Mısır’daki resmi silahlı eşkıya haydutların idareye el koyma olayından sonra, bir kere daha anladık ki; “Emperyalist ülkelerinin yönettiği ve sömürdüğü 2. Dünya ülkelerinin ezilen ve sömürülen köle halkları kendi ordularının işgali altındadır” gerçeğini defalarca yaşamış olan ülkemizde başbakanları bile darağaçlarında astırtan asırlık Bizans ihtilal entrikalarına son vermek istiyorsak;
İktidarımız;
Mitinglerdeki kalabalıklardan dolayı gevşeyip rehavete kapılmamalı. Geçmişten ders alarak bu kalabalıklara aldanmamalı! Başta “Başkanlık Sistemi” olmak üzere gereken maddi, manevi ve akli tedbirleri acilen almalıdır.
“Umumun menfaati hususun menfaatinden evladır” prensibi gereği zaman ve hizmet israfından başka bir işe yaramayan nişan, düğün ve açılış gibi törenler azaltılarak hizmetlere ağırlık vermeli ve gerçek dost meclislerindeki istişareleri artırmalıdır.
Başarıyla devam eden Barış Projesi’ni sabote etmek isteyenlere fırsat vermemeli. Alevi-Sünni, Kürt-Türk kardeşliği pekiştirilerek kavgadan beslenen kargaların ekmeğine yağ sürecek oyunlara gelmemelidir.
Asker, polis ve millet kaynaşmasını sağlayacak cesur adımlar atmaya devam etmelidir.
Asgari ücret günün şartlarına göre yükseltmeli. İşsizlik maaşının sınırı ve süresi genişletmeli. Bilhassa Bağ-kur ve diğer emekli vatandaşlarımızın durumları dua ve desteklerini alacak şekilde düzeltilmelidir.
Hazine arazisi üzerinde tam elli yıldır oturan iki yüz bini aşkın vatandaşlarımızın 2B yasasıyla ilgili feryatlarına kulak verilmeli. Bakanlık bürokratlarının yanlış yönlendirmelerine kanmamalı ve adil bir çözümle şer çevrelerin ve azgın fırsatçı müteahhitlerin tuzağına düşmeleri önlenmelidir.
İşsizlerimize iş sahası açmak için hayırda yarışan dürüst ve ehil işadamlarımıza, imanlı dindar bir nesil yetiştirmek için özel vakıf eğitim kurumlarına, hak ve özgürlükleri güçlendirmek için de sendikalarımıza ve diğer sivil toplum örgütlerimize desteğini artırarak devam ettirmelidir.
Başta Gezi Parkı olayını destekleyen bürokratların derhal görevlerine son verilerek süresiz ‘Gezi’ye gönderilmeli. Yargı ve diğer kurumlardaki atamalarda ahbap-çavuş ilişkisine son verilmeli. Bu sayede inançlı, güvenilir ve ehil kadroların önü açılarak bürokraside milletin iktidarı sağlanmalıdır.
Milli Eğitim’i millileştirmek ve geleneklere bağlı nesil yetiştiren kurumlara dönüştürmek için öğretmenleri mutlaka mülakatla almalı. Mevlana’nın “İnsanı yetiştirme! İnsanı yetiştirecek insanı yetiştir” tavsiyesini mutlaka uygulamalıdır.
Milli (!) muhalefetimiz de;
Şahsi hırs ve haset hastalığını tedavi etmeli. Bizans entrikacılarının safını acilen terk ederek milletimizin beklediği hayra motor, şerre fren muhalefeti nöbetine dönmelidir. “Düşmanımın düşmanı dostumdur!” mantığını bırakarak İktidarın hayırlı icraatlarını desteklemeli. Hata ve yanlışlıklarını uyarmaya devam etmelidir.
Halk olarak bizler de;
Allah’ın ilkeleri olan İslâm nizamını hayatımızda değişmez ölçü almalıyız. Bela ve musibetleri artıracak haramlardan kaçınmalıyız. Nimetlere şükür etmek için lüks yaşantıları ve israfları terk etmeliyiz. Ve cuntacıların inadına iktidara olan desteğimizi artırmalıyız!
Askere gönderdiğimiz ve göndereceğimiz evlatlarımıza ihtilal emrinin suç olduğunu; milletin emanet ettiği silahı halkımıza ve halkın seçtiklerine değil, kanunsuz emri veren resmi haydutlara kullanmasını yoksa ana-baba haklarını helal etmeyeceklerini devamlı tavsiye etmeliyiz.
Haydi!
Birlikte yürüyüp birlikte ıslanmaya! Kendi ticari, ilmi ve siyasi takımlarımıza, vakıf eğitim okullarımıza, sendika ve sivil toplum kuruluşlarımıza, gazete ve TV’lerimize tüm gücümüzle destek vermeye!
Haydi!
Halkı Müslüman ülkelerin baş belası faizci-tekelci sermayenin ürettiği malları ve desteklediği darbe yanlısı masonik partileri, gazeteleri, internet ve TV’leri boykot etmeye!
Haydi!
Bütün bu oyunları bozacak olan “Dindar Nesil Projesi”ni hayata geçirmek için Allah (cc)’ın bizlere emaneti çocuklarımızı ve torunlarımızı imanlı, ihlaslı, güzel ahlâk ve hayâli, yetiştirilmesi için İslâmî eğitim yaz kurslarına! Ve yeni açılan İmam Hatip ortaokullarına kayıt yaptırmaya!
Ve haydi! Tüm okullarımızda okutulan Kur’an-ı Kerim, Siyer ve Temel Dini Bilgiler derslerini mutlaka tercihli ders olarak seçtirmeye!
Darbe şarlatanlarına karşı haydi! Milletimiz olarak hepimiz maddi ve manevi göreve!
Allah (c.c) hepimize şuur, basiret ve birlik ruhu versin. Ve daim yar ve yardımcımız olsun! Ana hayat yasamız Kur’an-ı Kerim ayı Ramazan-ı Şerifimizi tebrik ediyor, Allah’tan oruçlarımızın kolaylaştırılarak kabulünü ve tüm mazlumların kurtuluşuna vesile olmasını diliyorum.