Baş Öğretmenimiz, Eşsiz Önderimiz ve Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) Efendimizin “Bir Mü’min yılan deliğinden iki defa ısırılmaz!” mesajından ders alarak yılanın birinden kurtulurken diğerine yakalanmamalıyız!
Bunun içinde; Dünya Barış köprüsünün kilit taşı, Cihan Devletimiz Osmanlı’yı yıkıp, bizi başsız bırakarak aç kurtlara yem yaptırtan İttihad Terakki Masonlarının ihanetlerinin hâlâ devam ettiğini unutmamalıyız!
“Yeniden Büyük Süper Güç Türkiye” idealini gerçekleştirmek isteyen Milli Hükümetlerimizi, tezgâhladıkları “Terör belalarını önleme (!) Atatürkçülüğü ve laikliği koruma!” yalanlarıyla yaptıkları İhtilallerle tasfiye ettiklerini unutmamalıyız!
Terörün zeminini hazırladıktan sonra, terörü önleme maksadıyla kurtarıcı rolünde ihtilal yapan, milyonlarca gencimizin hayatını yok eden Kenan Evren gibi darbeci alçakları unutmamalıyız!
Ve Genç Türkiye’mizi büyütmemek için Devrimler adıyla İslam Medeniyetimizi, Hukukumuzu, Harflerimizi, Cuma Tatilimizi, Tarikat ve Tekkelerimizi, örf ve adetlerimizi devirerek kendi kontrollerindeki yer altı terör örgütlerini bilerek güçlendirdiklerini unutmamalıyız!
İmam Hatip Okullarımızı kapatan, Kat sayı adaletsizliğiyle Üniversite yollarını daraltan, Başörtülü Müslüman Hanımları dairelerde ve Okullarda ağlatan, Allah’a secde edenleri Ordumuzdan, adliyemizden attırtan, Yeşil sermaye oyunuyla Müslümanları Ticari sahadan dışlayan Laisizm ve Kemalizm maskeli bu Din ve Vatan Düşmanı alçakların olduğunu asla unutmamalıyız!
Laik ve Kemalist olmadıkları halde; “Laisizm ve Kemalizm” maskesi altında yaptıkları Din Düşmanlığı ve zulümler sebebiyle denize düşürülen halkımızın, boğulmamak için yeraltı Mel’un Feto terör örgütleri gibi Din istismarcısı yılanlara sarılmaya mahkûm ettirdiklerini unutmamalıyız!
Devletimiz, İslam Dininin öğrenilmesine, yaşanılmasına ve yayılmasına yardımcı olsaydı 15 Temmuz Darbesinin asla yapılamayacağını ve bu terör örgütlerinin asla zemin bulamayacakları gerçeğini unutmamalıyız!
Zira bu gençleri ihanetlerine alet etmek için Din istismarcısı sahtekârların ağına düşüren bizzat Laisizm ve Kemalizm maskesi altında yapılan Din Düşmanlığı ve Dinini yaşamak isteyen Müslümanlara yaptıkları asırlık Masonik zulümleri olduğunu unutmamalıyız!
Ve Mel’un Feto Terör Örgütü gibi yeraltı radikal örgütlerinin yetişme bataklığını Din Düşmanlığıyla ve zulümleriyle oluşturan bu sözde Laik maskeli Masonların, ‘’Müslümanları tekrar kucağımıza oturttuk” diye pişmiş kelle gibi sırıttıklarını, sevindiklerini ve fırsat kolladıklarını unutmamalıyız!
Bürokraside, yılanların birini kovarken bu Din, Medeniyet, Vatan ve Mukaddesat düşmanı zehirli yılanları asla Kadrolara getirmememiz gereğini unutmamalıyız!
15 Temmuz Darbeli İşgal girişimine de sessiz kalan ve Başlarında Kriptocuların olduğu bazı Cemaat ve Tarikatların maalesef Bürokraside hızla kadrolaştıklarını ve Fetocu kadroların bunların arasına sinsice sızmağa devam ettiklerini unutmamalıyız!
Bu Mandacı Mason çevreler, Materyalist eğitim bataklığını devam ettirmek için açtıkları Amerikan, Fransız, Robert Koleji, Doğa vs. Özel Okullarla ve kurdukları Üniversitelerle ve kontrollerindeki Medya İletişim yollarıyla nesillerimizi zehirleyerek kendilerine elaman yetiştirmeye devam ettiklerini unutmamalıyız!
Laisizm maskeli Mel’un İHTİLALCİ Terör çetelerinin, Irk maskeli Mel’un PKK, PYD vb. Terör Örgütlerinin ve Din Maskeli Mel’un Feto ve DAİŞ (IŞİD) vb. Terör örgütlerinin CIA ve MOSSAD kontrolündeki Özel Harp Dairesi (Kontrgerilla-Gladyo) tarafından yönetildiklerini ve hâlâ bu dairenin Ankara’da ihanetlerine ve entrikalarına devam ettiğini asla ama asla unutmamalıyız!
Mel’un FETÖ örgütüne bakarak, milli ve ehl-i sünnet çizgisinde var olan, tüm zorluklara rağmen aziz vatana ve evlatlarına hizmeti görev bilmiş STK, tarikat, dernekler ve vakıflarımızı bu alçaklardan lütfen ayrı tutalım! Nasıl ki her Laik din düşmanı değilse, her cemaat ve tarikat mensubu da FETÖ zihniyetinde değildir. Bu algı üzerinden Tarikat ve STK’larımıza yapılacak saldırılara ve tuzaklara karşı dikkatli olmamız gerektiğini unutmamalıyız!
15 Temmuz’da milletimiz, devletimiz ve vatanımızdan yana tavır alan sol-sağ Alevi-Sünni cenahlara yapılacak olası komplo-sabotaj ve tuzaklara karşı bir ve beraber olalım. Çünkü o kardeşlerimizle bazı konularda anlaşamıyor olabiliriz ama onlarla aynı Vatanda birlikte yaşadığımızı ve yaşayacağımız unutmayalım!
Hatırlayalım;
Mısır’da darbeye tüm kesimler meydan okumuştu. Sonra? Önce vatanperver Laik kesimi meydanlardan kopardılar.
Sonra? Liberaller çekildi
Sonra? Milliyetçi muhafazakârlar çekildi.
Sonra? Baltacılar meydanlara sürüldü.
Sonra? Tüm Vatanseverler bölündü
Sonra? Esma’yı işte tam o zaman vurdular.
Sonra? İşte Emperyalistlerin işgali altında mazlum Mısır!
Bu birliktelik; DEVAM ETMEK ZORUNDADIR. O nedenle bize en çok BİRLİK lazımdır. Hangi siyasi fraksiyondan, Irktan, Mezhepten, Tarikattan olursak olalım. Ortak Payda VATAN’dır. Ve Türkiyemizdir!
Bu gerçeği asla ama asla unutmamalıyız!
Bütün bu, bela ve musibetlerden kurtulmamızın sadece Allah’ın yardımıyla ve birlik, beraberlik ve dayanışmayla kendi içimizde yapacağımız temizlikle olacağını asla ama asla unutmamalıyız!
Yaratıcımız, Yöneticimiz ve Yaşatıcımız Allah, daim Yar ve Yardımcımız olsun.
Başöğretmenimiz, Eşsiz Önderimiz ve Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimizin şefaati himmeti daim üzerimize olsun!
Selam, sevgi ve duayla...