“Nadide Çiçekler!”

Şevki YILMAZ

Allah’ın (cc) yardımıyla elde edilen Çanakkale zaferinden beş yıl sonra, kapalı bulunan Meclis-i Mebusan, halifemizin talimatlarıyla İngiliz işgali altındaki İstanbul’dan Ankara’ya intikal ettirildi! 

Ve 23 Nisan Cuma günü Hacı Bayram Veli Camii’ndeki namaz ve duadan sonra kurbanlar kesilerek tekbirler ve dualarla yeniden açıldı! Kürsüye Kelime-i Tevhid sancağı, Kur’an-ı Kerim ve Sevgili Peygamberimizin Sakal-ı Şerif-i konuldu!

Açılan bu meclisimizin duvarında “Hakimiyyeyi Milliye Hakk’ındır! (Tin S.)” ve “Onlar İşlerini İstişareyle Yürütürler! (Şura S. 38)” ayetleri yazılıydı.

Milletvekillerinin tamamı Osmanlı Devleti’ni korumak, İslam Medeniyetine ve hilafete sahip çıkmak ve işgal altındaki topraklarımızda İstiklal Harbi’ni planlamak gayesiyle çalışacaklarına dair şeref ve namus andını içerek göreve başladılar!

İlk Anayasa’ya “Devletimizin Dini İslam’dır!” yazdılar! 

Ve bu vazgeçilmez İslami ilkelerimizin korunması adına bu günü yeni nesillere yani evlatlarımıza-çocuklarımıza hediye ettiler!

Ama Ankara’daki ilk milli Meclis ile milli değerlerimizi devrimlerle deviremeyeceklerini anlayan İttihad Çetesi Masonlar, İttihad Terakki Cemiyeti’ni Halk Fırkası (Parti)sine dönüştürerek 1923’teki 2. Meclisin çoğunluğunu devrimci yobazlardan oluşturdular! 

Ve cihan devleti Osmanlı’yı ve hilafeti yıkarak bizi başsız ve yapayalnız hale getirdiler. 

Ve yaptıkları harf, takvim, hukuk gibi inkılaplarla yeni devletimizin ve milletimizin yönünü Roma’ya çevirdiler!

Gözümüzün nuru çocuklarımızı, oluşturdukları materyalist maddeci eğitimle, yalanlarla zehirlediler. Tarihine, ecdadına dinine ve medeniyetine, askerine, polisine ve vatandaşına düşman yetiştirdiler! Saygıyı ve sevgiyi çıkara dönüştürdüler! 

Kısaca; bin yıl, düşmanlarımızın yapamadığı ihanetleri 10 yılda gerçekleştirdiler! Ve bu ihanetleri yapanları da putlaştırıp kahramanlaştırdılar!

İttihad-ı İslam’ı ve Ümmet-i Muhammed’i tüm coğrafyada koruma ve kollamayı öncelikli vazife olarak gören ecdadımızın yokluğunda; her şeyi olduğu gibi çocuklarımızın bayramlarını ve sevinçlerini de kursaklarında bıraktılar!

Ebu Cehiller; kız çocuklarını, Firavun ve Nemrutlar erkek çocuklarını öldürürken; erkek ve kız ayırmadan çocuklarımızı kimyasal bombalar altında acımasızca öldüren Siyonist ve emperyalist canavarların yönettiği dünyada çocukların bayramı mı olur!?

Çarpık eğitim sistemiyle hem erkek hem kız çocuklarımızın ruhları, gönülleri ve bedenleri esrar, eroin vs. uyuşturucuyla ve Batı modalarıyla yok edilirken çocukların bayramı mı olur?!

Bombaların altında büyüyen ve teröristlerin idam edilemediği bir ortamda yaşayan çocukların bayramı mı olur!?

Kendi öz vatanından uzak, İstiklal Savaşı’nda kovduğumuz ülkelere bir dilim ekmek kazanmak için gidenlerin çan sesi altında büyüyen çocuklarının bayramı mı olur!?

Çocuklara ve annelerine tecavüzcülerin olduğu ve sapıkların idam edilemediği bir ortamda çocukların bayramı mı olur!?

Ülkelerinden kaçarken cesetleri sahillere vuran çocukların bayramı mı olur!?

Allah yerine ataların putlaştırılıp ilahlaştırıldığı bir dünyada çocukların bayramı mı olur!?

Çocukların gerçek bayramı; 

Onları diri diri gömülmekten İslam ile kurtaran Allah’ımızı ve onlara şefkat, sevgi ve merhamet elini uzatan kulu ve elçisi tek önder Hz. Muhammed (s.a) Efendimizi tanıtmakla ve sevdirmekle başlar!

Kardeşlik, birlik ve dayanışma ruhuyla savaşların ve her çeşit işgalin bitirildiği tüm insanlık coğrafyasında kan gözyaşlarının barış ve sevince dönüştüğü zamanla başlar! 

Unutmayalım ki, “Her çocuk nadide bir çiçektir”, bu çiçekleri yaşarken cehaletle, sefaletle, sefahatle ve savaşlarla soldurtmayalım!

Bu nadide çiçeklerin suyu, sevgi ve merhamet dolu ana kucağı ve yıkılmayan ana-baba ocağıdır! İslami eğitim ve güzel ahlaktır! 

Maddi ve manevi sahada güçlü bir süper güç Türkiye devletini oluşturmaktır!

Dünyanın çiçekleri tüm çocuklar; İslam ailemizin fıtri-imani, dinde kardeşlerimizdir.

Her birinin nadide çocuklar olarak yetiştirilmesi için gece gündüz gayret ederek şeytan ve yandaşlarının tuzaklarından korunmaları için seferber olanlara selam olsun!

Allah (cc), çocuklarımızı ve hepimizi dünyevi ve uhrevi gerçek bayramlara kavuştursun.

Selam, sevgi ve duayla.

İlk yorum yazan siz olun
OKUYUCULARIMIZIN DİKKATİNE !... Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.