Erzurum'da ortaya çıkan bir belgeyle Osmanlı döneminde Erzurum müftülerinin Kudüs müftüsü mertebesinde olduğu tespit edildi.
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED) Erzurum Şubesi Başkanı Murat Ertaş Erzurum'la ilgili çok önemli bir bilgiyi kamuoyuyla paylaştı. TDED Erzurum Şube Başkanı Murat Ertaş, Erzurum şehir tarihi açısından bu çok önemli bilgiyi paylaştığı açıklamasında şunları söyledi: "Osmanlı döneminde il müftülüklerinde ilk mertebe İstanbul'a mahsustu. İkinci mertebe Haremeyn'e, üçüncü mertebe ise Kudüs-ü Şerif müftülüğünedir. Diğer şehirlere farklı kategori ve mertebelerde müftü atanırdı. Elimizdeki belgeye göre, 1700'lerin sonlarında Abdurrahman Paşa'nın "Kudüs-ü Şerif Rütbesiyle" Erzurum Müftüsü olarak atanmıştır. Bu da Alvarlı Muhammed Lütfi Efendi'nin dediği gibi Erzurum'un, mülk-i İslâmın kilidi şehirlerden biri olduğunun teyididir. Konu, "Kudüs-ü Şerif Rütbesiyle Erzurum Müftüsü" unvanıyla Abdurrahman Paşa'nın kaleme aldığı 2 ciltlik Sefinet'ül Fetâva adlı eserde yer almaktadır. 1801 (h 1233) tarihli eserde dönemin Erzurum'unda verilen fetvalar şehrin psiko-sosyal yapısından, çarşısından, pazarından ve insanların meselelerinden mühim ipuçları vermektedir. Belgeyi DİB Ömer Nasuhi Bilmen Dinî Yüksek İhtisas Merkezi Müdürü Doç.Dr. Zeki Koçak hocamız Latinize etmiştir. Latinize edilen metinden anlaşılacağı üzere Erzurum Müftüsü Abdurrahman Paşa, Kudüs-ü Şerif rütbesiyle bu makama atanmıştır. Müftüsü, Kudüs-ü Şerif rütbesiyle atanan başka şehir var mıydı bilmiyoruz. Bildiğimiz şu ki Osmanlı döneminde Erzurum ve Kudüs'ün denk görüldüğüdür. Bu bilgi şehir tarihi ve kültürü, şehrin manevi ruhu ve mirası, şehrin kimliği açısından çok önemli belgedir."