Böbreklerin vücuttaki su dengesini ayarlayan önemli bir organ olduğunu ifade eden Nefroloji Uzmanı Dr. Davut Akın, sağlıklı bir metabolizması ve böbreği olan kişilerin susuzluğa ve açlığa dayanabileceğini, ancak böbrek yetmezliği bulunan hastalar için aynı durumun geçerli olmadığını söyledi.
Dr. Akın, "Böbreği sağlam olan kişilerde 16 saat süren oruç tolore edilebiliyor, böbrek vücudun su dengesini ayarlayabiliyor ve herhangi bir sıkıntı yaşanmayabiliyor. Ancak böbreği sağlam olmayan böbrek hastaları açısından oruç kritik önemdedir. Böbrek bozukluğu olan hastalarda vücudun dengeleme fonksiyonu çok önemli olduğu için oruç tutulduğunda, bu dengeleme fonksiyonu bozuluyor. Yani böbreğin düzenleme fonksiyonu bozuk olduğu için uzun saatler süren susuzluk ciddi bir sıkıntı yaratabiliyor. Oysa ki oruç tutulduğu gündüz saatlerinde daha çok sıvı ihtiyacı olmaktadır. Yani iftar ile sahur arasındaki sürede vücudun ihtiyacı yokken dengesiz bir sıvı tüketimi olması, böbrek hastaları için yine ciddi bir risktir. Bu yüzden biz, böbrek hastalığı olan kişilerin oruç tutmalarını önermemekteyiz" dedi.
Böbrek hastalığının tuzu ve susuzluğu sevmediğini söyleyen Akın, oruç tutan sağlıklı insanların da sıvı alımına dikkat etmesi ve iftarla sahur arasındaki süreye yayarak günde en az 2-2,5 litre sıvı tüketmesi gerektiğini vurguladı.
Dr. Akın, "Aşırı protein içeren gıdalar, çok tuzlu turşular ve salamura besinleri tüketmek böbreklere zarar verebilmektedir. Bu nedenle özellikle sahurda yağlı ve çok miktarda yiyecek tüketmemelerini öneriyoruz. Daha çok karbonhidrat ağırlıklı beslenmelerini önermekteyiz. Yine iftarda da sebze ağırlıklı yemeklere yönelmelerini istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Oruç tutanların yaptığı en önemli hatalardan birinin de sahura kalkmamak olduğunu dile getiren Dr. Akın, sahura kalkmayan bir kişide vücudun susuz kalma süresinin arttığını, sıcak havada çok terlendiği ve idrarla çok fazla tuz kaybedildiği için ciddi sağlık sorunları yaşanabileceğini söyledi.