Uzmanlardan ’enfeksiyon’ Uyarısı: "Şubatta Da Devam Edecek, Yoğun Bakıma Yatırılan Hastalar Oluyor"

Son dönemde artan üst solunum yolu enfeksiyonlarına ilişkin konuşan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.

Son dönemde artan üst solunum yolu enfeksiyonlarına ilişkin konuşan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Neşe Saltoğlu, "Hem bize hem diğer hastanelere başvuran hastalarda artış var. Hep maske takın diyoruz, maske eskisi kadar sık kullanılmıyor, şubatta da devam edecek gibi düşünüyoruz. Yoğun bakımlara da yatan hastalarımız oluyor, özellikle 85,90,95'li yaşlar olduğu da dikkatimizi çekiyor veya bağışıklığı baskılayan diğer hastalıklar gibi durumları olanlarda ağır bir seyirle hasta direkt olarak yoğun bakıma gidebiliyor. Gripten de çok fazla sayıda ölüm oluyor" dedi.

Kış mevsimiyle havaların soğuması sonrası Türkiye'de son günlerde artan üst solunum yolu şikayetleri nedeniyle hastanelerde yoğunluk yaşandığı belirtilirken Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da Prof. Dr. Ateş Kara'nın vatandaşlara yönelik uyarılarını sosyal medya hesabından paylaştı. Uzmanlar da Covid-19, influenza, RSV gibi sebeplerle birçok kişinin ateş, öksürük, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı ve vücut ağrıları gibi şikayetlerle hastanelere başvurduğunu belirtti. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Neşe Saltoğlu ve Doç. Dr. Zehra Çağla Karakoç da sürece ilişkin bilgi verdi. Prof. Dr. Saltoğlu ve Doç. Dr. Karakoç maske kullanımı konusunda uyarırken, hijyenin önemine dikkat çekti.

"Hem bize hem diğer hastanelere başvuran hastalarda artış var"

Hastanelere başvurularda bir artış olduğunu söyleyen İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa-Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Neşe Saltoğlu, "Geçmiş yıllara oranla bu yıl bir artış var mı, pandemiden çıktık tabi o dönem çok dikkat etmediğimiz virüslerde bir artış söz konusu olabilir. Hem bize hem diğer hastanelere başvuran hastalarda artış var. Yoğun bakımlara da yatan hastalarımız oluyor. Grip yine ilk sırada yer alıyor, yapılan tahlil sonuçlarında da görebiliyoruz. Rinovirüs, nezle benzeri virüsleri görebiliyoruz, bir de RSV diye kısaltılan virüsü de görüyoruz. Bunların klinik bulguları hemen hemen birbiriyle çok örtüştüğü için ateş, öksürük, baş, boğaz ağrısı, bulantı veya nezle gibi semptomlar hep bir arada olduğu için klinik olarak ayırt etmek çok kolay değil. Ancak bir test yaparak ayırt etmek mümkün, özellikle influenza ve covid ön planda. Altta yatan hastalıkları olan, bağışıklık sistemi baskınlaşmış hastalarda süreç uzayabiliyor ama bunun dışında bir virüs bitip kişiler, ortam kalabalıklığı gibi nedenlerle bir diğer virüse yakalanabiliyor ardından hemen farklı farklı virüslerle kış sezonu boyunca tekrarlayan enfeksiyonlar oluyor. Bazı virüsleri geçiren insanlarda ikincil bakteriyel enfeksiyonlar dediğimiz pnömokok gibi durumlar eklenebiliyor. İmmün sistem yaşlılar ve 2 yaş altındaki çocuklarda diğer insanlardan farklı çalışıyor. Çocuklarda tam gelişmemiş olması, yaşlılarda ise artık immün sistemde yeterince koruyucu yanıt oluşturamaması gibi durumlarla tekrarlamalar ya da uzamalar gözlenebiliyor" dedi.

"Şubatta da devam edecek gibi düşünüyoruz"

Enfeksiyonların yaşlı grubu ve ek hastalığı olan kişilerde daha ağır tablolara neden olabildiğini aktaran Prof. Dr. Saltoğlu sözlerine şöyle devam etti:

"KOAH vs. olan hastalarda erken dönem hemen antiviral tedaviye başlarsak hastalığın ilerlemesini, semptomların kötüleşmesini önleyebiliyoruz. Biz hep maske takın diyoruz, maske eskisi kadar sık kullanılmıyor ama en azından belirtileri olan insanlar maske takarlarsa başka insanları korumuş olurlar. Gönül böyle kalabalık ortamlarda herkesin maske takmasını ister, hastaneler bunların başında geliyor ama sadece hastaneler değil, toplu taşıma araçlarını da düşünürseniz oradaki yakın temas o da çok riskli. Enfekte eller, tokalaşmak gibi faktörler de bulaşta çok önemli, kirli bir el ile temas ettiğinizde o eli ağzınıza, burnunuza götürdüğünüzde siz de enfekte olmuş oluyorsunuz. Covid son 2 senedir gündemimizdeydi ama grip tahtını geri aldı gibi görünüyor. Şubatta da devam edecek gibi düşünüyoruz, ilkbahara girmeyle birlikte virüsler için sezon bitmiş oluyor. Okullar kapanacak, bir süre bir düşüş olacağını tahmin ediyorum çünkü temas okulda da sık olduğu için ama kalabalık yerlere, avmlere yığılmalar şeklinde giderse yayılma söz konusu olabilir. Viral enfeksiyonlarda antibiyotik almanın herhangi bir yararı olmadığını hatırlayarak antibiyotikleri boş yere kullanmamayı öğütlüyorum. Gripten de çok fazla sayıda ölüm oluyor, hatta yoğun bakıma yatıp orada takip ettiğimiz hastalar da oluyor. Özellikle 85,90,95'li yaşlar olduğu da dikkatimizi çekiyor veya altta yatan kanser, bağışıklığı baskılayan diğer hastalıklar gibi durumları olanlarda gerçekten ağır bir seyirle hasta direkt olarak yoğun bakıma gidebiliyor. Onlar için korunma önlemlerinin alınması herkesten daha önemli. Hastanın semptomları iyileşmiyor hatta daha da kötüleşiyorsa mutlaka bir doktora başvurması gerekiyor, 2 günden fazla beklememesi gerekiyor"

"3'lü bir salgın görüyoruz"

Son günlerde yaşanan artışı değerlendiren Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Zehra Çağla Karakoç ise, "Salgın var, kış aylarında gördüğümüz bir salgın, önlemler ortadan kalkınca influenza grip virüsü, çocuklarda özellikle RSV ve bir de covidin devam etmesi nedeniyle 3'lü bir salgın görüyoruz. Solunum yolu virüslerinde olan bütün şikayetleri görüyoruz, öksürük, ateş, kas, boğaz ağrısı, bunlara bakarak şu virüs bunu yapıyor, bu virüs şunu yapıyor demek çok zor. Ancak bunu test yöntemiyle ayırt edebiliyoruz. Öksürüğün 15 günden uzun sürmesi farklı sebeplerle olabilir. Yaz döneminde Eris varyantı vardı, daha sonra Pirola varyantı geldi. Arkasından şimdi JN.1 varyantı çok hızlı yayılan bir varyant, çok çabuk bulaşıyor. En büyük sebeplerinden biri bu, bir de aşısız kalmamız. Risk gruplarının aşılanması çok önemli, hep söylüyoruz Covid'de de yeni aşılar yok ve eski aşılarla da her şeye rağmen riskli, hastalığı ağır geçirme riski olan kişilerin yine de yılda 1 defa aşılanmasını öneriyoruz" dedi.

"JN.1 varyantı hızlı bulaşıyor"

Kış aylarında bu yoğunlukların yaşanabildiğini söyleyen Doç. Dr. Karakoç, "2 haftayı çok yoğun geçirdik, yine de bu olay devam edecektir çünkü kış dönemi. Özellikle influenza için ülkemizde her yıl zaten aralık ayının 2'nci haftasından başlayarak ocak ortasına kadar bir salgın bekliyorduk. JN.1 varyantının hızlı bulaşıyor olması ayrıca çocuklarda alt solunum yolu enfeksiyonu yapan bir virüs de bunlara eklendi. Altta yatan kronik hastalığı olanlar özellikle influenza için aşısız olan kişiler, bunlardan dolayı başvurularımız, yatışlar arttı. Çocuklar açısından bakacak olursak da yeni doğanlar, 3-4 yaşına gelenler bu virüslerin çoğuyla yeni tanışıyorlar. O yüzden salgın bu anlamda arttı zaten biz bunu öngörüyor, riskli gruplara aşılanmalarını söylüyorduk. Şubat ayından sonra azalmasını bekliyoruz. Mutlaka ara ara salgınlarla özellikle covid 19 devam edecektir. Toplu taşımalarda yüksek koruyuculuklu maske takmak, çevreye dokundukları zaman el hijyenine gerekli önemi vermek, yanlarında alkol bazlı el dezenfektanı veya kolonya bulundurarak hızla ellerini hijyen uygulamaları önemli. Yaşlı kişilerin mümkünse kalabalık ortamlara girmemesi, influenza için de yıllık aşılarını ihmal etmemelerini özellikle öneriyoruz" şeklinde konuştu.

İlk yorum yazan siz olun
OKUYUCULARIMIZIN DİKKATİNE !... Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Sağlık Haberleri