öğretmenlerin yüzde 10,1'i 1-2 saat, yüzde 2,9'u 3-5 saat, yüzde 0,8'i 6 saatten fazla saat zaman geçirmektedir. Eğitimde katılımcı öğretmenlerin yüzde 35,9'u 1-2 saat, yüzde 15,6'sı 3-5 saat, yüzde 11,1'i 6 saatten fazla zaman geçirmektedir. Alışverişte yüzde 38,7'si 1-2 saat, yüzde 9,1'i 3-5 saat, yüzde 3,1'i 6 saatten fazla zaman geçirdiğini ifade etmektedir."
"Dijital platformlar eğitim ve yeni beceriler kazanma amacıyla kullanılmalı"
Geylan, Türkiye'de ve dünyada artan internet ve teknoloji kullanımının birtakım sorunları beraberinde getirdiğini dile getirerek, "Araştırmacılar, internet ve teknoloji ile ilişkili sorunlara daha kapsamlı yaklaşabilmelidir. Zira araştırmalar; ilkokuldan başlayarak yükseköğretime kadar davranışsal bağımlılıklar arasında yer alan internet ve dijital teknolojilere ilişkin çeşitli bağımlılık sorunlarını azaltmak amacıyla birtakım müdahale programlarına ihtiyaç olduğunu göstermektedir. İçinde yaşadığımız dönemde dijital platformların içerik üretme, eğitim ve yeni beceriler kazanma amacıyla kullanımının teşvik edilmesi önemlidir" değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak:IHA