yaz sezonu için ipuçları verdi. Kutoğlu, 2016 yazında nostaljik, feminen ve mutlu çizgilerin görüleceğini söyledi.
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi'nde gerçekleşen "Popüler Kültür ve Moda" konulu konferansa konuşmacı olarak Uluslararası Moda Tasarımcısı Atıl Kutoğlu, ELLE Dergisi Yayın Yönetmeni Işın Görmüş ve İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Fatoş Altınbaş Sarıgül katıldı. 2016 ilkbahar-yaz sezonu için ipuçları veren Atıl Kutoğlu, "Önümüzdeki yaz coşkulu ve feminen çizgiler var" dedi. Yoğun dünya gündeminin modaya da yansıyacağını dile getiren ünlü modacı "Dünyadaki aktüalitenin yoğunluğundan dolayı daha nostaljik, feminen ve mutlu çizgilere yöneliş var. Dolayısıyla bizi uçuş uçuş, kadınsı ve hafif Latin Amerika rüzgârı estiren bir ilkbahar-yaz sezonu bekliyor" diye konuştu. Bu kış ise çok net hatların hâkim olduğunu söyleyen Kutoğlu, "Çok renkli, çok desenli hem geometrik hem etnik bir sezon yaşıyoruz. Fakat bunların son derece keskin ve çarpıcı çizgilere dönüşmüş bir yansıması var. Hafif geçmişten 70'li 80'li yıllardan gelen esintiler bugünün minimalist çizgileriyle buluşuyor. Biraz da 1900'lerin başlarındaki Viyana'nın altın çağı yorumlanarak sade, çarpıcı ve mimari çizgilere dönüşmüş durumda" açıklamalarında bulundu.
"MODA DÜNYASI TARİHİNDE OLMADIĞI KADAR ÖZGÜR"
Günümüz modasının çok hızlı değişmesine ve tüketilmesine rağmen aynı zamanda tarihinde hiç olmadığı kadar da özgür olduğunu söyleyen Atıl Kutoğlu açıklamalarına şöyle devam etti: "Bugün moda dünyası evet çok hızlı tüketiliyor. Moda çok hızlı gelişiyor, değişiyor. Ama aynı zamanda tarihinde olmadığı kadar da özgür. Bütün markalar ve modacılar istedikleri yerlerden istedikleri olgulardan ilham alıyorlar ve koleksiyonlarını o yönde geliştiriyorlar. Dolayısıyla her modacının her markanın tarzı ayrı oluyor. Kimisi nostaljik, eskilerden esinleniyor, kimisi uzaydan esinleniyor. Kimisi pop kültürden esinleniyor. Tüm dünyada çok büyük bir mozaik ve çeşitlilik yaşanıyor."
"ENTELEKTÜEL MODA TAKİPÇİLERİ TASARIMLARIN ARKASINDA HİKÂYELER ARIYOR"
Entelektüel moda takipçilerinin her tasarımın arkasında mutlaka bir hikâye ve felsefe aradığını seçimlerini de buna göre yaptıklarını söyleyen Kutoğlu, modanın yakın takipçilerinin her zaman kendi düşünce sistemine, hayat tarzına ve karakterine uygun modacıları ve markaları tercih ettiğini, modayı giyen kişilerin markanın verdiği mesajlara değer verdiğini ve etkilendiğini belirtti.
Etkinlikte konuşan İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Fatoş Altınbaş Sarıgül ise konferansın içeriği hakkında şu açıklamalarda bulundu: "Sevgili arkadaşım Atıl Kutoğlu ve 18 yıldır ELLE Dergisi'nin Yayın Yönetmenliğini yapan Işın Görmüş'ün öğrencilerimizle deneyimlerini ve markalarının hikâyelerini paylaşmalarını istedik. Her iki konukta yıllardır moda dünyasının içindeler ve modanın tüm gelgitlerini, toplumun kültürünü nasıl etkilediğini, tüketim kültürü dediğimiz olgunun oluşmasını yakından takip eden isimler." Popüler kültürün hayattaki her şeyde var olduğunu dile getiren Dr. Fatoş Altınbaş Sarıgül, "Çevremizdeki her şey popüler kültür öğeleriyle dolu. Sanki bir okyanusun içinde yaşıyoruz kimimiz bunun farkında, kimimiz değil. Dolayısıyla aslında burada öğrencilerimize popüler kültürün farkındalığını oluşturmak istiyoruz. Nasıl doğdu? Nasıl oluştu? Büyük endüstriler popüler kültürü tüketime özendirmek için nasıl kullanıyorlar? Öğrencilerimizin bunun farkında olmalarını sağlamak istiyoruz. Kendi ülkemizde son zamanlarda kırsal alanlardan kente göçüş ve ani bir kültürel değişim yaşandı. Popüler kültür bu noktaya bir yapıştırıcı gibi hizmet etti ve farklı kültürel altyapıdan gelen insanların ortak şeylerden konuşmasını sağladı. Türkiye'deki en baskın popüler kültür öğeleri televizyondaki diziler, reklamlar, şarkı yarışmaları gibi şeyler toplumun her kesimi tarafından, sosyal statüsü farklı olan herkes tarafından bir araya gelindiğinde ortak bir konu oluşturdu ve toplumu bir anlamda bir araya getirdi. Bunun farklı avantajları ve dezavantajları oldu. Ama popüler kültür kaçınılmaz bir durumda. Çünkü etrafımız medya araçlarıyla sarılmış durumda. Hepimiz bir şekilde buna maruz kalıyoruz. Bunun derecesi kişiye göre değişse de herkes popüler kültürün negatif yanlarından da etkileniyor" açıklamalarında bulundu.