Abd Dışişleri Bakanı Blinken Ve Mevkidaşı Raab’tan Çin Ve Rusya Vurgusu

İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen G7 Zirvesi öncesi ortak basın toplantısı düzenleyen İngiltere Dışişleri Bakanı Dominci Raab ve ABD Dışişleri...

İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen G7 Zirvesi öncesi ortak basın toplantısı düzenleyen İngiltere Dışişleri Bakanı Dominci Raab ve ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Rusya ve Çin ilişkilerine dair açıklamalarda bulundu.

G7 ülkelerinin dışişleri bakanları, korona virüs (Covid-19) salgını başlangıcından bu yana ilk kez yüz yüze toplantı için İngiltere'nin başkenti Londra'da bir araya geliyor. Londra'da 2 gün sürecek olan toplantı öncesi ikili görüşmeler yapılırken, İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab ve ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ortak basın toplantısı düzenledi. Başbakanlık Ofisinde düzenlenen toplantıda konuşan Raab, Blinken'ı Birleşik Krallık'ta ağırlamaktan büyük mutluluk duyduğunu belirtti. Raab, ABD'nin yeni Başkanı Joe Biden yönetiminin henüz yaklaşık 100 günlük olmasına rağmen iklim değişikliği, küresel sağlık ve insan hakları gibi konularda çok sayıda cesur ve memnuniyetle karşılanan adımlar attığını ifade etti.

Raab, ABD'nin bu yaklaşımının "küresel mücadele çabalarında gerçek bir ilerleme olduğunu" belirterek, Blinken ile yaptığı toplantıya yönelik, "Birçok ortak değerimizin başka hatırlatıcısı bir oldu" ifadelerini kullandı.

Raab, Blinken ile G7 toplantısı öncesinde ortak çıkarları, temel özgürlükleri ve güvenlik meselelerini konuştuklarını açıklayarak, "Blinken ile bugün insan hakları ihlallerinin hesaplarını sormak, demokrasiye ve insan haklarına sahip çıkma konusundaki ortak kararlılığımızdan bahsettik. G7 ve ABD Başkanı Biden'ın Demokrasi Zirvesi aracılığıyla tüm bu konularda çok yakın bir şekilde çalışmaya devam etmek istiyoruz" dedi.

Çin ile yapıcı yollar konuşuldu

Blinken ile yaptığı görüşmede Çin'in Ortak Bildirge kapsamında vermiş olduğu Hong Kong ile ilgili taahhütlere ve daha geniş taahhütlerine bağlılığının görüşüldüğünü söyleyen Raab, ayrıca mümkün olan durumlarda Çin ile mantıklı bir şekilde çalışmanın yapıcı yollarını bulmayı konuştuklarını da ekledi.

Blinken, yarın Başbakan Johnson ile görüşecek

Raab, İran, Afganistan ve Ukrayna sınırında Rusya ile ilgili endişelerin devam etmesi yönünde bir dizi güvenlik meselesini de tartıştıklarını söyleyerek, "Bu konularda omuz omuza duruyoruz ve ABD'nin NATO ittifakına sıkı sıkıya bağlılığını takdir ediyorum" ifadelerini kullandı. Raab, Bakan Blinken ile yaptığı toplantılara devam edileceğini ve yarın Başbakan Boris Johnson ile görüşeceklerini aktardı.

Raab, "Ortak ana çıkarlarlarımızdan biri, değerlerimizi paylaşan ülkeler arasında günün en önemli meselelerinde daha geniş ve daha güçlü ortaklıklar kurmaktır. Dolayısıyla, bugün başlayan G7 Dışişleri ve Kalkınma Bakanları toplantısı, bu gündemi gerçekten ileriye taşımak için büyük bir fırsat" dedi.

"Geçtiğimiz iki yıl içinde dünya oldukça değişti"

Raab, 2019'dan bu yana Covid-19 nedeniyle çevrimiçi olarak yapılan G7 toplantılarının ardından tüm Dışişleri Bakanlarının bir araya geldiği bu fırsat ve toplantıyı yüz yüze yapabildikleri için mutlu oluğunu ifade ederek "Geçtiğimiz iki yıl içinde dünya oldukça değişti. Toplumlarımız ve ekonomilerimiz korona virüs tarafından şok etkisiyle sarsıldı. Aynı zamanda değerlerimizin sorgulandığı ve uluslararası yapıların bazı açılardan zayıfladığı durumlar oldu" dedi.

Raab, aynı zamanda Covid-19 aşısı gibi yeni fırsatlar getiren hızlı teknolojik değişimlerin de olduğunu söyleyerek," İşbirliğiyle covid'den iklim değişikliğine kadar küresel çözümler talep eden küresel tehditlerin çözümlerini bulmak için kararlıyız" ifadelerini kullandı.

Benzer değerleri ve benzer fikirleri paylaşan ülkelerle dinamik, çevik ve yeni ortaklıklar kurmanın önemli olduğunu vurgulayan Raab, Bu nedenle Hindistan, Güney Kore, Avustralya ve Brunei'den dışişleri bakanlarını görüşmek üzere Londra'ya davet ettiğini söyledi. Raab, "Bu ülkelerin hepsi bizim için kilit ortaklar, aynı zamanda bu yüzyılın ekonomik ve stratejik potası olarak Hint-Pasifik bölgesine artan odaklanmanın da bir yolu" dedi.

Raab ayrıca, G7'nin bugün Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde buluşmasının "çok uygun" olduğunu aktardı. Raab, ABD'nin ve tüm G7'nin medya özgürlüklerinin korunması konusundaki tartışmasız duruşu konusunda memnun olduğunu söyleyerek, "Küresel Medya Özgürlüğü Koalisyonu'nun eş başkanı olarak İngiltere, medya özgürlüğüne yapılan ihlallere ışık tutmak ve bunların hesabının sorulması için ortakları ile birlikte çalışıyor" dedi.

"Biden Rusya'nın saldırgan davranmayı seçmesi halinde buna cevap vereceğimiz yönünde çok net"

Zirve'de yaptığı konuşmada uzun zamandır ABD Başkanı Joe Biden'ın, Rusya'nın saldırgan davranışlarda bulunması durumunda ABD'nin buna karşılık vereceği konusunda net olduğunu belirten Blinken, "Başkan Biden, Başkan olmadan öncesi de dahil olmak üzere uzun zamandır, Rusya'nın dikkatsizce veya saldırgan davranmayı seçmesi halinde buna cevap vereceğimiz yönünde çok net. Fakat biz olayı kızıştırmak istemiyoruz. Daha istikrarlı, daha öngörülebilir bir ilişkiye sahip olmayı tercih ederiz ve Rusya bu yönde hareket ederse, biz de gideceğiz. Ve bence Başkan Biden, Başkan Putin ile görüştüğünde bunu doğrudan konuşma fırsatı bulacak" ifadelerini kullandı.

"Ukrayna'nın, toprak bütünlüğüne olan desteğimizi bir kez daha teyit ettik"

İngiltere'nin Rusya'yı hedef alan küresel Magnitsky yaptırımlarını genişletme konusundaki son duyurusunu memnuniyetle karşıladığını kaydeden Blinken, "Ayrıca, Rusya'yı dikkatsiz ve saldırgan eylemlerinden sorumlu tutmada bize katıldığı için İngiltere'ye de teşekkür etmek istiyorum. Haftanın ilerleyen günlerinde ziyaret edeceğim Ukrayna'nın, bağımsız egemenliğine ve toprak bütünlüğüne olan sarsılmaz desteğimizi bir kez daha teyit ettik. Dışişleri Bakanı'nın, Rusya'nın insan hakları ihlallerine karşı küresel Magnitsky yaptırımlarının uzatılmasına ilişkin son duyurusunu da memnuniyetle karşıladım" dedi.

"Sincan'daki zulmü ele almak için sağlam işbirliğimizi sürdürüyoruz"

Blinken, ABD ve İngiltere'nin Çin'deki insan hakları ihlallerini ele almak için işbirliği yapmaya devam edeceklerini ifade ederek, "Ülkelerimiz kısa süre önce İngiliz ve Amerikan şirketlerinin kazara zorla çalıştırmayı, Sincan'ı ve başka yerlerde Çin'i desteklemesini engellemek için önlemler aldı. Sincan'daki zulmü, demokrasi yanlısı aktivistleri ve Çin'in uluslararası taahhütlerini ihlal eden Hong Kong'daki politikacıları, Çin genelinde ve dünyanın diğer bölgelerinde medya özgürlüğüne yönelik baskıları ele almak için sağlam işbirliğimizi sürdürüyoruz" dedi.

"Değerlerimizi savunmamız konusunda aynı fikirdeyiz"

G7 Zirvesinde Çin ile ilişkiler konusuna da değinen Blinken, Pekin'in verdiği taahhütleri yerine getirmesi gerektiği, aynı zamanda ilişkilerin olumlu yönde ilerlemesi gerektiği konusunda anlaştı. ABD'nin Çin'i kontrol altına almak gibi bir amacı olmadığını, fakat Pekin uluslararası düzeni baltalamaya çalışması halinde Washington'ın harekete geçeceğini kaydeden Blinken, "Amacımız Çin'i kontrol altına almak veya Çin'i baskı altında tutmak değil, yapmaya çalıştığımız şey ülkelerimizin on yıllardır çok fazla yatırım yaptığı uluslararası kurallara dayalı düzeni korumaktır. Herhangi bir ülke, Çin veya başkası, bu kurallara dayalı düzene meydan okuyan, baltalayan veya aşındırmaya çalışan ve bu düzene verdikleri taahhütleri yerine getirmeyen eylemlerde bulunursa ayağa kalkar ve düzeni savunuruz" ifadelerini kullandı.

(Aylin Karadeniz - Yunus Dalgıç/İHA)

Dünya Haberleri