OSMANLI DEVLETİNİ PAYLAŞMA-GİZLİ ANTLAŞMALARI DEVAM ETMEKTE!.
Tarihi şan ve şerefle dolu, destan yaratmaktan destan yazmaya fırsat bulamayan şanlı bir ecdadın torunları olarak, ne yazık ki HASTA ADAM diye nitelendirdikleri Osmanlı Devleti’nin paylaşılması tasarıları (Gizli Antlaşmalar), bu tasarıların tarihleri, yapılış nedenleri ve sonuçları bilmeden yarınlara emin adımlarla ilerlemek ve varmak asla mümkün değildir!..
Birinci Dünya Savaşı’nın devam ettiği yıllarda, İtilaf Devletleri, aralarında yaptıkları gizli antlaşmalarla Osmanlı topraklarını kabul edip etmesek de, kağıt üzerinde paylaştılar. Bu bilgileri TBMM üyeleri, medya mensupları, aydın diye kabul edilen zümre ve geleceğimizin teminatı sevgili gençlerimiz bilmeden, dünyada dönen dolapların içindekileri tahmin etmeleri çok zor olacaktır sanırım!.
Güçlü Devletlerin, Gizli Antlaşmaların Yapılma Nedenleri
1-Osmanlı Devleti’ni paylaşma meselesini (Şark meselesi) halletmek.
2-İtilaf bloğunun birlik ve istikrarını sağlamak.
3-Savaş sonrası Osmanlı Devleti’ni paylaşma konusunda anlaşmazlığa düşmemek.
4-Rusya’yı İtilaf bloğunda tutmak.
5-İtalya’yı İtilaf bloğuna katmak.
Gizli Antlaşmalar:
İstanbul (18 Mart 1915): Çanakkale Savaşı sırasında Rusya, boğazlar konusunda tedirginleşince; İngiltere ve Fransa boğazlar ve çevresinin Rusya’ya bırakılmasını kabul etmiş, Rusya’da buna karşılık olarak Osmanlı Devleti topraklarının kalan kısmının İngiltere ve Fransa arasında paylaşılmasını kabul etmiştir.
Londra (26 Nisan 1915): İngiltere, Fransa ve İtalya arasında imzalanan bu antlaşmaya göre; On İki Ada ve Antalya İtalya’ya bırakılmış, ayrıca İtalya’ya, Osmanlı’nın Libya üzerindeki halifelik haklarının da kaldırılacağı vaat edilmiştir. Bu antlaşma neticesinde İtalya, İtilaf bloğu yanında yer almıştır.
Sykes-Pıcot (26 Nisan 1916): İngiltere, Fransa ve Rusya arasında imzalanmıştır. Bu antlaşmaya göre: Boğazlar ve Doğu Anadolu Bölgesi Rusya’ya; Akka, Hayfa limanları ve Irak İngiltere’ye; Kilikya, Kayseri, Harput, Suriye ve Musul Fransa’ya verilmiştir.
Petrogat Sözleşmesi (1916): İngiltere, Fransa ve Rusya arasında yapılmıştır. Sykes-Picot Antlaşması’ndan memnun olmayan Rusya’ya, Boğazlar ve çevresine ek olarak Trabzon’a kadar Doğu Karadeniz kıyıları ve Doğu Anadolu veriliyordu (Erzurum, Van, Bitlis çevresi).
Mc Mahon (Nisan 1916): İngiliz Valisi H. Mac Mahon ile Hicaz Emiri Hüseyin arasında imzalanmıştır. Arapların, Osmanlı Devleti’ne karşı isyan etmeleri halinde, Arap bağımsızlığının onaylanacağı vaat edilmiştir.
St. Jean de Maurienne (21 Nisan 1917): İngiltere, Fransa ve İtalya arasında imzalanmıştır. Bu antlaşmaya göre İtalya; Mersin hariç Antalya, Konya, Aydın ve İzmir bölgelerini alıyordu. İtalya’nın bu istekleri İngiltere ve Fransa tarafından Rusya’nın da uygun görmesi koşulu ile kabul edilmiştir. Rusya, ülkesinde ihtilal çıktığı için görüşmelere katılmamış ve imza atmamıştır.
Gizli Antlaşmaların Sonuçları:
1917’de Rusya’da ihtilal çıkması ve aynı yıl Başbakan Venizelos’un çabasıyla Yunanistan’ın İtilaf Devletleri’nin yanında savaşa girmesi, bu gizli
antlaşmaların Birinci Dünya Savaşı sonunda farklı uygulanmasına yol açmıştır. Rusya savaştan çekilerek haklarından vazgeçmiş, İtalya’ya vaat edilen bazı topraklar plânlı bir şekilde Yunanistan’a verilmiştir!.
İtilaf Devletleri, Rusya’ya bırakılan Boğazları ortak yönetmeyi; Doğu Anadolu’yu parçalayıp burada yeni devletler kurmayı ve Ermenilere de toprak vermeyi kararlaştırdılar. Mondros Ateşkes Antlaşması’ndan sonra Anadolu’da başlayan işgaller, daha önce yapılmış olan gizli antlaşmaların bir sonucudur. Ama bitmedi, 21. Y.yılda yine bu sinsi plânlar devrede!..
21'İNCİ YÜZYIL ORTADOĞU AFRİKA PAYLAŞIMI: Amerika (2001 yılı), Ortadoğu ve Afrika'da 22 yeni devletçik kurma planını uygulamaya soktu.
OBAMA ve PUTİN de GİZLİCE ANLAŞTILAR.
1) ABD-İran-Rusya antlaşması: (14 TEMMUZ 2015): Amerika (Batılı devletler)- İran-Rusya nükleer müzakerelerde anlaştı. ABD Başkanı Obama İran'la anlaşmadan memnuniyetini açıkladı. Ve Putin'i arayan ABD Başkanı Obama, teşekkür etti.
2) ABD-Rusya-Suriye antlaşması: (28 EYLÜL 2015): 2014/Ukrayna olayından beri iki yıla yakın yan yana gelmeyen Obama ve Putin. New York'ta buluştu. Ve anlaştılar: ABD-Rusya, İsrail'i koruyacak. Rusya, Irak'a karışmayacak, karşılığında, Yeni Suriye'de Tartus üssünü koruyacak. Esad'lı geçiş olacak, Esad'ın adamları yönetimi sürdürecek.
Gizli Obama-Putin mutabakatı sonrası SURİYE: ABD'nin Esad'a karşı duruşu boşuna mı yumuşadı?. "Esad'lı geçişe, EVET" açıklaması yaptılar. Putin, "Beşar Esad'la geçiş olacak. Aynı zamanda hükümeti reforma ve diyaloga sokacağız" diyor ama boşuna!.
Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, Putin'le Moskova'da konuştu. "Geçiş sürecinde belki Esed ile gidilme gibi bir şey olabilir" diyerek, değişen durumu gösterdi. T.C.
Başbakan Davutoğlu ABD'nin duruşundaki değişikliği "İlginç bir şey" diyerek karşıladı!. (Dikkat edeseniz, bütün dünya bir oldu-Ama, T.C.Devleti yine yalnız!..)
Gizli Suriye mutabakatının sonuçları: Ekim 2015'te Rusya,16 savaş uçağı ve uçak gemisini Suriye'ye gönderdi. Lazkiye'deki yeni hava üssü açıklandı. Kasım 2015'te S-400 sistemleri, Rus Hava Güçleri'nin Lazkiye'deki Hmeymim üssünde konuşlandırıldı.
Işid’i bombalıyorum diye % 90 Bayırbucak Türkmenlerini bombalamasına dünya ses çıkarmazken, ABD, Rusya'nın bölgede artan askeri etkisine ses çıkarmıyor. NATO'nun sessizliği göze batıyor. Birleşmiş milletler=BİR LEŞ halinde ama T.C.Devleti artık Osmanlının son günleri gibi HASTA adam değil, T.C. DEVLETİ AKLI her şeyi biliyor!.
Türk malı Cirit füzesiyle Rus uçağının düşürülmesinin ardından emperyalist güçlerin bütün plânlarının alt üst olduğunu artık herkes bilmekte ki, gelecekten emin olalım!.
SONUÇ: Amerika-İngiltere-Avrupa-Rusya, Çin 21'inci yüzyıl dünya paylaşımında... Hedeflerinde Irak, Suriye, Filistin, Lübnan, Ürdün, Yemen, Somali-Cibuti, Kuzey ve Orta Afrika var. Musul-Halep-Lazkiye- Gazze geleceğin şifresi. Yani Doğu Akdeniz! 1918'de bölünen Osmanlı, 100 yıl sonra Büyük Türkiye'nin Anadolu'dan çıkan filizleriyle fışkırıyor; T.C.Devletinin ürettiği son model silâhlar sayesinde ve dik duruşuyla Erdoğan ve Davutoğlu emin adımlarla menzile doğru ilerliyor!.
Siyaset aklı-akıl siyaseti gerektirir; aklı olmayanın siyaseti de yoktur. Ortadoğu'da sinsice jeopolitik hamleler yapılıyor ama artık, Türkiyesiz harita çizemeyeceklerdir!..
2016 yılı ve sonrası, inşallah dünya tarihinde TÜRK ve İSLÂM YILI olacaktır.