Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom, Barış ve Kalkınma İçin Bilim Forumu'nu, UNESCO Rusya Federasyon Komisyonu himayesinde, Rusya'daki nükleer endüstrinin en büyük merkezlerinden biri olan Nijniy Novgorod'da düzenledi.
Dünya Bilim Günü ile aynı zamana denk gelen forum, Rusya Federasyonu'ndaki Bilim ve Teknoloji Yılı kapsamında Mayak Akademisinde gerçekleşti. Forumda, yerli ve yabancı konuşmacılar, hibrit formatta, modern dünyadaki bilimsel bilgi ve keşifler ile keşiflerden doğan sorumluluklarının sınırlarını tartıştılar.
Etkinliğin özel konukları arasında, 2007 Nobel Barış Ödülü Sahibi, Küresel Enerji Ödülü Uluslararası Komitesi Başkanı, İklim Değişikliği Uzmanı Rae Kwon Chung, Oxford Üniversitesinde matematik profesörü olarak görev yapan Marcus du Sautoy, Bulaşıcı Hastalıklarla Mücadelede Uluslararası Uzman Ravina Kullar, Kraliyet Astronomu ve Cambridge Üniversitesi Profesörü Sir Martin Rees, Rosatom Proje Ofisi Yöneticisi Ruslan Yunusov ile Rosatom'un Proryv (Atılım) Projesi'nin Bilimsel Direktörü Yevgeny Adamov ve Rusya Bilimler Akademisi Başkanı Alexander Sergeev yer aldı. Etkinliğin moderatörlüğünü ise gazeteci Sofiko Shevardnadze yaptı.
Etkinlik iki tematik bölümde yapıldı. İlk bölümde, bilim insanları ve uzmanlar, bugünün bilimsel keşiflerinin toplum için yararlı mı yoksa riskli mi olduğu konusunda tartışmaya davet edildi. Forumda, bilim insanlarının fikir ve icatlarından sorumlu olmasının sınırları konusuna da değinildi. Forumun ikinci bölümü, başarının formülü için iş birliğinin mi rekabetin mi daha yararlı olduğunun da tartışıldığı "Bilimsel keşiflerin mülkiyeti" konusuna ayrıldı.
"Kapalı döngü teknolojisinin, gelişmekte olan ülkeler için ücretsiz olması gerektiğine inanıyorum"
Etkinlikte, Rosatom'un Proryv Projesi'nin Bilimsel Direktörü Yevgeny Adamov, nükleer teknolojilerin ikili kullanımı hakkında konuştu. Adamov, barışçıl atomun enerjide insanlığın sorunlarına bir çözüm olduğu konusundaki görüşlerini dile getirdi. Adamov, nükleer teknolojilere karşı toplumdaki güvensizliğin kaynağını doğru ve güvenilir bilgi eksikliğinin oluşturduğunu belirtti. Adamov konuşmasında, son zamanlarda bilimin ana başarılarından biri olan kapalı nükleer yakıt döngüsü teknolojisine de yer verdi. Adamov, "Kapalı döngü teknolojisinin, çeşitli tahminlere göre enerjiden mahrum kalan 1-2 milyar insana enerji erişimi sağlamak amacıyla gelişmekte olan ülkeler için tamamen ücretsiz olması gerektiğine inanıyorum. Yardım programları kapsamında gıda ürünlerinin yanı sıra onlara enerji de sağlanabilir" dedi.
"İnsanlık, hayati derecede enerji kaynaklarına bağımlı"
Cambridge Üniversitesinden Prof. Sir Martin Rees ise forum katılımcılarının dikkatini, insanlığın hayati derecede enerji kaynaklarına bağımlı olduğuna ve bugün görevimizin, tükenmiş kaynaklarla değil; mümkün olan en iyi şekilde bu dünyayı yeni nesillere aktarmak olduğu gerçeğine çekti. Rees ayrıca, günümüzde belirli bilimsel keşiflerin uygulanmasına ilişkin kararların çok çabuk alınmasından ve teknolojilerin alışılmadık şekilde hızlı tanıtılmasından duyduğu endişeyi de dile getirdi. Rees, "Yeni deneylerin hızı sürekli artıyor. Bu duruma karşı, var olan bazı bilim alanlarındaki araştırma hızını yavaşlatmamız gerektiğini fark etmek önemlidir. Bu, özellikle sağlık hizmetleri ve genetiği değiştirilmiş ürünler alanında geçerli" ifadelerini kullandı.
"Bilimsel ilerleme, insanları hem korkutuyor hem de ilham veriyor"
İklim değişikliği uzmanı Rae Kwon Chung da bugün bilimsel ilerlemenin insanları hem korkuttuğunu hem de ilham verdiğini belirterek, "Bazı teknolojilerin birçok ülkede toplumsal sorunlara yol açtığı gerçeğini de görmezden gelemeyiz" dedi.
Chung, "Sosyal sistem teknolojiye ayak uydurabilir mi ve bunun için ne kadar gelişmesi gerekmektedir? Bu, toplum için bir meydan okuma. Dünyanın sosyo-ekonomik sistemlerinin teknolojik ilerlemeye nasıl tepki verdiğine daha yakından bakmamız gerekiyor. Aynı zamanda, dünya topluluğu, ABD ile SSCB arasında olduğu gibi, çatışmaktan vazgeçmeli. Pandemi krizi bizi özellikle aşı üretimi gibi alanlarda bir araya gelmeye ve birlikte çalışmaya teşvik ediyor" diye konuştu.
Uluslararası Barış ve Kalkınma İçin Bilim Forumu'nun "Barış ve Kalkınma İçin Dünya Bilim Günü" olan 10 Kasım'da düzenlenmesinin amacı, modern dünyadaki yeni bilgi ve keşiflerin önemini hatırlatmak oldu. Forum aynı zamanda bu özel günde, bilimin güncel konularının kamuoyunun katılımıyla tartışılması gerektiğini de vurguladı.
Rusya Federasyonu Komisyonu'nun UNESCO'ya desteği, Nizhny Novgorod'daki Uluslararası Foruma özel bir statü verdi. Bu prestijli devletlerarası yapının temel prensibini, daha fazla karşılıklı anlayışa ulaşmak ve birbirlerinin yaşamlarıyla ilgili bilgileri geliştirmek amacıyla insanlar arasındaki iletişimi arttırmak oluşturuyor. Mayak Akademisindeki forumu düzenleyen ekip de uluslararası toplumu bilimsel bilgi etiği sorunlarını çözmeye yaklaştırmayı ve bilimin daha insan merkezli olmasına yardımcı olmayı amaçlıyor.