Müslümanların huzurunu, vatandaşın güvenliğini istemez dış güçler. PKK’yı bulur, DHKP-C’yi bulur, IŞİD’i bulur. Bulur oğlu bulur yani. Memlekette her yerden örgüt fışkırabilir. Çünkü ipi, sapı dışa bağlı bunların. Dış güçlerde para çok, bizde de avanak çok. Kimisi paraya tav oluyor, kimisi cahil. Altyapısı yok, ilmi yok, bir şeyi yok. Çoluk-çocuk perişan. Bu internetlerin çıkması da bunların arasındaki ulaşımı arttırdı tabi. Bu nedenle her yer barut, her yer cephane oldu.
DURUM BUDUR
Senelerdir süren Çözüm Süreci saçmalığı bunlara çok güç verdi. Adam polise, askere selam verip, el sallayıp geçip gidiyordu. Kimse dokunamıyordu. Adam kalaşnikofla gidiyordu Doğu’da. Bu haberler geliyordu bize. Bunlar bu şekilde evleri, ocakları silah doldurdular. Şimdi İstanbul’un sokaklarında da varlar. Okmeydanı’nın vaziyetine bakın. Her yerde her an için Gazi Mahallesi gibi kurtarılmış bölge ilan etmişler. Polis oraya giremiyor. Bakın polisimiz şehit oldu Gazi Mahallesi’nde. Durum bu. Biz işimize bakacağız. Ben bu memleketin yöneticisi değilim. Allah da bana sormaz “Niye tedbir almadın?” diye.
SEBEP BİZİM GÜNAHLARIMIZ
“Bu millete bu bela nerden geldi?” meselesine gelirsek, depremde konuştuğum ve hapse girdiğim konuşmalarım vardı. Yine aynı konuya gelirsem, bizim günahlarımızdan dolayı geldi ve bu bela devam edecek. Bu millet tevbe etmedikçe, bu millet namaza başlamadıkça, cemaatle namaz ihya olmadıkça, camiler sabah namazında bile dolmadıkça, “Müslümanım” diyenler namaz kılmadıkça, zekat hakkıyla verilmedikçe, faiz devam ettikçe, zinalar devam ettikçe düzelmez. Ondan sonra “Sen Kur’an’a göre nizam istiyorsun. Kur’an’a göre nizam bu zamanda olur mu?” diyorlar. Fatih Altaylı’nın bana demesi gibi işte. “Ben istemem” diyor. İstemezsen isteme bana ne? Ben istemek zorundayım çünkü ben Müslümanım. Nasıl Kur’an’ın hükümleri icra olmasın bu memlekette?
İÇ SAVAŞ PATLADI İŞTE
Hadis-i şerifte “5 bela 5 günahın mukabilindendir” buyruluyor. 4’ü şimdi mevzumuz değil. Ama bizi ilgilendiren “Allah’ın indirdiği hükümlerle hükmetmezlerse Allah onların arasında harp çıkartır” hadisidir. Müslümanım diyenden bahsediyor tabi. Gayrimüslim Allah’ın indirdiğiyle nasıl hükmedecek zaten. Biz Müslümanız. Yüzde 99,9 oranında falan konuşuyorlar. Peki, Allah’ın indirdiğiyle hükmediliyor mu bu memlekette? Edilmiyor. O zaman belanı bekle. Şimdi Alevi, Sünni, Türk, Kürt nedir böyle? “Müslümanım” diyen adamlar birbirine giriyor. Tabi PKK’nın arkası Müslüman değil. Biliyorum ki Ermeni’dir, Yahudi’ye bağlıdır, İsrail’e bağlıdır. Onu biliyorum. Ama içeride onların uzantısı “Müslümanım” diyen çok adam var. Namaz kılan adam var. Askere silah çekilmesine belki de seviniyor adam namaz kıldığı halde. Bu nasıl Müslüman yahu?! Ama arkası işte onu tahrik etmiş, kışkırtmış vs. “Bekle ki Allah harbi içlerinde patlatacak” diyor. Patlattı işte. İç savaş başka nasıl olur? Allah beterinden muhafaza eylesin.
MÜSLÜMANLIK İMAM HATİPLE ÖLÇÜLMEZ
Müslümanlığın oranı imam-hatip açmakla ölçülemez. İlahiyatların çoğalmasıyla ölçülemez. Zaten ilahiyat hocalarıyla uğraşıyoruz, çoğu Mutezile. Kader dâhil her şeyi inkâr ediyorlar. Bu ilahiyatlarına bereketine Allah bizden belayı kaldırmaz. Belki de bunların yüzünden azap da gelebilir. Çünkü devamlı kaderi inkâr eden, bütün mütevatir konuları inkâr eden adamlar dolu. İmam hatiplerde namaz kılma oranı 30 kişilik sınıfta 7 kişi dediler. Sonra imam hatiplerin yönetimleri bana yazı gönderdi. “O yanlış haber. Oran yüzde 52” dediler. E bu da çok kötü. İmam hatipte namaz kılma oranı yarı yarıya. Öbürlerini hepten bırak.
BUNLAR ŞEFKAT TOKADI
Haramlar su gibi serbest. Allah’ın emirlerine riayet düşük. Ne bekliyoruz? Yani daha iyi nasıl olacak? Zaten biz bu günahlarda ısrar ederken ve bu bozuklukta devam ederken Türkiye güzel olsa o da kötü. Çünkü bu sefer millet “Ne güzel maddi-manevi her sahada ilerliyoruz. Namaz kılmasak da oluyormuş. Zekât vermesek de oluyormuş. Zina etsek de bir şey olmuyormuş” diyecek. Bunu gâvura bela yapmaz. Çünkü o ahirette verecek azabını, ebedi cehennem. Müslümana dünyada ihtar gelir. Bu da Allah’ın bize acımasının eseridir. Yani acıdığı için kulağını çekiyor. Bu bize bir tokattır. Yeniden terörün hortlaması da bir tokattır. Bu tokat rahmet tokadıdır. Yani ana-babanın çocuğunu terbiye etmesi gibi şefkat tokadıdır. Bir noktada bundan da memnun olmak lazım.
DOMUZDAN POST GÂVURDAN DOST OLMAZ
Ya Allah bizi süt liman etseydi de tam gâvurlara benzeseydik. Gâvurların hiçbir düşmanlığını görmeseydik. Şimdi görüyoruz ki ucu gâvurdan geliyor. Silah gâvurdan geliyor. Yoksa bunlar nereden 35 senedir bu terörü sürdürebiliyor. Arkasında İsrail, Amerika, İngiliz olmadan mantık dışı. Daha yakında IŞİD’i kurdurup da bütün Müslümanları kestiren, oralarda Müslüman kanını döktüren dış güçler. O zaman biz anlıyoruz ki “Domuzdan post olmaz, gâvurdan dost olmaz” doğruymuş. Yoksa tam gâvurlaşacağız yani.
BOSNALILAR DA UYARILDI
Bosna’dakilerin Sırplarla içli dışlı olup tamamen Hristiyanlaşacağı bir noktada Allah onları onlara musallat ederek “Yahu biz Müslümanmışız. Bu Sırp gâvurmuş yahu” dediler. Çünkü “Aynı rakılar, viskiler, şaraplar bizim dolaplarımızda doluydu o zaman” diyor Bosnalılar. “Kız alıp, kız vermeye başladık” diyorlar. Yani Hristiyan’a kız veriyor. Hadi kız alınması bir derece. Helalliği var. Haram, zina olmaz ama kız verilmez. Kız verilmesi nikahsızlıktır, zinadır. “Kız vermeye başladık” diyorlardı Bosnalı Müslümanlar. Çünkü “Normal yahu. Komşumuz” diyorlardı. Sonunda belayı bulunca “Biz Müslümanız. Biz ne yaptık yahu. Adamlar bizi diri diri kestiler” dediler. O zaman anladılar.
MESAJI İYİ ALMAMIŞLAR
Yine de ben Bosna’ya ziyarete gittim, İslami bir hareket çok görmedim. Gençlik te, camiler de, namazlar da. Mostar’da köprünün yanındaki cami müze şu an. Kaç tane camiye gittik içinde hediyelik eşya satıyorlar. Ayakkabıyla giriliyor. Ben hala oraların düzeldiğini görmüyorum. Dolayısıyla bekle bir belayı daha demektir. Sinyal iyi alınmamış. Mesaj alınmamış. Balkanlardan bahsediyorum. Bu kadar bela gördün, biraz Müslümanlığa dön. Oran çok az. Buradan bin kat az.
MİLLET CEBİNE BAKIYOR
Geliyoruz Türkiye’ye. Türkiye’de İslami cephenin oyu artmış, 40-50 olmuş! Hikaye. Millet cebine bakıyor, ekonomiye bakıyor. TOKİ’den bir inşaata girmiş “Ekonomi bozulmasın, ödemem kesilmesin” diyor. Buna bakıyor. Namaza, abdeste, dine, imana bakan yok.