Bir gün Peygamber Efendimiz’in yanına bir şahıs gelir. Allah Resulü’ne, “Yâ Resûlallah! Bana yapınca cennete yaklaşacağım, cehennemden uzaklaşacağım bir amel öğret!” ricasında bulunur. Bakınız Efendimiz o şahsa ve o kimsenin şahsında hepimize nasıl bir cevap verir.
Tövbeyi tamamlamak ve insanı karanlığa mahkûm eden günahların kalp ve nefis üzerindeki etkisinden kurtulmak için kötülüğün ardından onu yok edecek bir iyilik yapmak gerekir. Bu şekilde günahların izleri silinir, yeni tertemiz bir sayfa açılır. Vicdanlar rahatlar, huzur dolu bir hayata adım atılır.
Bu duruma işaret eden Allah Resûlü (s.a.s.), “Kötülüğün ardından hemen bir iyilik yap ki onu silsin” buyurur. (Tirmizî, Bir, 55)
Ebû Zer anlatıyor:
“Bir gün Allah Resûlü’nün (s.a.s.) yanına gittim. Ona:
- Yâ Resûlallah! Bana yapınca cennete yaklaşacağım, cehennemden uzaklaşacağım bir amel öğret! diye rica ettim. Allah Resûlü (s.a.s.):
- Bir kötülük yaptığın zaman ardından hemen bir iyilik yap. Bunu yaparsan on misli sevap alırsın, buyurdu. Ben:
- Yâ Resûlallah! Lâ ilâhe illalah da bu haseneden midir? diye sordum. Efendimiz:
- O hasenelerin en güzelidir, buyurdu. (Taberânî, Dua, 1498)
Tövbe nedir?
Böyle yapanları müjdeleyen Rabbimiz inanlara lütufta bulunarak kötülükleri affetmekle kalmaz onları iyiliğe çevirir:
“Ancak tövbe ve iman edip iyi davrananlar başkadır. Allah onların kötülüklerini iyiliklere çevirir….” (Furkan, 25/70) buyurur.
Bir başka ayette ise “Gündüzün iki tarafında, gecenin ilk saatlerinde namaz kıl. Şüphesiz ki, iyilikler kötülükleri yok eder. Bu öğüt alanlar için bir hatırlatmadır.” (Hûd, 11/114) buyurmaktadır.
Tövbe, işlediği günahtan dolayı vicdan azabı çeken kişinin kalp huzuruna ulaşmasıdır.
Cüneydi Bağdâdî anlatıyor:
“Bir gün Sırrı Sekatî’nin huzuruna girdim. Çok üzgün görünüyordu.
- Ne oldu? diye sordum.
- Bir genç yanıma geldi. Bana:
- Tövbe nedir? diye sordu. Ben de:
- Tövbe, günahı hiçbir zaman unutmamaktır, diye cevap verdim. Genç:
- Bilakis tövbe günahı tamamen unutmaktır, diye itiraz etti. Gencin sözünü düşünüyordum bunun için kederlendim, dedi. Ben:
- Ben de o genç gibi düşünüyorum, dedim. Sırrı Sekatî:
- Niçin? diye sordu. Ben:
- Çünkü tövbe beni sıkıntıdan kurtarıp huzura eriştirdikten sonra, halen günahın huzursuzluğunu duyuyorsam, sıkıntım devam etmiş, tövbe fayda vermemiş olur, dedim. Hazret, sözlerimi kabullenerek sustu.”
BİR DUA
Kötülükleri uzak eyle
Ey Rabbimiz! Hatalarımızı kar ve dolu suyu ile yıka. Kalplerimizi günahlardan beyaz elbisenin kirden temizlendiği gibi temizle ve bizimle günahlarımızın arasını doğu ile batı arasını ayırdığın gibi ayır. Sen’den dünya ve ahirette afiyet ve bizden kötülükleri uzaklaştırmanı dileriz. Bizi sev, sevdir ve sevindir ya Rabbi!
BİR AYET
Karanlık ile aydınlık bir olur mu?
“Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” de! Onların da kabul ettiği gerçeği sen açıkla: “Allah’tır!” de! Ama siz kalkmış, O’nun dışında, ne kendilerine gelen bir belayı uzaklaştırmaya ve ne de kendilerine bir fayda sağlamaya gücü yetmeyen birtakım tanrılar edinmişsiniz. De ki: “Hiç kör ile gören bir olur mu? Yahut karanlıklarla aydınlık bir olur mu? Yoksa Allah’ın yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da yaratma işi kendilerine şüpheli mi geldi?” De ki: “Her şeyin yaratıcısı Allah’tır. O tektir, her şeyin üstünde mutlak hâkimdir.” (Ra’d Sûresi, 13/16)