AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, HDP'li Semra Güzel'in teröristle fotoğraflarının ortaya çıkmasına ilişkin, "Değil Mecliste vekil sıfatını taşıyan siyasi konumdaki kişiler, sıradan hiçbir vatandaşın dahi 'ama, fakat' demek suretiyle bunu görmezden gelerek veya bu görüntünün millet vicdanında oluşturduğu çok derin travmayı hafifletecek bir yer bulması mümkün değil." dedi.
Yazıcı, partisince Rize İsmail Kahraman Kültür Merkezinde düzenlenen İl Divan Toplantısı öncesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, PKK'lı teröristle fotoğrafı basına yansıyan HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel olayının değişik boyutları ile Türkiye'nin gündeminde olduğunu belirtti.
Devletin önemli görevleri olduğunu ve en önemli görevinin de vatandaşın can güvenliğini sağlamak, hayat bütünlüğüne yönelmiş bütün tehdit edici unsurları icra edenleri yargıya teslim etmek ve gerektiğinde de eylem devam ediyorsa etkisiz hale getirmek olduğunu vurgulayan Yazıcı, Türkiye'nin maalesef tarihinin son 40 yılında en önemli sorunlarından birinin güvenlik konusu ile bağlantılı terörizm olduğunun altını çizdi.
Yazıcı, Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan hiç kimsenin bunu kabul edemeyeceğine dikkati çekerek, "Hiçbir bireyin, hiçbir mülahaza ile buna herhangi bir sebep 'ama, fakat' denmeden bir teröristle görüntü vermesi, birlikte olması, onunla ilgili, hatta onun giysilerini giyerek poz vermesi kabul edilebilir bir şey değildir. Milletin vicdanında bu tür davranışların zerre kadar yeri olamaz. Dolayısıyla bu bir turnusol işlevi görüyor." diye konuştu.
Olayın, ülkenin hayat bütünlüğünü, güvenliğini tehdit etmeyi hedeflemek için özel bir kıyafetle sahnelenmiş bir meydana okuma olduğunu savunan Yazıcı, şu değerlendirmede bulundu: "Hukuk, adalet, haklıya hakkını vermek, haksıza hakkını bildirmektir. Burada çok büyük bir hadsizlik vardır. Elbette ki hukuk, bunun haddi neyse, müstahak olduğu yaptırım neyse onu verecek mekanizmaların devreye girmesi gerekir. Bu mekanizmanın devreye girmesi için vekil sıfatı aldığı için Mecliste prosedürün tamamlanması gerekiyor. Yürütme erki bununla ilgili bütün süreçleri tamamlamış, fezleke Cumhurbaşkanımızın imzasıyla Meclise gelmiş, Meclis de bunu karar komisyonunda gündemine almış, değerlendirecektir. Umuyor ve bekliyoruz ki bütün vekillerimiz Türkiye'nin bütünlüğüne yönelik insanımızın yaşam hakkını tehdit eden, hatta eylemler de icra etmiş bu kişiyle görüntü veren vekil ismini de taşıyan şahsın müstahak olduğu yaptırıma uğraması için mekanizmanın işletilmesini sağlar. Bu hanım da bir turnusol işlevi görüyor. Değil Mecliste vekil sıfatını taşıyan siyasi konumdaki kişiler, sıradan hiçbir vatandaşın dahi 'ama, fakat' demek suretiyle bunu görmezden gelerek veya bu görüntünün millet vicdanında oluşturduğu çok derin travmayı hafifletecek bir yer bulması mümkün değil. Herkesin buna göre davranması kanısındayım."
Yazıcı, İstanbul Büyükşehir Belediyesinde terör bağlantılı elemanların işe alındığı iddialarına ilişkin de soruşturma sürecinin devam ettiğini belirterek, şunları kaydetti: "Terör örgütünü koruyucu, kollayıcı ya da göreve alınmış kişilerin, hayatları içerisinde, yaşamları sürecinde terörle ilgili hukuksal alanları ihlal edici eylemleri görüldüğü halde işe başlatılmışsa, elbette bunu başlatanların da sorumluluğu var. Hukuk devleti önemlidir. Demokrasinin kriterleri var. Demokrasi elbette hak ve özgürlükleri önemser. Bu alandaki eylemleri ölçülülük esasına göre bir kritere tabi tutar. Sonuçta hiç kimsenin kanunu ihlal ederek yaptığı eylem ve işlemlerin yanında kar olarak kalmaması gerekiyor. Halk deyişi ile adalet haklıya hakkını vermek, haksıza haddini bildirmektir."