Ülkemizde çok iyi planlanmış bir oyun yıllardır sahnede…Hem de hepimizin gözü önünde cereyan ediyor ve biz hipnotize olmuş topluluk halinde hayran bir şekilde izliyoruz.
Biz toplum olarak geçmişten gelen bir tavırla, toplumsal hasletlerimiz ile gurur duyardık.Biz Türk olmaktan ve Müslüman olmaktan dolayı farklı bir millettik.Ne bileyim mesela yiğittik.
Hani haksızlığa karşı gelir, gözümüzü dağdan budaktan ayırmazdık,(şimdi ise bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyoruz).
Hanı cesurduk, doğrunun yanında olurduk.(şimdi ise güçlünün her söylediği doğru ama haklı güçsüz ise yüzüne bile bakmaz olduk).
Hani haramdan sakınırdık.(şimdi ise çalışan çalar tabii, yoksa niye çalışsın ve hizmet etsin ki diyoruz).
Hani işi ehline verirdik.(şimdi ise benim adamım olsun da, benim dediğimi yapsın da, işten hiç anlamasa da olur diyoruz.)
Hani çalışkandık.(Şimdi çalışarak değil çalarak işleri yürütüyoruz.)
Hani arkadaş canlısıydık.(Şimdi para için harcamayacağımız adam yok.)
Hani kul hakkından korkardık.(Şimdi ise nerdeyse Allah tan bile korkmaz olduk.)
Ak diye diye her şeyi akladık.Hak demeyi unuttuk.Akkoyunlular ve Karakoyunlular devletlerini biz kurmuştuk değil mi? Yahu geçmiş nelerde anlatıyor insana…
Biz dinimizin ilk emri olan ‘oku’ emrini unuttuk ve hep birilerini dinledik.Hani biz ilim ve irfanda çağlar açmıştık.
Bizim askerlerimizin başına çuval geçirilmesi ve konsolosluğumuzun basılması bir kenarda bize yan gözle bakana bile haddini bildirirdik.
Doğu ve güneydoğu da sınırlar kevgir,neredeyse tam bağımsız hareket eden zevatlar türedi.Devlet ise dört duvar arasında ve halen bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyoruz.
Bunlar birden bire olmadı.Vamık VOLKAN adında bir psikiyatrist’in öncülüğünde Amerikan haber alma örgütü CIA nin planı ile toplumsal döşüm şekilledirildi.Her taraftan hipnotize haber ve görüntülerle duyarsızlaştırıldık.Bakanların ve genel müdürlerin evlerinde neredeyse tonlarca para çıkıyor ama biz ‘ bana ne’ diyoruz.
Gazeteler ve televizyonlar hem iktidara hem de paraya esir. Haber alma özgürlüğümüz yok.Hukuk işlemez hale geldi.
Hani biz padişahın bile kadı ya teslim olduğu bir millettik.’Ne oldu bize’ bile diyecek halimiz yok.Çünkü iç görümüz yok.Ne halde olduğumuzun farkında değiliz.Bizi bize karşı ve yapılan tüm yanlışlara karşı duyarsızlaştırdılar.
Bu tablo ancak yeni bir şok dalgası ile düzelir gibi geliyor bana.Fakat bu şok dalgası ile neleri kaybederiz, elimizde neler kalır bilinmez.Tıpkı Osmanlı nın son dönemi gibi.Parçalanır ve yeni bir bütün oluruz ama elimizde eski parçalardan hangisi kalır bilinmez.
Allah bu tür şoklardan korusun diyeceğim ama bu duyarsız toplum, bu tablodan nasıl kurtulur başka bilmem.