Geçen gün dostum Orhan Hoca, Trafik Haftası münasebetiyle güzel bir yazı kaleme almış!
Trafik Haftasının da bu günlerde olduğunu o yazıdan öğrendik!
Madem Trafik Haftası, ne gibi etkinlikler düzenlendi!
Yoksa işler tıkırında mı? Trafik konusu Rize’mizde halledilmiş mi?
İçinizden güldürmeyin bizi diyorsunuz!
Evet, maalesef Rize’mizde trafik sorunu kangren olmuş, bir o kadar da şehrimiz sessizliğe bürünmüş! Bir iki cılız ses çıkıyorsa da, hayata geçen bir şey yok gibi…
Rize Belediyesi bundan 1-1,5 sene kadar önce Kültür Sitemizde sempozyum gibi bir şey düzenlemişti! Bir anda gözlerimizi dört açtık! Fakat maalesef devamı gelmedi! Yine Belediyemiz şu sıralar Ulaşım Master Planı Çalışmaları yapıyormuş.
Bakacağız, göreceğiz!
Yine eski hamam, eski tas olmasından korkumuz var!
Düşünüyorum da, bu işi düzeltecek olanlar, acaba Rize’de hiç mi dolaşmıyorlar! Trafiğe mi çıkmıyorlar diyorum içimden. Yok, hayır herkes her şeyi biliyor!
O halde niçin bu kangren olmuş veya olmak üzere olan konuya ciddi el atılmıyor?
Şaşılacak bir şey…
Biz suçlu aramıyoruz! Tespit yapıyoruz! Vatandaş icra makamında değildir! Tabii ki eleştirecek! Eleştirileri göz ardı eden ve Orhan Hoca’nın dediği gibi “görmedim, duymadım, bilmiyorum” politikası ile savuşturmaya çalışan yetkililer, açık konuşayım ATM’ye uğradığı zaman kısa bir muhasebe yapsınlar diyorum!
Bu sözüm hiç kimseye değil, sadece ve sadece yetki ve sorumlu pozisyonunda olup da işi savsaklayanlaradır…
Varlık içinde darlık buna denir herhalde…
Artık bıçak kemiğe dayandı…
“Rize İl Trafik Komisyonu” diye bir birimin olduğunu biliyoruz!
Bir-iki toplantıda, bilemedin üçüncü toplantıda bir karar çıkar veya tavsiye kararı alınır! Bu karar Rize’deki yetkililere, gerekirse Ankara’dakilere ulaştırılır! Gerekli teşebbüslerde bulunulur!
Netice alınamadıysa millet o zaman devreye girer! Fakat şu durumda milletin, yani Rize halkının stresten başka yapacağı pek bir şey yok!
Çünkü elinde veri yok, proje yok, çare yok!
Yazın o trajik olacak olan trafik yoğunluğunu düşünmek bile istemiyorum!
Allah sonumuzu hayretsin!
Son olarak şunu da söylüyorum ki, emin olun bu iş birkaç tane alt veya üst geçit ve de bir iki tane kısa tünele bakıyor… Hepsi bu!
Öyle bu saatten sonra palyatif (günü kurtaran) tedbirler istemiyor Rizeli…
Saygılarımla…