Darbe kanunları da son bulmalı!

Resul KURT

15 Temmuz darbe kalkışması ve işgal girişimi, ülkemiz için bir milat oldu. Artık darbe ve darbecilerle ilgili düzenlemeler de gözden geçirilmeli. Halen mevzuatımızda darbecilerin hazırladığı ve uygulamada çok sıkıntılara neden olan birçok konu var.

Bunlardan birisi daha önce de birkaç kez dile getirdiğim kimlik bildirimi ile ilgili. Türkiye’de işverenler sadece yaptıkları iş ile değil, ne yazık ki geniş bir bürokrasi yükü ile de uğraşıyor. Eski Türkiye’den kalmış bazı uygulamaların da artık son bulması gerekiyor. Bunların başında Kimlik Bildirme Kanununa göre yapılan çalışanların işe başlama ve ayrılışlarının bildirilmesi geliyor. Esasen çalışanlar zaten en doğru ve sağlıklı şekilde SGK’ya elektronik uygulama ile işe başlamadan bir gün önce bildiriliyor. Bir de ayrıca jandarma veya polis karakoluna bildirmenin hem devlete ve hem de işyerlerine büyük maliyeti var.

İşverenler, çalıştırdıkları tüm sigortalıları, hem çalıştırmaya başlamadan hem çalıştıkları süre boyunca hem de ayrıldıktan sonra zaten SGK’ya bildirdiğine göre, ikinci bir iş yükünün anlamı yok.

Darbe dönemlerinin bir kanunu olan 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanunu’ndaki çalışan bildirimlerine ilişkin hükümler açısından SGK’ya yapılan bildirimlerin yeterli bulunması yönünde bir düzenleme yapılarak SGK’ya yapılan bildirimlerin 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanunu’ndaki bildirimlerin yerine geçeceği yönünde düzenleme yapılmalıdır.

SGK’dan çıkış ve girişlere ‘toplu’ düzenleme

İşverenler, çalıştırdıkları kimseler, SGK’ya işe giriş bildirgesi ile bildirmekte, çalıştığı süre boyunca aylık prim ve hizmet bildirgesi ile kazanç ve gün beyan etmekte ve işten ayrıldıktan sonra da işten ayrılış bildirgesi ile SGK’ya bildirilmektedir.

Eski uygulamada, her kişi için ayrı ayrı giriş ve çıkış işlemleri yapılıyor, fazla çalışanı olan işyerlerinde ise bu bir zulme dönüşüyordu. SGK bunun önüne geçerek birden fazla sigortalı çalıştıran işverenler için işe giriş ve işten ayrılış bildirgesinin toplu olarak alınmasına yönelik olarak ‘İşveren-Sigortalı İşe Giriş ve İşten Çıkış Bildirgeleri (4/a)’ programına ‘Toplu işe giriş ve ayrılış bildirge girişi’ menüsü ilave edilmiştir.

Bu önemli bir gelişme olmakla birlikte, toplu kayıt giriş programlarında yasal süresi dışında verilen işe giriş ve işten ayrılış bildirgeleri alınmamaktadır. Açıkçası bunun da önünün açılması yerinde olacaktır. Çünkü naklen ve hizmet akdi sona ermeden, yasal süresi dışında verilen bildirgeler de süresinde verilmiş kabul edilerek ceza uygulanmaz. Dolayısıyla geriye dönük olarak yapılacak bu nakil kodlu giriş ve çıkışların da toplu olarak yapılabilmesi için bir düzenleme daha yapılacağına inanıyoruz.

Rapor bildirimlerindeki sorunlar bitmiyor

SGK’nın uygulamalarından, çalışamazdık bildirimi ise, bildirim yöntemlerinde yapılan genişlemeye rağmen, halen en çok sorun yaşanan konuların başında geliyor.

Özellikle SGK sistemindeki hatalardan dolayı bildirimler işverenlere mail olarak gönderilemiyor veya ekrana düşmüyor veya çok geç düşüyor.

Bu uygulamadaki mantık işçinin çalıştığı sürelerde rapor parası almamasını sağlama olduğuna göre, sistemin yeniden revize edilerek sadece raporlu olduğu dönemde çalışan işçilerin SGK’ya bildirilmesi yönünde değişiklik yapılmalıdır. Yani sosyal güvenlik sistemi kişinin olmayan prim günlerini değil, olanları dikkate alarak ilerlemelidir. Bu zor ve sorunlu bildirimin de son bulması gerekiyor.

İlk yorum yazan siz olun
OKUYUCULARIMIZIN DİKKATİNE !... Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.