Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Rize İl Başkanvekili Aydın Taşer, yayınladığı mesajla 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladı.
İl Başkanvekili Taşer, DEVA Partisi’nin kadınların toplum içerisindeki konumunun iyileştirilmesi ve güçlendirilmesinin tesis edilmesini öncelikli hedefleri arasına koyduğunu ve kadınları; güçlü, üretken ve her alanda söz sahibi konuma getirmek istediklerini belirterek, “9 Mart 2020 tarihinde yani bir yıl önce yola çıkan DEVA (Demokrasi ve Atılım) Partisi sosyal, ekonomik, hukuki ve siyasal alanda ülkedeki tüm bireylerin eşitlik içerisinde ve adil olarak yaşamasının sağlanmasını ama özellikle kadınların toplum içerisindeki konumunun iyileştirilmesi ve güçlendirilmesinin tesis edilmesini öncelikli hedefleri arasına koymuştur. Partimizin hedefi kadınlarımızı; güçlü, üretken ve her alanda söz sahibi konuma getirmektir. Eşitlik, özgürlük ve adalet kavramlarını esas alan, kadınlar ve erkeklerin toplumsal yaşamın her alanına eşit katılımlarını ifade eden ‘toplumsal cinsiyet eşitliği’ temel ilkemizdir.” dedi.
“Kadının toplumdaki yerinin güçlendirilmesi; ailede, ekonomik sistemde ve siyasal alanda emeğinin ve rolünün karşılığını bulması ana amacımızdır. Bu nedenle partimiz yönetim organlarında %35 kadın kotası mevcuttur.” ifadeleriyle kadınlara yönelik ayrımcılık içeren ve kadınların eşit haklara sahip olmasını sınırlayan her türlü uygulama ve engel ile mücadele etmenin temel eylemleri olacağını kaydeden Taşer, mesajında şunları kaydetti: “Özellikle son yıllarda ülkemizde her geçen gün artarak gerçekleşen kadına karşı şiddet, yaralama, darp, öldürme olaylarını lanetliyoruz. Kadına yönelik sadece fiziki değil, ekonomik, psikolojik ve sosyal her türlü şiddete karşıyız. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası anlaşmalar ve Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine yönelik 6284 sayılı yasayla belirlenmiş yaptırımların etkin şekilde uygulanmasını sağlayacağız. Kovuşturma ve ceza sistemini, ‘iyi hal indirimi’ gibi uygulamaları kaldırmak suretiyle, kadın hak ve özgürlüğünü koruyacak, güvenliğini sağlayacak şekilde yapılandıracağız.
Kadına karşı şiddetin önlenmesi konusunda sosyal bir norm oluşturmak gerektiği düşüncesinden hareketle, sorunların kaynağına inerek bunlarla yüzleşmeyi mümkün kılan sosyal rehabilitasyon birimleri oluşturacağız.
Şiddetin her şeyden önce toplumsal bir sorun olması nedeniyle, her türlü şiddete karşı toplumsal bir mücadele seferberliği başlatacak, yaşamın her kesitinde ve toplumun tüm kesimlerince şiddet dilinden, bilhassa televizyonlarda şiddeti özendiren, kadını zayıf ve aciz gösteren yapımlardan uzak durulmasına yönelik kampanyaların ve tedbirlerin hayata geçirilmesini sağlayacağız. Kadınların sivil toplum kuruluşlarında aktif çalışmalar yaparak toplumsal gelişime katkı sağlamalarını teşvik eden politikalar geliştireceğiz.
Kadınların girişimcilik kapasitelerini geliştirmek için kredi, finansal hizmetler, öz sermaye ve pazara erişim konularında destekleyici programlar oluşturacak, finansal ve yasal okuryazarlığı arttıracağız. Kamu fonlarından çocuk ve yaşlı bakımı için kaliteli, erişilebilir ve uygun fiyatlı bakım altyapısına yatırım yapacağız; zorunlu ücretli ebeveyn iznini, ortak sorumluluk almayı teşvik edecek şekilde oluşturacağız. Bakıma muhtaç aile büyüklerinin bakımını üstlenmiş kadınların mali olarak ve yerel yönetimlerin sağlayacağı hizmetlerle desteklenmesini sağlayacağız. Ülkemizin ekonomik kalkınmasını sürdürülebilir kılmak için, ülke nüfusunun yaklaşık yarısını oluşturan kadınların rolünün çok önemli olduğuna inanıyoruz. Kadının üretime katkısının arttırılması için tüm alanlarda kadın-erkek arasında fırsat eşitliği ilkesini gözeten istihdam modellerini destekleyeceğiz. İstihdam uygulamalarında gelirler, ücretler ve diğer kazançlar gibi konularda cinsiyet eşitliğini sağlamak üzere önlemler alacağız. Biz Türkiye’nin DEVA Kadınları ve DEVA Kadın Gönüllüleri olarak kadını sahipleniyoruz, kadını önemsiyoruz.”