Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilgili mevzuat son 13 yılda o kadar çok değişti ki, gerek birincil ve gerekse ikincil, üçüncül mevzuatı üst üste koysanız boyu 5 metreyi aşan koca bir kitap olur. İşte bu mevzuatı çok iyi bilen ve uygulayan Kurum mensupları da var. Bunlardan birisi de Halil Kağan ÖYKEN… Sigortalı Emeklilik Dairesi Başkanı….
Ali bey, 01.04.2006 günü SSK’dan emekli oldum. Ardından 2013 yılında SGK bana yazı gönderip, sizin 1998 ile 2011 yılları arasında vergi kaydınız varmış. Bu sebeple emekli aylığınızı kestik, ödediklerimizi faiziyle istiyoruz diye yazı gönderdiği gibi bir de bana yüklüce Bağ-Kur prim borcu çıkardı. Sizin gazetedeki yazınız üzerine konuyu İstanbul İl Müdürlüğü aracılığıyla, Ankara’ya dilekçe gönderdim. Gelen yazı tıpkı sizin köşenizde yazdığınız gibi 1479 sayılı Kanun’un ek geçici 6. maddesinden bahisle altında H. Kağan ÖYKEN imzası ile aylığımın kesilmemesine ve çıkarılan Bağ-Kur borcunun iptal edilmesine ilişkin emir geldi ve kurtuldum. Bu sebeple hem size hem de Kağan Öyken beye teşekkür etmek istedim. Haklı ve yasal olan emekli aylığımı kurtardınız. Binlerce teşekkür ediyorum. İsmimi de lütfen yayınlamayın, zira SGK’da sizin dediğiniz gibi kendisini şovalye zanneden ve millete eziyet etmeyi sevenler, benimle bir daha uğraşmasın. İsmi Saklı
Sayın okurum, gerçekten yasal hakkınız olan emekli aylığınızı elinizden alacakları gibi ödediklerini de faiziyle sizden alırlardı ama işi bilen birisinin konuyu iredelemesi ile kurtarmışsınız. Bu köşeden, defalarca ve sonuncu olarak da 24.05.2013 günü yayınladığımız, “8 Mayıs 2008 gününden önce emekli olanlara Bağ-Kur borcu çıkarılamaz” başlıklı yazımızda ayrıntılı belirttiğimiz üzere,
1479 sayılı Kanun’un geçici 6. maddesine ve SGK’nın 2013/11 sayılı Genelgesine göre;
“1479 sayılı Kanunun ek geçici 6 ncı maddesi gereğince 8/5/2008 tarihine kadar T.C. Emekli Sandığı, Sosyal Sigortalar Kurumu ve 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesinde belirtilen emekli sandıkları ile kanunla kurulu diğer emekli sandıklarınca kendilerine yaşlılık, malullük veya ölüm aylığı bağlananların, 1/10/1972 tarihinden itibaren 1479 sayılı Kanun kapsamı dışında sayılacağı, ancak, 1479 sayılı Kanuna tabi hizmet süreleri, diğer kurum ve sandıklara bildirilmiş ise bu hizmetlerin geçerli sayılacağı hüküm altına alınmıştır.
Değiştirilen hüküm doğrultusunda 1/10/1972-8/5/2008 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalı olan ve olması gerekenlerin sigortalılıklarının başlangıç tarihinden sonraki bir tarihten 8/5/2008 tarihine kadar geçen süre içerisinde 5434, 2926 ve 506 sayılı kanunlar ile 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesinde belirtilen diğer emekli sandıklarınca kendilerine malullük ve yaşlılık aylığı bağlanmış olanlar ile ölümleri sebebiyle hak sahiplerine aylık bağlanmış bulunanların 1/10/1972 tarihinden başlanmak üzere sigortalılıkları başlangıç tarihi itibari ile iptal edilecektir.
1479 sayılı Kanuna tabi sigortalıların 2829 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde bildirilmiş olan hizmet süreleri ise geçerli sayılacak bildirilen bu hizmet süreleri kesinlikle iptal edilmeyecektir. Kendilerine diğer sosyal güvenlik kuruluşlarınca malullük ve yaşlılık aylığı bağlanan sigortalıların 2/8/2003 tarihinden itibaren 1479 sayılı Kanuna tabi çalışmalarının devam ettiği tespit edilenler hakkında Kanunun ek 20 nci maddesi gereğince sosyal güvenlik destek primine ilişkin hükümler uygulanacaktır.”