Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allahımıza hamd; Başöğretmenimiz, Önderimiz, sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Peygamberlerimize, izinden gidenlere, Ehlî Beyti’ne, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Allah (c.c)’ın ilke ve inkılabı İslam’a tabi olanlara, Din ve Vatan muhafızı Gazi ve Şehidlerimize salat ve selâm olsun!
Allah’ın yardımıyla ve Milletimizin vesilesiyle kazanılan 15 Temmuz İstiklal Mücadelemizdeki Şehidlerimize rahmet, kahraman gazilerimize şifa ve hayırlı ömürler diliyoruz!
“Ey Resulüm! Duyur ve uyar! Sen sadece uyarıcı ve hatırlatıcısın! Sen, insanlar üzerine baskıcı zorlayıcı ve Zorbacı değilsin!”(Gaşiye S.21) İlahi mesajı, darbeleri haram eder!
Zorla, faşist baskılarla hiçbir İnanç yaşattırılamaz! Kalb kabul etmeden İman kabul edilmez.
Kalb kökünden gelen İnkılâb (Kalbin dönmesi) yani Hidayet, sadece Allah’a mahsustur!
İnkılabı Rahman yapar, ihtilali ve neticesindeki milli ve ahlaki değerlerimizi deviren devrimleri ise şeytan ve yandaşları yapar!
Peygamber Efendilerimizin hayatlarında tebliğ, davet yoluyla nasihat ve sohbetler İlahi İnkılâbın değişmez ilkeleridir!
Darbeci ve devrimci tek bir Peygamber yoktur! Peygamberler, Silahlı Emperyal Güçleri Sohbetlerle oluşturdukları Ashabıyla birlikte yenen kahramanlardır!
Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimizin putperest akrabalarına saygıyla tebliği ve daveti hepimize örnek değil midir?
Hz. İbrahim (a.s) Efendimizin, putperest babasına ve kavmine saygı ile tebliği ve daveti hepimize örnek değil midir?
Peygamberler, insanların Dünya ve Ahiret saadeti ve selametini sağlayan İslami İlkelerini yaşayarak tebliğ eden ve Zalimlere karşı daima Mazlumların hamisi Önderlerimizdir!
Rahman’ın ilkesi İslam’a, İnkılabla teslim olmuş İmani nefisler;
İnsanın sevgi, saygı, secde, merhamet, Hak, adalet, barış, doğruluk, sadakat, ehliyet, emanet, hayâ, edeb, kardeşlik, yardımlaşma, dayanışma, tasarruf ve güzel ahlak gibi vs. ilaçlarla inkılabını yani dirilişini gerçekleştirir!
Darbecibaşı Şeytan’ın esir aldığı İnkari nefisler ise kişinin; şirk, nifak, küfür, kin, nefret, düşmanlık, zulüm, baskı, şiddet, kavga, terör, ayrılık, ihtilal, işgal, isyan, israf, intihar, gurur, kibir, yalan, hayâsızlık, edepsizlik, faiz, fuhuş, sapıklık, sahtekârlık ve vesvese gibi vs. şeytan darbeleriyle rezilliğini ve helakini gerçekleştirir!
Bu ve benzeri kötülükleri yayan mikropların ilacı silah değil, ilim, iman, salih amel, güzel ahlak, hayır ve nasihattir! Sohbettir!
Onun için Ana Hayat Yasamız Kur’an-ı Kerim, Peygamberler, varisleri muhlis âlimler ve Mürşidi Kamiller vasıtasıyla Devletten önce fert ve toplumların ıslahını hedeflemektedir!
Sivrisineklerle mücadeleden önce haramların ve zulümlerin üreme merkezi şirk, küfür ve cehalet bataklığını, ilim ve İman aşısıyla kurutarak güzel ahlaklı İhsan, İnfak, İrfan ve Vicdan neslini yetiştirmeyi hedeflemektedir!
[Önce Ceza sonra ıslah] yanlışlığı yerine, önce eğitimle Islah, İman, İhsan ve İnfak sonra caydırıcı tedbir için Cezayı son çare olarak görmektedir!
Devletten önce fert aile ve toplumun İlmin ışığında İman ile ıslahını hedefleyen Rabbımız Allah, İslam’ın emir ve yasaklarını ilim, sevgi, merhamet, barış ve ahlak nesli oluşturduktan sonra göndermiştir.
Tüm mazlum Coğrafyanın baş belası silah ve sandık darbelerini önlemenin yolu, sabırla, inat ve ısrarla İmanlı Nesli yetiştirecek Muallimleri yani Öğretmenleri yetiştirmektir!
“Saldım Çayıra Mevlam kayıra!” anlayışıyla rast gele kura ile atanan öğretmenlerle ve Maddeci Materyalist çarpık eğitim sistemiyle Vallahi, Tallahi ve Billahi ne silahlı darbeleri ve ne de seçmen eliyle yapılan sandık darbelerini hiçbir iktidar asla önleyemez!
Mevlana ismiyle maruf Celaleddin Rumi’nin “Nesil yetiştirme! Önce nesli yetiştirecek nesil yetiştirin!” sözü hepimizin kulağına küpe olmalıdır!
“İki zümre var ki, onlar ıslah oldu mu toplum ıslah olur. Düzelir! Onlar ifsad oldu mu toplum ifsad olur. Bozulur. Ulema!(Öğretmenler) ve Ümera! (Yöneticiler)” Hadis-i Şerif’inde de buyrulduğu gibi her sahada çöküşün ve tüm darbelerin ilk sorumluları Ulema ve Ümera’dır!
Allah (c.c), tüm darbe mazlumlarının, mağdurlarının ve onlara sahib çıkanların daim yar ve yardımcısı olsun!
Fethin sembolü Ayasofya’mızın açılması, Mescid-i Aksa’mızın özgürlüğü ve tatil olması dileğiyle Cuma Bayramımız kutlu olsun.
Selâm, sevgi ve duayla...