TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, Asgari Ücret Tespit Komisyonu ikinci toplantısının ardından, "Rakam belirli olmadığından dolayı bir şey söyleme imkanımız yok. Zaten geçim şartları belli. Asgari ücretle çalışan insanların geçinemediği belli" dedi.
Doğrudan 7 milyondan fazla çalışanı, dolaylı olarak ise toplumun tamamını ilgilendiren yeni asgari ücret rakamıyla ilgili süreç devam ediyor. İlk toplantısını 11 Aralık'ta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ev sahipliğinde gerçekleştiren komisyon, ikinci toplantı için bugün saat 13.30'da yine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda bir araya geldi. Yaklaşık 1 buçuk saat süren toplantıda Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) temsilcileri enflasyon, alım gücü ve istihdam başta olmak üzere ekonomik veri ve raporları komisyon heyetlerine sundu.
Toplantının ardından ise işçi tarafı temsil heyeti başkanı olarak komisyonda yer alan TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar açıklamalarda bulundu. Toplantıda Bakan Vedat Işıkhan'nın olmadığını da hatırlatan Ağar, "Toplantıda herhangi bir rakam konuşulmadı. Çalışma Genel Müdürlüğümüz başkanlığında gerek hükumetin gerek TÜİK'in gerek maliyenin gerek de işverenlerimizin görüşü alındı. Aynı zamanda asgari ücretle çalışan dört arkadaşımızın görüşleri alındı. Onların geçim şartlarını kendi dilinden duydular. Şu anda bir sonuç yok. Ancak tahmin ediyorum görüşmeler süratle devam edecek. Çünkü yıl sonuna da yaklaştık. Kısa zaman içinde bir mutabakata varılarak bitirilmesini arzu ediyoruz. Ama rakam belirli olmadığından dolayı bir şey söyleme imkanımız yok. Zaten geçim şartları belli. Asgari ücretle çalışan insanların geçinemediği belli. Asgari ücretle çalışan insanların ev kirasını, elektrik, doğal gaz parasını ödeyemediklerini biliyoruz. Bilhassa büyük şehirlerde 10 bin liradan aşağı ev kirası yoktur. Ankara'da 10 bin liraya da ev kirası yoktur. Bunları iyi değerlendirmek lazım" ifadelerine yer verdi.
"Detaylı şekilde başkanımızla ve hükumet yetkilileri ile görüşerek bir sonuca gitmeyi düşünüyoruz"
Ağar, alım gücünün düşünülerek hareket etmenin gerektiğini belirterek, "İnsanlar haftada bir defa çocuklarla birlikte restorana gidebilecek mi? Bunların mümkün olmadığı görülmekte. Dolayısıyla bunun belirleyicisi hükumet olacak. Hükumetin ve işverenin bu konuda yaklaşımı güzel olursa tahmin ediyorum üçlü mutabakat ile bu sonucu gideririz diye düşünüyoruz. Şu anda mutabakat olur mu olmaz mı demenin anlamı yok. Çünkü ortada bir rakam yok. Bunu detaylı şekilde başkanımızla görüşerek, hükumet yetkilileri ile görüşerek bir sonuca gitmeyi kısa zaman içinde düşünüyoruz" diye konuştu.
"Bu hafta içinde tekrar bir araya gelerek bu işin sonucuna varmak istiyoruz"
Asgari ücretin en düşük ücret anlamına geldiğini de dile getiren Ağar, "Çalışan insanlarımız örgütlü olmamasından dolayı genelde bütün iş yerlerinde asgari ücretle çalışmaktadır. Biliyorsunuz ülkemizde büyük kayıt dışılık da var. Kayıt dışılığı da konuşmamız lazım. Bu hafta içinde inşallah tekrar bir araya gelerek bu işin sonucuna varmak istiyoruz. Günü belirli değil. Hükumet kendi arasında konuşarak karar verecek. Kısa zaman içinde bilgi verirler diye düşünüyoruz. Asgari ücretin insanlarımızı mutlu edecek bir şekilde sonuçlanmasını diliyorum" şeklinde konuştu.
"İşverenler bir rakam söyleyecek ki biz ona göre değerlendirme yapacağız"
Asgari geçim için düşündüğü ücret sorulan Ağar, "Biz talep eden kişiyiz. Biz para veren kişi değiliz. Para verenler bir rakam söyleyecek ki biz ona göre değerlendirme yapacağız. TÜRK-İŞ olarak bir para söylediğimiz zaman o fiyatın altına inme şansımız yok. İşveren tarafından ya da hükumet tarafından bir rakam gelmedi. Gelecek ki biz ona "evet" ya da "hayır" diyeceğiz. Kırmızı çizgi diye bir şey yok. Biz rakam söylemeyiz. İşveren diyecek ki, "Ben seni bu ücrete çalıştıracağım. Çalışır mısın çalışmaz mısın?" Biz de diyeceğiz ki, "bu ücrete çalışırız, şu ücrete çalışmayız." TÜİK'ten de bir rakam gelmedi. Hiçbir yerden bir rakam yok. Belirli olduğunda sizinle paylaşacağız" değerlendirmesinde bulundu.