Kimse çamur atmaya, bahane bulmaya, hata aramaya kalkmasın; Türkiye sahada da kazandı, masada da.. Bundan sonra kazanmaya da devam edecek.
İran sınırından Akdeniz’e uzanan, Türkiye’yi güneyden çevrelemeye dönük o “terör koridoru” bir daha asla gerçekleşemeyecek. Askeri olarak da, terör üzerinden de, siyasi ve ekonomik baskılarla da gerçekleşemeyecek.
21. YÜZYILIN EN BÜYÜK TEHDİDİNİ BİTİRİYORUZ..
Arkasında kim olursa olsun, hangi yöntem kullanılırsa kullanılsın o harita planı uygulanamayacak. Çünkü bu plan, sadece o koridorla bitmiyor. Çünkü Irak’ın, Suriye’nin, Türkiye’nin parçalanması esası üzerine kuruldu.
Bu yüzden de, hiçbir ülke, güç ya da örgüt, Türkiye’den buna boyun eğmesini beklemesin. Karşımızda ABD de olsa, Rusya da olsa, PKK ya da DEAŞ da olsa, Avrupa ya da İsrail de olsa bu böyledir, Türkiye buna izin vermeyecektir. Vermeyecek gücü ve aklı da vardır.
Fırat Kalkanı ve Afrin müdahalesiyle Batı kapısını kapattığımız, Pençe Harekâtı ile Doğu kapısını kapattığımız, ülkemize yönelik 21. yüzyılın en büyük tehdidi ortadan kaldırılıyor, kaldırılacaktır.
BÜYÜK HESAP TÜRKİYE’YDİ. İŞTE O PROJELERİN DEFTERİ DÜRÜLÜYOR.
Gezi terörü ile başlattıkları, 15 Temmuz ile devam ettikleri, “terör koridoru” ile nihayete erdirmeyi planladıkları “Türkiye’yi durdurma” hesabı çöp oluyor, olacaktır.
Gezi’nin arkasında kimler varsa, 15 Temmuz’un arkasında kimler varsa bu projenin arkasında da onlar vardı. ABD vardı, AB ülkeleri vardı, İsrail vardı, onların bölgemizdeki sömürge artığı Arap rejimler vardı, “iç işgalciler” vardı.
Görünüşte ağaçtı, görünüşte FETÖ idi, görünüşte PKK/YPG idi ama arkasında bir “çokuluslu cephe, koalisyon” Türkiye ile savaşıyordu. En büyük hesap Türkiye’ydi. Yüz yıl önce olduğu gibi bugün de büyük hedef Türkiye’ydi.
SON BİN YILI UNUTTUNUZ, O SİYASİ AKLI UNUTTUNUZ..
Yüzyıllara hükmeden bir ülkenin, bin yıldır coğrafya inşa eden bir siyasi aklın buna teslim olacağını sananlar çok büyük hesap hatası yaptılar. Suriye savaşını sadece bu koridor için çıkardılar.
İçerideki darbe ve “iç işgal” planlarını sadece bu koridor için planlayıp uyguladılar. Ellerinden gelse, o haritayı gerçekleştirmek için bu ülkeyi işgale, talana bile yelteneceklerdi.
Türkiye’nin sabrını, ağırbaşlılığını, uluslararası kamuoyuna değer vermesini yanlış yorumladılar. Üç beş ABD askeri ile, bir grup Fransız’la, İsrail’in entrikalarıyla, Körfez fonlarıyla, PKK ve DEAŞ’la Türkiye’yi dize getireceklerini, felç edeceklerini sandılar.
HAÇLI SEFERLERİNİ, SELÇUKLU’YU, OSMANLI’YI HİÇ HATIRLAMADINIZ..
Bu coğrafyanın tarihine hiç bakmadılar. Haçlı Seferleri’nden beri olanlara hiç bakmadılar. Selçuklu’ya, Osmanlı’ya hiç bakmadılar. Yüzyılların hafızasının, iddialarının, kurucu aklının bugüne taşınmasına hiç bakmadılar. Bizim oyun bozucu gücümüzü hafife aldılar.
“Bir şekilde Fırat Kalkanı ve Afrin’e müdahale edildi ama artık güney cephesi kuruldu, Türkiye hiçbir şey yapamaz” diyenler, Barış Pınarı Harekâtı ile şoke oldu. Terörün patronları da, içerideki kriptoları ve ortakları da şoke oldu.
İki yıldır ülkemizi oyalayanlar, “sonuna geldik Türkiye artık bir şey yapamaz” diyenler, sınırımızın sıfır noktasında şov yapanlar, onları içeride alkışlayanlar, ABD ordusuna mensup askerlerin tahriklerine güvenenler şoke oldu.
4 GÜN KALDI, BEKLİYORUZ. GİTMESİNLER, GÖRECEĞİZ..
Operasyon başlayınca “Tamam Türkiye bataklığa çekildi. Şimdi ABD, Avrupa ve İsrail ona haddini bildirecek, ambargo ve ekonomik krizlerle çökertecek” diye bekleyenler, Türkiye ve ABD arasındaki anlaşmayla ikinci kez şoke oldu.
Müdahale de, anlaşma da zaferdir. Türkiye müdahale edince, hızla terörü yok etmeye başlayınca bütün patronları panikledi. “Aman yapmayın, biz onları geri çekeceğiz” dediler. Yüz yirmi saat mühlet verdik. Silahlarını bırakıp gidecekler. Gitmezlerse kaldığımız yerden devam edeceğiz. Hepsi bu.
Türkiye, “Akdeniz’den Irak’a kadar bütün Suriye sınırı boyunca, 32 km derinliğindeki o kuşakta hiçbir terör örgütü kalmayacak, PKK/YPG o bölgeden çıkacak” dedi. “Terör kuşağı Barış kuşağı olacak” dedi. Biz hep bunu dedik. İnanmadılar oyaladılar, kendi ellerimizle temizlemeye başladık. Şimdi gidecek dediler. Dört gün kaldı, bekliyoruz. Hepsi bu.
ERDOĞAN, PUTİN VE TRUMP: ÜÇ LİDER DÜNYAYI DEĞİŞTİRİYOR PUTİN BİZE ZORLUK ÇIKARMAMALI..
Ama müdahale de, bu anlaşma da bir gücü ilan etti. Türkiye, ABD, Rusya, Erdoğan, Trump, Putin arasında dönüyor her şey. Bu size bir şey anlatıyor mu? Türkiye’nin gücünü anlatmaya yetiyor mu? Hani Avrupa, hani İsrail, hani Arap ülkeleri? Hepsi açığa düştü.
“Üç lider dünyayı değiştiriyor” diye bir yazı yazmıştım. Türkiye’nin nasıl bir ligde olduğunu, neleri değiştirdiğini ve değiştireceğini anlamayanlar bir kez daha düşünsün.
Erdoğan Trump’la anlaştı. Salı günü Putin’le görüşecek. Buradan da güzel bir sonuç çıkacağına inanıyorum. Putin’in Türkiye’nin hassasiyetlerini anlayacağına, Fırat’ın batısında sorun çıkarmayacağına, Erdoğan’a zorluk çıkarmayacağına inanıyoruz.
Çünkü bu durum, Türkiye için ölümcül bir gerçektir.
AVRUPA LİDERLERİ ERDOĞAN’LA GÖRÜŞMEK İÇİN SIRAYA GİRDİ. HANİ DÜN TEHDİT EDİYORDUNUZ!
Bunlar olurken Türkiye’ye atıp tutan Avrupa’ya bir şeyler oldu, hemen tavır değiştirdiler. Ambargo tehditleri yaparken şimdi görüşmek için sıraya giriyorlar. Şımarıkça açıklamalar yapan Fransa Cumhurbaşkanı Amanuel Macron; “Angela Merkel ve Boris Johnson ile birlikte önümüzdeki hafta Erdoğan’la görüşeceğiz” açıklaması yaptı.
İşte güç böyle bir şey. Türkiye böyle bir ülke. Erdoğan böyle bir lider.
Hem sahada hem masada kazanmak böyle olur.
TÜRKİYESİZ HİÇBİR HARİTA ÇİZİLEMEZ.. BUNU ÖĞRENECEKLER!
“Türkiye’nin yükselişi durdurulamaz” derken, “o bölge tamamen temizlenecek” derken, “Türkiye Ekseni” derken, “zor oyunu bozar” derken, “Türkiye’siz hiçbir harita çizilemez” derken bunu söylemeye çalışıyorduk.
Onlar bu yüzden Erdoğan’ı devirmeye çalışıyordu. Şimdi o bileği öpüyorlar.
Bu henüz başlangıç.. Durun daha neler göreceksiniz…