Menajer ve iletişim danışmanı Özgür Aras'ın oyuncu Nurseli İdiz'in bir televizyon programında kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle açtığı manevi tazminat davasında, manken Deniz Akkaya tanık olarak dinlendi. Akkaya beyanında, "Nurseli hanımın hakaret sözleri benim programımda konuşuldu. Özgür beyin cinsel kimliği ile ilgili konular fazla yankı bulduğu için diğer programlarda da en az 3 hafta gündemde tutuldu" dedi.
Menajer ve iletişim danışmanı Özgür Aras'ın oyuncu Nurseli İdiz'in katıldığı televizyon programında kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle açtığı 5 bin liralık manevi tazminat davasının görülmesine devam edildi. İstanbul 21. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, davacı Özgür Aras katılırken, tarafların avukatları da salonda hazır bulundu.
"Kimliğini gizlediği gibi konular konuşuluyordu"
Duruşmada tanık olarak dinlenen Deniz Akkaya, olay günü davacı Özgür Aras, Armağan Çağlayan ve kendisinin yemek yediğini söyleyerek, "Nurseli hanım, Özgür Aras'ın annesi, teyzesi ve anneannesinin kanser hastası olduğunu biliyordu, "İnşallah bir an önce ölürler, annen odur" diye söyledi. Daha sonra Özgür Aras, bu sözler üzerine bir programda Nurseli hanıma kırgın olduğunu belirtmişti. Bu yayın sonrasında Nurseli hanımın başka bir programa telefonla bağlanarak, dava dilekçesinde belirtilen sözleri söylediğini öğrendim. Nurseli hanımın hakaret sözleri benim programımda konuşuldu. Özgür beyin cinsel kimliği ile ilgili konular fazla yankı bulduğu için diğer programlarda da en az 3 hafta gündemde tutuldu, kimliğini gizlediği gibi konular konuşuluyordu" ifadelerini kullandı.
"Her türlü şiddete karşıdır"
Tanık beyanlarının iddialarını doğruladığını söylen Aras'ın avukatı, "Değer ve emek verdiği Nurseli hanımın annesi, teyzesi anneannesine yönelik hakareti nedeniyle kırılmış olup, katıldığı programda bu kırgınlığı dile getirmek kastıyla "ümüğünü sıkmak isterim" sözünü kullanmıştır. Müvekkil, kadına şiddetin karşısında olan birisidir. Her türlü şiddete karşıdır" ifadelerini kullandı.
"Özel hayatımla gündeme gelmek istemezdim"
Duruşmada beyanda bulunan Aras ise, "Dünya görüşüm ve inançlarım gereği başkalarına yardımcı olmak isteyen birisiyim. Nurseli hanımın rahatsızlığını öğrendiğimde kendisini aratıp yardımcı olmak istedim. Tekrar iş hayatına dönmeye başlamıştı. Bu sırada çekmiş olduğu dizi ile alakalı problem yaşamış. Bu konuyu telefonda görüşürken birden annemin o olduğunu, kanser hastası olduğunu bildiğini, annemin, teyzemin ve anneannemin bir an önce gebermesini söyledi. Bu olaya çok kırılmış ve içerlemiştim. Kendiyle ilgilenmediğimi düşündüğü için bu şekilde düşündü sanırım. Davalı konuşmamdan dolayı telefon ile programa bağlanarak benim gay olduğumu ve tedavi olmam gerektiğini söyleyerek, beni toplum önünde küçük düşürme kastı ile hareket etmiştir. Özel hayatımla gündeme gelmek istemezdim" diye belirtti.
Mahkeme, taraflara tanık beyanlarına ve davaya karşı beyanda bulunmaları için süre vererek duruşmayı erteledi.
Davanın geçmişi
Özgür Aras'ın avukatı aracılığıyla mahkeme sunulan dilekçede, "Özgür Aras'ın cinsel yönelimine ilişkin küçük düşürme ve karalama kastı içeren ifadeler hukuken kabul edilebilir değildir. Nurseli İdiz'in bu sözleri nedeniyle çok duygusal ve naif bir kişiliğe sahip olan Özgür Aras'ın ruh hali olumsuz etkilenmiştir. Yaşanan bu hadiseyle ilgili olarak, üzüntüsünü dile getirmekten kaçınmayan Özgür Aras'a sosyal medya üzerinden çokça destek mesajı gelmiştir. Bu nedenle 5 bin lira manevi tazminatın davalıdan tahsilini istiyoruz" denildi.
Özgür Aras'ın davadan elde edeceği geliri Omurilik Felçlileri Derneği'ne bağışlayacağının anlatıldığı dilekçeye cevap veren Nurseli İdiz dilekçesinde, kendisinin hedef alındığını ve açıklamalarının eleştiri niteliğinde olduğunu belirterek davanın reddini istedi.