At nalı, mavi boncuk gibi şeylerin aslı yoktur. Bunlar hurafedir. “Mavi boncuk nazarı alır. At nalı uğur getirir” gibi sözler kitapta olmayan şeylerdir.
Allah bazı insanların gözlerine bir etki vermiştir. Hadis-i şerifte “Nazar insanı mezara, deveyi kazana sokar” buyruluyor.
“Nazar diye bir şey yok” diyen Allah muhafaza ayeti, hadisi inkâr etmiş olur, işi tehlikeye gider. Nazar vardır, çaresine bakmak lazımdır. Nazar etmemek için ise en kolay yol maşaallah demektir.
Uğur, şans ve nazar farklı şeylerdir. Uğur ve şans vardır. Ama ne demektir bu? Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bazı şeylerden uğur alırdı. Mesela isimlerden uğur alırdı. Zor zamanlarda mesela Hudeybiye musalahası.
Gâvurlarla anlaşmazlık, büyük sıkıntılar var. O arada bir elçi gönderiliyor gavurlar tarafından. Adama adını sorardı, adam da “Süheyl” derdi.
Gelen elçi öyle deyince, Efendimiz “Bu iş kolay geçecek” derdi. Çünkü Süheyl kolaylık demektir. Bu uğurlanmaktır işte. Mesela adın ne derdi. Sorduğu kişi “Bureyde” derdi.
Bu Arapça’da serinlikten gelir. “O zaman iş kızışmayacak, soğuyacak” derdi. Bu manada uğur vardır.
Adamın isminden o manayı çıkartırsın, bir vasfından çıkartırsın. Ayetlerden çıkarırsın.
Kur’an’dan bir ayet bakarsın, cennet ayeti, müjde ayeti gelir. “Gideceğiz bir yere ama demek ki bu iş mübarektir” dersin. Okunan aşırdan çıkarılır.
Efendi Hazretleri çok yapardı. Mesela hatm-i şerifin sonunda bir aşır okunur. O aşırda bir müjde ayeti gelir, bir iş tutarsın kalbinden, demek ki bu iş iyi bir iş dersin. Uğur manasında bunlar var.
ŞANS KADER İLE EŞİTTİR
Şans da vardır ama şans hepten kader demektir. Eskiden ben çocukken “Şans, kader, kısmet” diyerek bir şeyler satardı. Kazırdın içinden bir şey çıkardı.
Şimdi bilmiyorum, kalmadı bu işler. İşte o şans kader ile eşittir.
Kader ne demektir? Senin kaderinde girdiğin her işte kazanmak varsa sen şanslı adamsın.
Senin kaderin benimki gibiyse, girdiğin her işi kaybediyorsan o zaman senin kaderinde bu adam hep zarar edecek yazılmıştır. O zaman da şanssızsın demektir.
Yani şans vardır. Çünkü senin kazanıp kaybedeceğin Allah indinde, ezeli kaderde yazılıysa kimi şanslıdır, kimi şanssızdır. Kimi bahtlıdır, kimi bahtsızdır. Bu şans, kader manasındadır. “Şans yok” demek adamın kaderinde bu yazılmamış demek midir?! Kader varsa şans da vardır.
GÖZLERDE BU ETKİ VARDIR
Nazar ise çok farklı bir şeydir. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) “Göz haktır” buyuruyor. Allah bazı insanların gözlerine bir etki vermiştir. Hadis-i şerifte “Nazar insanı mezara, deveyi kazana sokar” buyruluyor. Bazı insanların gözlerinde bu vardır. Nazarcının baktığı adam 3 günde ölür. Nazar adamı öldürmez, Allah öldürür ama nazar sebep olur.
BAKIŞIYLA ORMANI YAKABİLİR
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir mezarlıktan geçerken “Bu mezarlıkta yatanların ekseriyeti nazardan ölmüştür” buyuruyor.
Ama nazar da ecelin sebebidir. Nazar adamı öldürecek kadar güçlüdür. Ne gibi?
Sihir gibi. Adamı Allah öldürür ama sihir de kurşun atmak gibi öldürme sebebidir. Nazar da adama kurşun atmak gibi bir göz atar, adama bir bakar, adamın ölümüne sebep olur.
Ama tabi sihirde günahkâr olur, nazarda günahkâr olmaz.
Çünkü adamın gözünde nazar vardır, onu gayrı ihtiyari yapar. Baktığı şey kırılabilir yani. Bir adam ormana bakar, yarın ormanın ağaçları yanar gider. Bu nazara inanmak lazımdır çünkü haktır. Ayette “O kâfirler Kur’an’ı işittikleri zaman neredeyse seni gözleri ile devireceklerdi.” (Kalem-51) diyor. İşte “Gözleriyle devireceklerdi” demek nazar demektir. Göz, nazar demektir. Buna inanmak lazımdır.
MAVİ BONCUK HURAFEDİR
Bunun çareleri vardır. Nazardan korunmak için bazı ilaçlar vardır. Yani korumalar vardır. Ama at nalı, mavi boncuk gibi şeylerin aslı yoktur. Bunlar hurafedir. “Mavi boncuk nazarı alır.
At nalı uğur getirir” gibi sözler kitapta olmayan şeylerdir. Kendi kafana göre köyden duymakla olur mu?! Anandan, atandan gelenle din olmaz. Burada ayet ve hadise bakacaksın. Veyahutta ulemanın beyanlarına bakacaksın. Dolayısıyla bu gibi şeylere meyl etmemek lazım.
KORUMA DUALARINDAN OKUYUN
Koruma duaları var. İstenmedik her şeyden korur. Nazara gelmek de istendik bir şey değil. Dolayısıyla bu koruma dualarından sabah, akşam okunacaklar var. Bazısını bir kere okursun, bir sürü tesiri var. Hadis-i şerifte “Sabah namazından sonra okursun akşama kadar, akşam namazından sonra okursun sabaha kadar” diye sayıyor.
Bu koruma dualarından herhangi biriyle amel eden hadisin verdiği müjdeye göre korunur. Hepsiyle amel eden kale olur. Yani at nalıydı, mavi boncuktu bunlara lüzum yok.
Ben size koruma duaları diye bir kitapta 25-30 tane yazmışım. Bu koruma dualarından kolayınıza geleni yaparsanız, her kötülükten korunmanın duaları var. Zehrin etkisini yok eden bile dua var.
EN KOLAYI AYET, HADİSTİR
Tirmizi hadisinde “Bunu sabah okursan akşama kadar ani müsibet gelmez” buyruluyor.
Nazar, acayip ani bir şey. Adam bir bakıyor, sen perişan olup, kalıyorsun. “Ne oldu bana yahu?” diyorsun. İşte o ani belalara karşı bunların hepsine bakın.
Tek tek inceleyin. Bu koruma duaları inşallah nazardan sakınmanız kesindir.
Bir de nazardan dolayı çok zor duruma düşen, ağır hasta olanlar var. Bu durumda olanlara özel formüller vardır.
Bunlar var kitaplarda. Ama size en kolayı ayet, hadistir. Bu koruma dualarını okursanız hem sevap alırsınız, hem sünnete uymuş olursunuz. Çünkü Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) öğretti bunları. Hem de korunmuş olursunuz.
HERKESİN NAZARI DEĞEBİLİR
“Nazar diye bir şey yok” diyen Allah muhafaza ayeti, hadisi inkâr etmiş olur, işi tehlikeye gider. Nazar haktır, vardır, çaresine bakmak lazımdır.
Nazar etmemek için ise en kolay yol maşaallah demektir. Öyle “Maşşallah, maşşallah” değil. Doğru konuşmak lazım. “La kuvvete illa billah” dersen çok kuvvetli olur. Bir bahçeyi gördün beğendin, bir arabayı gördün beğendin, bir ormanı gördün beğendiğin zaman “Maşaallah la kuvvete illa billah” mutlaka demek lazımdır.
Aksi takdirde o beğendiğin şey zarar görebilir. Çünkü “Allah’ın dilediği güzelliktir bu. Kuvvet Allah’tandır” demek lazım. Aksi takdirde Allah-u Teâlâ’yı hesaba katmadan onu beğenmek, ona o güzelliği O’nun verdiğini düşünmeden bunu beğenmekte Allah-u Teâlâ bir tesir vermiştir. Bir zarar verme tesiri var. Ama “Maşaallah la kuvvete illa billah” en azından nazar etmemek için, nazarın şerrini dokundurmamak için kimseye, bunu hepimizin yapması lazım. Çünkü kimin nazarı değer bilemiyoruz. Ana-babanın bile nazarı değebilir. Hocanın talebesine nazarı değebilir.
70 BİN ÜMMET ÖLDÜ
Bir peygamberin ümmetine nazarı değebilir. Bir peygamber ümmetinin çokluğunu beğendi, 70 bin ümmeti bir günde öldü. “Ya Rabbi ne oldu?
Bir günde bütün ümmetim telef oldu” diye sordu. Mevla “Sen onlara nazar ettin. ‘Sizi hayyu, kayyuma sığındırdım.
La havle vela kuvvete illa billa ile başınızdan kötülükleri uzaklaştırdım’ duasını okusaydın ümmetini görünce, onlara bu bela gelmezdi” buyurdu.
Ben hep sohbetlerin başında okurum o duayı. Ama sen baktın ne çok ümmetim var diye beğendin, 70 bin ümmet bir günde öldü.
Bunu İmam-ı Nevevi Ezkar kitabında anlatıyor. Ben size hurafe anlatmıyorum. Koca İmam-ı Nevevi bunu zikrediyor. Dolayısıyla nazar etmemek için bu duaları bilmek lazım, okumak lazım.
Nazara uğradıysan da ‘Dualarım’ kitabındaki koruma dualarından da nazarın çözülmesi için okumak lazım. Birisi duasız da, kem gözle de baksa sana koruma dualarından birini okuduysan zaten garantidesin, onun nazarı sana değmez.