Medyadaki bazı dini açıklamalarla tatmin olmayan vatandaş, müftülüklerdeki ‘Alo Fetva’ hatlarına fazla mesai yaptırıyor. Yoğun soru trafiğine yetişmeye çalışan ‘Alo Fetva’ hatları mesailerini gece saat 23.00’e kadar uzattı.
Sıkça sorulan teravih namazı ve tutulan orucun süresi, orucu bozan hallerle ilgili ekranlarda kafayı karıştıran cevaplar verilebiliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu tartışmalara verdiği cevaptan habersiz olan çok sayıda vatandaş, şüphelerini gidermek için ‘Alo Fetva’ hatlarına yöneliyor. Ramazan ayının gelmesiyle fetva hattını arayanların sayısında yoğunluk yaşanıyor. Kamuoyunda ‘Alo Fetva’ hattı olarak bilinen ‘Alo 190 Dini Danışma Çağrı Merkezi’ne 2012’nin en yoğun soru alan ayı Ramazan olmuş. İstanbul’daki fetva hattında yılda ortalama 80 bin soru yanıtlanırken Ramazan ayında yaklaşık 10 bin soru cevap bulmuş. Dinî bilgileri danışma, güncel olaylara ilişkin görüş bildirme amacıyla kurulan Alo 190’ı en çok kadınlar arıyor. İstanbul’da 2’si erkek, 7 din görevlisinin cevapladığı dini sorularda kadınlar, beden-ibadet ilişkisi, erkekler ticaretle ilgili olan mevzuları merak ediyor. İstanbul Müftülüğü Din Hizmetleri Uzmanı Nevin Meriç, medyada konuşulan konuların da fetva hattına gelen soruları etkilediğine dikkat çekiyor. Meriç, “Bizim kendi değişmeyen gündemimiz oluyor. Fakat medyanın gündemi üzerinden bize gelen sorular da oluyor. Medyada konuşulan ibadet, Ramazan ayı, oruçla ilgili konular bize gelen soruları etkiliyor. Vatandaşlar bir şey duyduğu zaman bizi arıyor.” diyor. İnsanların oruç ibadetine teveccüh ettiklerini ve önemsediklerinden dolayı bu kadar çok soru geldiğini aktaran Meriç, “Ramazan ayı, ibadet paket programı gibi. Bu durum, Ramazan ayının diğer aylara göre soru grafiğini yükselten bir etken. Normal günlerde bir kişi 30-40 soru alırken, Ramazan ayında bir kişi 150 kişinin sorusunu yanıtlıyor.” ifadelerini kullanıyor.
Samsun İl Müftüsü Yrd. Doç. Dr. Hayrettin Öztürk de halkın başka yerlerden duyduğu ve şüpheye düştüğü her konuyu Alo Fetva hattını arayarak gidermeye çalıştığını söylüyor. Özellikle Ramazan ayında aşırı derecede soru geldiğini dile getiren Öztürk, bu sorular içerisinde ‘Sakız çiğnedim, orucum bozuldu mu?, Bilmeden su içtim orucum bozuldu mu?’ şeklinde çok basit konuların bile sorulduğunu dile getiriyor. Vatandaş Ramazan’da Alo Fetva’ya bunları soruyor Rahatsız olanlar teravih namazını nasıl kılar? Ülkemizde kadınlar, camiye genellikle teravih namazları ve kandil akşamlarında gider. Rahatsızlıkları olanlar teravih namazını oturarak veya dinlenmek için aralar vererek evde de kılabilirler. Teravih namazı, Ramazan ayına ait kuvvetli sünnet namazlardan olduğundan, kılmak için özen göstermek gerekir. Fitre ne zaman verilir? Fitre, Ramazan Bayramı'na kavuşan ve dinen zengin sayılan Müslümanların, kendileri ve bakmakla yükümlü oldukları kişiler için fakirlere vermeleri gereken belli miktarda mal ya da paradır. Fitrenin bayram namazına kadar verilmesi gerekiyor. Fakirin bayram ihtiyaçlarını gidermesi için bu durumun gözetilmesi iyi olur. Fakat özel ve istisnai durumlarda bayram namazından sonra da verilebilir. Zamanında ödenmeyip bir biçimde sonraya kalmış fitreler de ilk fırsatta ödenmelidir. Fidye kimlere ne zaman verilir?
Oruç tutmaya gücü yetmeyen düşkün ve yaşlı kimseler ile iyileşme ümidi olmayan hastaların, Ramazan ayının her günü için veya tutulmayan gün kadar gün başı verilen sadakaya fidye deniyor. Ağır hastalık ve yaşlılıktan dolayı oruç tutmayacak kişilerin maddi imkânları varsa, vermeleri gereken sadakadır. Fidye, bir günlük fitrenin 30/29'la çarpılmasıyla belirleniyor. Fidye, Ramazan içinde veya sonunda da verilebiliyor. Fitre ve fidye, ihtiyaç sahibi olan herkese verilir. Verilmeyen kişiler ise anne, baba, çocuk, torun.