Evinde çok önemli hayati bir maça çıkıyorsun..
Rizeli anlaşılan seçim heyecanını, futbol heyecanına tercih etmiş..
İlk devre Eskişehir’de oynanan maçı hatırlıyorum, stat tıka basa dolu.. O maçı Eskişehirspor 4-1 kazanmamıştı. O gün tribünleri dolduran ESES’li taraftarın takımına verdiği destek bizi orada mağlup etmeye yetmişti..
Stadın yarısı boş.. Bazı maçları taraftar alır. O bizde bu sene hiç olmadı..
Taraftarda kısmen haklı.. Takımına güvenseydi, o stattı doldurur, gerekeni yapardı..
Bizde maalesef futbol kültürü yok.. Takım yarı sahada hazırlık pası yapıyor, Tribünlerden ıslık…
Ya arkadaş, gücün yok.. Pas yapmasın, şişirsin, vursun ileri gelişi güzel.. Ne değişecek. O top on saniye sonra kendi kalende tehlike oluşturacak..
Sahada kaliteli ayağın olsa, Kwekue’ye ayak uyduracak bir isim olsa ammede…Yok.. Kanattan gidecek, seni pozisyona sokacak Sercan ve Tevfik ikiside kusura bakmasın süper lig topçusu değil..
Kaptan Cernat bu sezon bize tek başına bir maç alması gerekirdi.. O maç bu maçtı.. Anlaşılan o da ay ışığı altında lüküsle zargan avına çıkmış.. Yani boş..
Bir uyarı da Kağan kardeşime.. Taraftara el kol harekatı yapmak senin işin değil..
Arada fark var.. Sen karşılığında paranı alıyorsun, onlar para vererek maça giriyor. Sen işini yap, oyununa konsantre ol…
Alkışı hak edenler ise başta Ali Adnan ve Ousmane Vıera.. İkisinde olan kazanma aşkı diğer arkadaşlarına da az bir şey bulaşsa şimdileri bu satırdan farklı şeyler yazardık..
ESES, ligde rahat. Hafta içi kupa maçını düşünerek, kadroda revizyona gitmiş.. Anlayacağınız varlık içinde yüzüyor..
Bizde durum tam tersine.. Bu maçı mutlak alman gerekiyor. Şuan yoğun bakımdasın ve karşında rahat bir takım var. Sorun şu ki ; Bu takım Mustafa Denizli dönemini çıkarıyorum, son iki senede Korukır, Çalımbay ve Tütüneker döneminde üst düzey sakatlıklar veriyor. Kimse irdelemiyor bunu. Sakatlanan oyuncu sayısı, sağlam oyuncu sayısından çok daha fazla. Problem nerede? Nasıl bir kontrat yapılıyor bu oyuncularla? Kılı dönen 2-3 ay yok? Sanırım “vicdan ve cüzdan” meselesi karşımıza çıkıyor.. Nasıl olsa ben paramı alırım, gelecek sezon sağlam bir şekilde de kapağı bir yere atarım, risk etmeye değmez düşünen oyuncu sayısı maalesef bizde çok fazla..
Saha içine taktik, teknik yazmaya gerek yok.. Kısır ötesi bir maçtı. Onların bir şutu yan kale direğimizin pasını alarak geri döndü, bizim ise en ciddi atağımız Fırat Aydınus’un son düdüğünü çalmadan birkaç saniye önce yaşandı. Ali Adnan’nın lokum tadında pasını Deniz, “okyanusu geçti, çayda boğuldu” misali heba etti…
Türk futbolunun Faır – Play Başkanı Özhan Canaydın’ın ölüm yıl dönümü gününde bizim başkan bir kez daha maç sonu ESES soyunma odasına giderek teknik heyet ve futbolcuları kutladı. Centilmenlik adına her zaman yaptığı ve ligde başka Başkanlardan görmediğimiz olayı Kalkavan bir kez daha gerçekleşti, bizden de tebrikler..
Bundan iki yıl önce Akhisar Belediye takımı Rize’de Şampiyonluk yaşamıştı. O gün Başkanımız başta Hamza hoca, futbolcularını ve Başkanlarını tebrik etmişti. “Keser döner, sap döner “ hesabı, bu hafta deplasmanda bizi mağlup ederek süper lige yükselen Akhisar Belediye takımının konuğu olacağız.
Süper lige yükseldiğimiz maç sonu Başkan Kalkavan; “İyi ki geçen sezon şampiyon olmamıştık” demişti. Nedenini de şöyle açıklamıştı:” Biz geldik mi sağlam geleceğiz. Bak göreceksiniz, bu takım süper ligde fırtınalar koparacak, çıta bizim adımıza çok yüksek, asansör takım olmayacağız” demişti .
Evet Başkan.. Gelinen noktada sağlam mı geldik, sakat mı geldik, asansör mü olacağız sözlerinin karşılığını puan durumuna baktığımızda fazlasıyla görüyoruz.
Son sekiz haftada bu takımın kaderi sizin elinizde..
Gidişat çok kötü.. Başkaları başı sıkıştığında istediği yerden, istediği sonuçları alarak taraftarını güldürüyor..
Bizimde gülmeye hakkımız var.. İlk olarak iki sene önce biz ağlarken, onlar gülen Akhisar Belediye takımından başlayım, ne dersiniz?
Keserin sapı yerinden oynadı… O sap daha fazla yerinden çıkmadan, gerekeni yapalım ve yerine sokalım!...