Tam 5 yıl çok büyük uğraş verdikten sonra süper olduk.
Tıpkı 1. Lig'de olduğu gibi çok şükür Süper Lig'de de transferleri kampa yetiştiremeyerek Çaykur Rizespor'un gelenek ve göreneklerine sadık kalmayı başardık.
Oysa Mustafa Denizli ile ayrılıp Rıza Çalımbay'ın göreve gelmesinden sonra yönetim transferlerin yüzde 90'ını kampa yetiştirileceğini açıklamıştı. Ama olmadı. Hepimizin yüreğine korku saldı.
Denizli olsaydı, Rizespor transferi bitirme noktasına gelmişti.
Rizespor orantılı güç ile mi? yoksa orantısız güç ile mi? transfer yapıyor. Yöneticiler orantılı güç ile transfer yaptıklarını söylüyorlar. Bununla da bugüne kadar 4'ü yerli 3'ü yabancı 7 orantılı transfer yapıldı.
Çaykur Rizespor, 5 yıl aradan sonra çıktığı süper lig'de önemli yerlere yapılması gereken transferleri kampa yetiştirip Rıza Çalımbay'a teslim edemedi. Çalımbay'a verilen sözler henüz yerine getirilmedi. Hoca bu konuda çok sıkıntılı ama yine de olumlu mesajlar veriyor. Tamam, transfere birçok yan unsur etki edilebiliyor, süreç bozuluyor. Ama yeni bir kadro kuracak takımın iskeletin omurga kemiğini oluşturacak olan futbolcuları transfer etmek zorunda.
İnanç dağları yerinden oynatır. Ama hızlı silah çeken birine karşı hiç bir şey yapamaz. Hızlı silah çekmeyi, hızlı pas yapmak yada hızlı transfer yapmak olarak düşünüp "İşte dedim Rizespor'un problemlerinden biriydi bu".
En inanarak çıkılan ve o inançla presle almak istediğin bir futbolcunun bile transferini yapamaya bilirsin.
Halbuki tam saha pres yapmanın ilk şartı pozisyon almaktır. Futbolcular kendi bölgelerinin neresi olduğunu tam olarak anlamalı, orayı savunurken rakibin pozisyon almasını önlemeli ve bunu yaparken de tüm takım halinde uyum sağlamalı. Bu sahada olur bunu yapacak olanda futbolcular. Ama Rizespor, transferde beklenen hücumları yapamıyor.
Belki de Rizespor'a transfer için TOMA (Toplumsal Olaylarla Mücadele Aracı) lazım. TOMA transfere daldığında sıktığı basınçlı su ve yanmaz eğrilmez durdurulmaz görüntüsüyle transfere katkı sağlayabilir.
Zaten Rizespor'da transfer hiç bir zaman bitmez. Eylül ayının ilk haftasında transfer sezonunun son gününde bile transfer yapacaktır. Bu yüzden transfer komitesi çok acele etmesin. Daha çok zaman var.
Ama şu bir gerçek. Ç.Rizespor süper lig'in yeni takımı. Bu yeni takım da kadrosunu bir an önce kurup takım ruhunu oluşturmalı. Eğer Rizespor bunu yapmadan kadrosunu güçlendirmeden yola çıkarsa büyük sıkıntı çeker. Hayal kırıklığı yaşar. Rizespor Avusturya kampına transferlerinin yüzde 90'ını bitirerek gitmek zorunda.
Defans maç, hücum başarı kazandırır. Hücum etmek için önce karar vermek gerekir. Akıllı hareketler yapmak, ince paslar atıp tribünleri ayağa kaldırmak oyun kurmak değildir. Oyun kurmak hücuma kalkarken oluşabilecek kararsızlığı ber taraf etmektir. Oyun kurucu bir takımın çehresini değiştirir.
Eğer Allah futbolun havada oynanmasını isteseydi, gökyüzü çim kaplardı.
Transferde Rizespor'da Başkan Metin Kalkavan'ın Teknik Direktör Rıza Çalımbay'ın ve transfer komitesi başkanı Koray Deniz'in bir bildiği vardır diyelim.
Ama süper lig'in yeni takımı olarak ihtiyaçlarını ne kadar erken görürsen ve işi bitirirsen çok avantaj sağlarsın.
Yoksa bu şekilde hem taraftar huysuzlanıyor hem de fiyatlar gün geçtikçe artıyor. Ayrıca iyi futbolcu da bulamazsın. Aynen şu anda Çaykur Rizespor' da olduğu gibi.