Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi’nin 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimlerde Rize Belediye Başkan Adayı olan İnşaat Mühendisi Pınar Kuk, İl Başkanı Muhammet Avcı ve belediye meclis üyesi adaylarıyla birlikte düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Rize’nin vizyonsuz belediyeciliğine son vereceklerini kaydeden Başkan Adayı Kuk, Rize’nin hak ettiği belediyecilik anlayışıyla Rize Belediyesini tanıştıracaklarını belirtti.
Genç ve kadın aday olarak kendine güvendiğini ve Rize’de büyük bir değişim yaşanacağına inandığını kaydeden DEVA Partisi Rize Belediye Başkan Adayı Pınar Kuk, Rize Belediyesi Meydan Sosyal Tesislerinde düzenlenen basın toplantısında belediye başkanlarının şehir plancısı, mühendis, mimar gibi teknik isimlerden olması gerektiğini savunarak siyaset mekanizmasının buna izin vermediğini ve Rize’nin mağdur edildiğini kaydetti. Rize’de hem vizyon anlamında hem sosyal belediyecilik anlamında çok yetersiz bir belediyecilik yapıldığını ifade eden Kuk, “Belediye başkanlığı adaylığım ile ilgili şunu söylemek isterim. Ben bu konuda kendime hem çok inanıyorum hem de Rize’de çok büyük değişimler yaşayacağımızı düşünüyorum her anlamda. Çocuğu genci, kadını emeklisi çok daha farklı bir iklime gideceğiz. Bütün adayların içerisindeki en genç adayım hem de bayan adayım. Bu biraz pozitif ayrımcılığa sebep oluyor bayanlar nezdinde. Kendi açımdan avantajı olduğunu düşünüyorum. Genç ve aktif olmam ve iş hayatında aktif olmam da belediye başkanı için olumlu bir süreç. Çünkü inşaatçıyım ve bildiğiniz gibi işin aslında özü biraz da inşaata da dayanıyor. Yani şehir-belediye bunlar çok bütünleşik şeyler ve ben her zaman şunu savunuyorum: Belediye başkanları kesinlikle teknik isimlerden oluşmalı. Yani şehir plancılar, mühendisler, mimarlar bizim gibi teknik isimler belediye başkanlığı yapmalı. Ama tabi siyaset mekanizması buna çok izin vermiyor. Şehrimizde son yıllarda bu durumda mağdur yani evet belki şu anda bizi yöneten insanlar bu anlamda eskiye göre çok kötü değiller veya çok başarısız değiller ama çok yetersiz bir belediyecilik var Rize'de. Hem vizyon anlamında hem sosyal belediyecilik anlamında hem de Rize'nin tabii ki de hak ettiği asla bu değil. Biz de bütün bunları düşünerek hem ben, hem de partimiz karar alarak benim belediye başkanlığı adaylığı serüvenim başladı” dedi.
Kuk, 31 Mart’ta Rize’yi vizyon belediyeciliği ile tanıştırmak istediklerine vurgu yaparak, “Şu an sahadayız, insanlarla görüşüyoruz. Sahadaki nabız çok güzel. İnsanların yaklaşımı çok güzel. Bütün seçim döneminin bütün adaylar için hayırlı olmasını diliyorum. Herkesi tebrik ediyorum. Gönül ister ki hepimiz aynı platformda bir araya gelip size öyle demeç verelim ama şu anki atmosferde bu tabi çok zor. Güzel bir seçim dönemi olsun. Ben de çok iddialıyım, çok da gayretliyim, çok da inançlıyım. Bir şeylerin değişebileceğine çok inanıyorum ve şu an herkesin içerisinde bir değişim rüzgârı olduğunu biliyorum. Görüştüğümüz pek çok kişi bize şunu söylüyor: ‘Ya bu seçimlerde ben oy kullanmayı düşünmüyorum, gitmeyi düşünmüyorum. Ya da ne değişecek’ Çok büyük bir umutsuzluk hakim. Şunu çok net söyleyebilirim. Kırın bunu. Seçimde gidin oyunuzu kullanın. Bu bir hem tepkidir hem de bizim nasıl yönetilmek istediğimizi göstermektir. Umutsuzluğu bir kenara koyun şu an ülkedeki bütün şartlar çok kötü olabilir. Hepimizin moral ve motivasyonu düşük olabilir ama yine söylüyorum ben çok gayretli ve azimli birisiyim ve her şeyi değiştirebiliriz 31 Mart'ta bunun tam yeri. Belediyecilikle başlayalım, bir vizyon katalım bu şehre ve şehrimizi olması gerektiği yere gelin hep beraber taşıyalım” diye konuştu.
Rize’deki kentsel dönüşüm çalışmalarının yetersiz olduğunu ifade eden Başkan Adayı Kuk, İstanbul’daki KİPTAŞ modeli bir modelin Rize’de uygulanması gerektiğini savunarak şöyle konuştu: “Kentsel dönüşümle ilgili şu anki çalışmanın çok yetersiz olduğunu düşünüyorum. Bu işler kesinlikle bu şekil yapılmamalı. Şu an var olan kentsel dönüşüm çalışmaları TOKİ vasıtasıyla yapılıyor. Yani rezerv alan ilan ediliyor ve TOKİ bu işin içine girerek, TOKİ finans ettirilerek yapılıyor. TOKİ'nin şu an mevcut durumda ülkemizde böyle bir finans gücü yok. Kısa vadede evet belki Ekrem Orhon Mahallesine kadar olan kısım dönüştürülebilir ama uzun vadede bizim kapsamlı bir dönüşüm projesi başlatmamız lazım. Belediyelerin bunu yapması gerekiyor. Artık şu sistemin bitmesi lazım. Ankara'dan veya TOKİ'den veya herhangi bir kurumdan ödenek alarak değil kendi sisteminizi oluşturmalısınız. Bu İstanbul'da nedir KİPTAŞ. Benim Rize için düşündüğüm KİPTAŞ’ın da üstünde biz yerli yatırımcılığı ile beraber kapsamlı bir dönüşüm başlatmalıyız. Hem insanları mağdur etmemeliyiz, hem buradaki yatırımcı kazanmalı, hem burada istihdam oluşturmalıyız, hem belediye bu işte başı çeken yönetici konumunda olmalı. Yani belediyeye de buradan bir gelir elde etmeliyiz. Çok daha kapsamlı bir dönüşüm başlatmalıyız. Böyle parça parça işte bir kısımdan başlayıp diğer kısmı buna ekleyerek TOKİ'yi buna katarak ya bu hem çok zor hem de ortaya çıkan yapılar nitelikli değil ve yorucu. Hükümet açısından da yorucu. Şu an var. Mevcut ekonomik durumda TOKİnin böyle bir ödeneği yok ki bütün her yeri dönüştürme şansı yok. Siz hala bugün Rize'de evet şehir merkezinde diyelim ki rantabl bu projeler gerçekleşiyor bunu hepimiz görüyoruz. Şunu ben inkar edemem ve aksini de söyleyemem. Bu dönem Rize’de daha önce görmediğimiz rantabl diyebileceğimiz projeler gerçekleştirildi. Yani bu şu an arkamızda gördüğümüz Çarşı projesi bir başarıdır bence de ama yetersizdir. Eğer bu mevcut düzenle giderse yine TOKİ vasıtası ile yapılırsa bu dönüşümler biz yine bu kısır döngüde kalırız bütün şehri dönüştüremeyiz. Mevcutta çıkartılan 6306 sayılı kanun şehirlerin tamamının dönüştürülmesi için ortaya koyulmuş bir kanun. Belediyelerde burada kendi teknik bilgilerini kendi ekiplerini kullanıp kendi sistemlerini kurmalıdırlar. Biz topyekun bir dönüşüme girmeliyiz. Bununla şu an ömrünü tamamlamış yapı stoğunun önüne geçmeliyiz hem de şehirlerimizi çok daha yaşanılabilir hale getirmeliyiz. Bu söylediklerim kolay değil zor. Kısa vadede gerçekleştirilmesi de zor ama bu işi bilen, bu işi kavrayan ve yine altını çiziyorum teknik, teknik, teknik. Mühendis ve mimarın yapabileceği işlerdir bunlar. Bunların bir araya gelip çalışarak belki çok kısa sürede gerçekleşmez belki biraz zaman alır ama hiç de zor olmadan çok da kolaylıkla hiç kimseyi mağdur etmeden hiçbir vatandaşı mağdur etmeden yerli yatırımcıyla buranın insanı ile beraberiz bu dönüşümü başlatabiliriz. Çok daha da yaşanabilir bir şehir elde ederiz ben bu anlamda tabii ki yetersiz görüyorum şu andaki mevcut durumu”
Rize’de sosyal donatı alanlarının eksikliği ve vatandaşların sosyal faaliyetlerini yapabilecekleri imkanların olmayışından Trabzon, Artvin Kemalpaşa ve Batum’u tercih etmek zorunda kaldıklarını belirttiklerini kaydeden Kuk, “Mesela ben sosyal bir insan olarak gezmeyi çok seviyorum. Hafta sonu yapacak bir şey arıyorum bulamıyorum. Rize'de yapabileceğin alanlar çok kısıtlı. Bize bir nimet lütfedildi. İslampaşa Mahallesi'ne bir yeşil donatı alanı yapıldı. Kaç metre kare olduğunu telaffuz bile etmek istemiyorum. Hak ettiğimiz bu mu yani? Yeşillendirildi gidip orada oturun. Evet eskiye göre şimdi bir şeyler yapabiliyoruz. Yeşille mavi bütünleşik bir şey ama sosyal belediyecilik anlamında hiçbirimiz hizmet alamıyoruz. Gençlerle konuşuyoruz bana dedikleri şey ‘Ya Pınar abla yaşayamıyoruz, yapacak hiçbir şey yok. Trabzon’a mı gidelim, Kemalpaşa'ya mı gidelim, Batum’a mı gidelim?’ Gençler de yapacak hiçbir şey bulamıyor. Ara sokaklara gidin bir Tophane’yi, Dalyan’ı gezin gece saat sekizde dokuzda. İnsanlar ya madde tuzağında ya kumar tuzağında hiçbir sosyallik yok. Rize’de bu eksik. Bunu bir an önce tamamlamamız lazım. Bunu da bu şehirde kusura bakmayın ama en iyi herhalde gerçekleştirebilecek insan benim. Rize için çok kapsamlı çalışmamız olacak. Herkesin gönlü çok rahat olsun. Şunu iddia ediyorum ve çok da iddialıyım bizim belediye başkanlığımız dönemimizde biz çok harika bir şehirde yaşayacağız. Moral ve motivasyonumuzun yüksek olduğu ve hafta sonu geldiğinde kara kara düşünmeyeceğiz, akşam iş çıkışı düşünmeyeceğiz, nereye gitsem, ne yapsam, çocuğumu nereye getirsem diye. Bunlar çok yetersiz şehrimizde” dedi.
Kuk, iktidar partisinden teklif alıp almadığı yönündeki soruyu cevaplandırırken siyasete girmeden önce AK Parti’den teklif aldığını ancak DEVA Partisi’nin kurulmasıyla birlikte kendisinin DEVA Partisi’ne müracaatıyla DEVA Partisi Rize Kurucu Üyeleri arasında yer aldığını kaydetti. Kuk, ayrıca, 31 Mart seçimleri adaylık süreci öncesinde de AK Parti’den dolaylı olarak yönetici kadrolarında görev alması için teklif aldığını söyledi.