Allah’ın, İslam’ın ve Müslümanların düşmanları Siyonistler ve taşeronları olan Haçlı ve nifak odakları, yıllar evvel çizilen ve bilinen üçlü planlarının son aşamasını hayata geçirmek için topyekûn harekete geçtiler!
Önce, 1. Cihan Harbini çıkararak, Dünya Enternasyonal Siyonizm planlarını hayata geçirmek için önlerinde en büyük engel gördükleri Hakk’ın ve adaletin bekçisi Devlet-i Aliyye Osmanlı Cihan Devletimizi içimizdeki gafil ve hainler eliyle yıktırdılar. Yerine ise, parçalanmış yutulmaya müsait lokmacıklar halinde kukla devletçikler kurdurdular!
Sonra, 2. Cihan Harbini çıkartarak, Yahudilere soykırım zulmü numarasıyla Filistin’e İşgalci İsrail Virüsünü yerleştirdiler!
Şimdi ise, BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) tuzağıyla; istikrarsızlaştırılan ve istiklalleri ellerinden alınan Müslümanların şehid kanlarıyla sulanmış topraklarında, “Büyük İsrail İmparatorluğu”nu kurmak adına, lokmacıkları yutmak için 3. Cihan Harbini çıkarmak istiyorlar.
Mısır, Libya ve komşularımız Irak ve Suriye’nin hiçbir sebep yok iken, insan mezbahanesine dönüştürülmesi tamamen 3. Cihan Harbinin ön hazırlıklarıydı!
Rusya ve Çin gibi Emperyalist güçlerin, Nifak Merkezi İran Pers Devletiyle beraber hiçbir Bir-LEŞmiş Milletler ve Güvenlik Konseyi kararı almadan ve NATO’ya rağmen Suriye ve Irak’a saldırması bu planın gereğidir!
Türkiye’miz, Suriye’de olduğu gibi bu tuzağa çekilmek isteniyor!
NATO’nun “Türkiye’nin yanındayız” açıklamaları hiç mi hiç, inandırıcı değildir!
Aynı NATO, Suriye’de zalim Esed rejimine karşı güven desteği vererek kurdurttuğu Özgür Suriye Ordusunu yapayalnız bırakmadı mı? Ve sonradan bizzat kendilerinin organizesiyle kurulan DAİŞ’i Özgür Ordunun üzerine saldırtmadı mı?
Aynı NATO Devletleri, 35 yıl evvel ÇEKİÇ Güç yoluyla ülkemizdeki Ermeni-PKK vb. terör örgütlerini silahlandırmadılar mı? Ve hâlâ desteklemeye devam etmiyorlar mı?
Aynı NATO Devletleri, hiçbir Batı Ülkesinin seçimine karışmazken, Türkiye’mizdeki seçimlerle yatıp kalkmıyorlar mı? Ve hâlâ 1 Kasım seçimlerinde içimizdeki “Mandacı” Sözcü’leriyle milletimizi yanıltmaya devam etmiyorlar mı?
Ve aynı NATO kuvvetleri ve AB ülkeleri Rusya’nın; Kırım ve Ukrayna’yı işgaline göz yummadılar mı?
Türkiyemiz, savaşların dışında kalarak bu melun Haçlı-Siyon PAPA oyununu mutlaka bozmalıdır.
Bu savaşlarla başta, Mekke-i Mükerreme ve Medine-i Münevvere olmak üzere, ülkemizin doğusuyla ve Fas’tan Afganistan’a kadarki tüm Müslüman Coğrafyasını işgal edilmesi ve Başkenti Kudüs-ü Şerif olması planlanan Büyük İsrail İmparatorluğunu ilan etmeye hazırlanıyorlar!
Emperyalizmin bu derin planlarına paralel hareket eden malum mandacı muhalefetin, bu planlar karşısında hiç konuşmaması ve iktidara destek vermemesi, Mason İttihad Terakki geleneğinin bir gereği değil midir?
Zira, 1. Cihan Harbinde hiçbir sebep yokken Alman savaş gemisine Türk Bayrağı çekerek yine Rusya’yı bombalattırıp, Osmanlı’nın yıkılmasını sağlayan Mason İttihad Terakki geleneğinin bugünkü temsilcileri CHP, MHP ve HDP’nin yönetim kadrosunda karar mekanizmalarını ele geçirdiği anlaşılan aynı malum odak ve ocaklar değil midir?
Bu sebeple; İstiklal Marşı Şairimizin;
“Tükürün milleti alçakça vuran darbelere!
Tükürün Ehl-i Salîb’in o hayasız yüzüne!
Tükürün onlara alkış dağıtan kahbelere!
Tükürün onların asla güvenilmez sözüne!” dediği gerçekleri devamlı yaşadık ve yaşıyoruz!
Aman Türkiyem! Ne Nato’ya, ne Çin’e, ne Rusya’ya ve ne de içimizdeki paralel mandacılara asla güvenmeyelim!
Obama’nın, Pentagon’daki siyonist çeteye bir müddettir direnmesinden dolayı Washington üzerindeki etkisinde zaaflar yaşayan İsrail’in, Şangay Paktı’na hakim olma planlarını da kapsayan bu son gelişmeleri, Rusya’nın Çarlık döneminden bu yana kızıl elması olan Akdeniz’e inme emelleriyle birleştirdiğinizde; Rusya, Çin ve İran’ın bu kumpastaki rolü daha da anlaşılır hale gelmektedir.
Artık; Müslümanın Müslümandan başka gerçek dostu olmadığını unutmayalım!
Acı da olsa, “Süper Güç Türkiye” oluncaya kadar daima savaşların dışında kalmalıyız! Zira, gücümüzün dışında cereyan eden hiçbir şeyden sorumlu değiliz!
“Allah’a dayan sa’ye sarıl, hikmete râm ol
Yol varsa budur bilmiyorum başka çıkar yol”.
Yani, Allah’a güven, çalış gayret et! Ve Allah’ın takdirine rızâ göster tavsiyeleri, Siyonist-Haçlı ve nifak planlarını bozmada şiarımız olmalıdır.
1 Kasım’daki Ak oylarımızla sağlanacak çok güçlü bir Ak İktidarı; Telaviv, Moskova, Pekin ve Washington’un bağlı olduğu Vatikan’ın kapkara oyunlarını bozacaktır İnşallah!
Haydi! Ebrehelere karşı Ebabil kuşları olup, Siccil oylarımızla Fil ordularını tarihin sahnesinden hep birlikte silmeye İnşallah!
Selâm, sevgi ve duayla!