Allah’ımızın Elçileri Resul Efendilerimize gönderdiği Yüce İslam Şeriatında değişmez yasakların başında İsraf ve Faiz belası gelmektedir! Ailenin ve Devletin zayıflayarak yıkılmasının ana sebeplerinden biri İsraf diğeri ise Faiz belasıdır!
“Muhakkak, servetlerini, zamanlarını, güç, imkân ve yeteneklerini böyle boş yere saçıp savuranlar, şeytanın kardeşi olmuşlardır…” (İsra S. 27)
“Yiyiniz içiniz İsraf etmeyiniz. Zira İsraf edenleri Allah sevmez”(Araf S.31) ilahi Mesajlarında belirtildiği gibi İsraf, İflasın ana sebebidir!
Evet, İsraf eden İflas eder!
Moda Emperyalizminin reklamlarıyla dolandırılan aileler, arzu ettiği mallara ve zevk-ü sefaya kavuşmak için faiz canavarının kucağına düşüyor! Borçlanıyor! Sonunda boşanıyor!
Uydurulan; sevgililer günü, babalar, anneler günü (aileden sayılmadıkları için dede ve nene günleri yok) doğum günü vb. adlarla yapılan etkinliklerde ve yılanbaşı olan miladi yılbaşlarında israf doruğa ulaşıyor!
Hele düğünlerimiz! Uluslararası ve yerel toplantılarımız, Kültür Şenlikleri, festivaller ve film galaları tam bir israf çılgınlığı!
Devlet’in asırlık israfı zaten Osmanlı Cihan Devleti’nin sonunu hazırladı! Faizle borçlanılarak İstanbul Boğazı’nda yalı yani konak yarışı hızlandırıldı! Ve Allah’ımız da çöküşlerini zalimler eliyle mukadder kıldı! Aynı saçıp savurma hastalığı batının frengi hastalığı genç Türkiye’mizde merkezi ve yerel iktidarlarda kesintisiz devam ediyor! Makam odaları tezyini ve makam arabaları İsrafı, festivaller, konserler savurganlığı saçmalığıyla beraber tüm hızıyla devam ediyor!
Fert, toplum ve Devlet İslam’dan ve hakiki imandan uzaklaştıkça kanaat, şükür, tasarruf ve sabır nimetlerini terk ederek haramlara zevkle yaklaşmaya ve neticesindeki acıları da yaşamaya devam ediyoruz!
Geçen senelerdeki “Faiz Tsunamisine Dikkat! Faiz; “Yahudilerin Yahudi olmayanlardan aldığı kölelik vergisidir!” başlıklı yazımızda belirttiğimiz gibi yaşanan 24 Ocak 1980 kararları, 2002 krizi, bankazedeler, dövizzedeler, imarzedeler gibi örneklere baktığımızda faiz sisteminin acımasız çarklarının dişlileri arasında kalanların iflas, intihar, aile faciaları, batık şirketler, ödenemeyen ve tahsil edilemeyen borçlardan dolayı cinayetler ve benzer toplumsal sancılardan hangi birini sayayım? İsraf ve Faiz O kadar çok belanın sebebi ki!
Ayrıca; bir ekmeğe ve bir damla suya muhtaç açlık yokluk sebebiyle ölümle pençeleşen Afrika ve Asya’daki milyarlarca mazlum kitle, sahipsizliğe terkedilmiş bir halde İsraf ehlinin gafletten hatta ‘’ihanetten’’ uyanmasını bekliyorlar!
İsraf ve Faiz ile Mücadele etmeyen hiçbir Devlet ve Aile huzuru, barışı ve kardeşliği ve birliği asla tesis edemez!
Devletin ve Ailenin aylık bütçesini içerden kemiren İsraf ve Faiz keneleri temizlenmeden hiçbir iktidar topluma ucuzluk, bereket ve huzur vadetmesin! Çünkü asla başaramaz ve ucuzluk, bereket ve huzur asla gerçekleşemez!
Faiz; üretimi yok eden israfla tüketimi artıran en büyük musibettir! Beladır!
Çünkü İsraf ve Faizle abad olunmaz! İsraf ve Faizle kalkınma olmaz! İsraf ve Faizle Devlet asla güçlenemez! İsraf ve Faizle iktidarlar ve aileler ayakta duramaz!
Tüm bu sosyoekonomik etkilere ve sonuçlara sebebiyet veren israf ve faiz belasına savaş açan iktidarların da silahlı veya sivil darbelerle nasıl yıkıldığına şahidiz! Ve Tarih şahittir!
Hâlâ Ticari sahada iflaslar artarken en çok kâr eden işletmeler bankalarıdır! PKK ve İŞİD vb. silahlı örgütler nasıl cana kıyan terör örgütüyse; tefeci faiz mafyası ve faizci bankalarda daha tehlikeli Mali Terör Örgütleridir! Faizcilik; modern hırsızlıktır!
Faizcilik; modern soygunculuktur!
Faizcilik; modern vurgunculuk ve talancılıktır!
Silahla iş yerlerine girerek altın vs. eşyayı gasp eden Terörist mafyayla faiz tefecisi ve faiz banka mafyasının hiçbir farkı yoktur İkisi de Terördür! Ve Teröristtir!
Bu beladan kurtulmak için ise Biz Müslümanların;
“Ey inananlar, Eğer Allah’a ve ahiret gününe gerçekten inanıyorsanız, Allah’tan korkup-sakının da geçmişten kalan faiz alacaklarınızdan vazgeçin.’’ (Bakara S. 278)
‘’Şâyet bunu yapmayacak olursanız, Allah’a ve peygamberine karşı savaş açtığınızı ve Allah’ın da size savaş ilan ettiğini bilmiş olun. Fakat tövbe ederseniz, birikmiş faiz alacaklarınızdan vazgeçmeniz şartıyla ana mallarınız sizindir. Bu konuda temel prensip şudur: Ne Haksızlık edin, ne de haksızlığa uğrayın. Zulmeden de, zulme rıza gösteren de suçludur.” (Bakara S. 279) İlahi Mesajlarına yeniden iman etmemizle mümkündür!
İktidara geldiği 2002 yılından beri Hocası Erbakan’dan ilham alarak Faize Savaş açan ve Faiz Pisliğini 2016 yılındaki Fetonyahu’nun Silahlı Darbe girişimine kadar yüzde beşe kadar temizlemeyi başaran Cumhur-u Reisimizi ve ekibini, Halkımızı yalanlarla şantajlarla aldatarak Sandık’ta devirmek istemelerinin ana sebebi Faiz belasını kaldırmaya devam etmesi ile Canlarımızın ve Namuslarımızın Sigortası olan Savunma Savaş Sanayimizin Şaha kaldırmasıdır!
Netice;
Tüm Müslümanları, Belediyeleri, Kamu Kuruluşlarını, Bankaları ve TOKİ gibi kuruluşları faizin her çeşidine savaş açmaya davet ediyoruz!
Çünkü Allah’ımıza Faizle savaş açanlar ve Allah’ımızın da savaş açtığı Faizci kurum ve kitleler her zaman rezil, zelil perişan ve mağlup olmaya mahkûmdur!
Allah’ımız, bu İflasa ve faize karşı savaşta hepimizi İflas ve Faiz belasından kurtararak korusun!
İsrafsız ve faizsiz bir adil düzeni kurmayı acilen ülkemize ve halkı Müslüman tüm ülkelere lütfetsin! Ve “Faiz en Büyük Düşmanımızdır!” diyen Reisimizin Manevi Kalkınma ve Milli Ekonomi hedefine ulaşmasında yar ve yardımcısı olsun!
Amin!
Nefsimizde, ailemizde ve ülkemizde “İslam Sözleşmesi ”nin uygulanması, Mescid-i Aksa’mızın, Osmanlıcamızın özgürlüğü, tatil olması dileğiyle...