Ankilozan Spondilitin halk arasında iltihaplı omurga romatizması olarak bilindiğini söyleyen Yenerkol, bu hastalığın ilerleyici, ağrılı, sadece iskelet sistemi ile sınırlı olmayıp bazen cilt, göz, bağırsak ve kalp- damar gibi önemli organları etkileyen nedeni tam bilinmeyen bir hastalık olduğunu ifade etti. Hastalığın belirtileri hakkında bilgi veren Yenerkol, bu hastalığın özellikle bel ve kalça bölgesindeki ağrılara sebep olduğunu söyleyerek,"Ankilozan Spondilit, boyun, sırt, göğüs kafesi ve bazen omurga dışı eklemlerin ağrısına sebep olmaktadır. Erkeklerde 2-3 kat daha fazla görülür. Başlama yaşı genellikle 20-30 yaş arası dönemdir. Hastalar bu ağrıların gece yatakta arttığından söz eder. Genellikle tutukluk durumu 30 dakikadan uzun sürer. Hasta öne eğilmekte, ayakkabı ve çoraplarını giymekte zorlanır" dedi.
"Ankilozan Spondilitin tedavisi hasta eğitimi ile başlar" diyen Yenerkol, "Hastalığın yaşam boyu devam eden iltihabi bir hastalık olduğu, hastaya ve ailesine anlatılmalıdır. İlaç tedavisinde amaç, ağrıyı kesmek, hastalığın ilerlemesini durdurmak, en azından yavaşlatmaktır. Ayrıca hastalığın neden olduğu ya da ilaçların yan etkisi olarak ortaya çıkan kemik erimesi gibi durumlara karşı hastayı korumaktır" ifadelerini kullandı.
Egzersizin önemine vurgu yapan Yenerkol, "Uzun süre oturmayı gerektiren işlerde çalışmak tutukluğun artmasına neden olur. Egzersiz, bu nedenle çok önemlidir. Hastalar, eklem esnekliğini sürdürebilmeleri, iskelet yapılarının ve duruşlarının bozulmaması için düzenli egzersiz yapmalıdırlar. Bu konuda hazırlanmış AnkilozanSpondilitlilere özel egzersiz programları bulunmaktadır. Düzenli egzersiz ile hasta kendini daha iyi hisseder. Kas kuvvetini ve esnekliğini arttıran egzersizler önemlidir. Yüzme en sık önerilen spordur" diye konuştu.
Ankilozan Spondilit hastalarına uyarı ve önerilerde bulunan Yenerkol, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu hastaların bel korsesi kullanmaları yanlıştır. Çünkü korse ile omurgayı hareketsiz yapmak, hareket etme yeteneğinin daha da azalmasına neden olur. Kaslarda zayıflamaya yol açar. Ayrıca kırıkçı, çıkıkçı ve bel çeken şahıslardan uzak durulmalıdır. Bu durum istenmeyen kırıklara ve nörolojik tablolara neden olur. Yatak seçimi ve uyku pozisyonu önemlidir. Yatak çok sert veya yumuşak olmamalıdır. Hasta yatağında çökmemelidir. Yeni yatak alınırken satın almadan önce 20 dakika yatakta yatılmalıdır. Yastık, boynu iyi desteklemeli, olabildiğince ince olmalıdır. Günde 20 dakika sırt üstü ya da yüzükoyun düz yatılması, omurgadaki ağrıları ve eğilmeleri azaltır."
Hastalığın tedavisinde fizik tedavi ve rehabilitasyonun önemine değinen Yenerkol, "AnkilozanSpondilitte fizik tedavi ve rehabilitasyon desteği çok önemlidir. Hastalığın seyri ilerlemenin veya gerilemenin takibi, fizik tedavi uzmanınca yapılmalıdır. Bunun senede en az 1 kez yapılması uygundur. Bu hastalarda fizik tedavi dışında rehabilitasyon da çok önemlidir. Rehabilitasyon ile hastaların duruş bozuklukları giderilmeye ve eklem hareket açıklıklarında kısıtlanmalar gelişmiş ise fizyoterapistler tarafından yapılan egzersizlerle eski kapasiteleri yeniden kazandırılmaya çalışılır. Merkezimizde uygulanan hidroterapi, fizyoterapist ile (su içi egzersizleri) ile AnkilozanSpondilitli hastaların vücut postürlerinin korunması ve ağrılarının giderilmesinde çok iyi sonuçlar alınabilmektedir. Yüzme AnkilozanSpondilitli hastalara önerdiğimiz en etkili sportif aktivitedir. Yine merkezimizde uygulanan manyetik alan tedavisi, Robotik Lazer uygulamaları ile de kas - iskelet sistemindeki doku bozukluklarını iyileştirme olanağımız bulunmaktadır" dedi.