Türkiye, Fırat Kalkanı Harekâtı’yla birlikte gerçek anlamda bağımsızlığına kavuşma sürecine girdi. O yüzden Fırat Kalkanı Harekâtı, Türkiye’nin istiklal ve istikbal mücadelesinde milat olarak, kilometre taşı olarak tarihe geçti.
FIRAT KALKANI’NDAN BARIŞ PINARI’NA...
Aslında Fırat Kalkanı Harekâtı, daha önce planlanmıştı ama hayata geçirilememişti FETÖ’nün devletin kilit kurumlarını ele geçirmesinden ve kilitlenmesinden ötürü. Suriye’ye yaptığımız bazı operasyonlar, tam da bu nedenle, istediğimiz şekilde sonuçlanmamıştı!
Bunu ilk defa burada söylüyorum. Bu bilgi, doğrudan güvenlik bölgesi’nde operasyon yapan Türkmen kökenli Suriyeli asker kardeşlerimizden vakti zamanında edindiğim bir bilgi.
İlk duyduğumda şok olmuştum.
“Biz operasyon kararı alıyoruz ama planlarımız ters gidiyor, YPG ve rejimin askerleri bir anda üstünlüğü ele geçiriyorlar ve biz de bütün planlarımızdan vazgeçerek geri çekiliyoruz” demişti bir Türkmen komutan -özel olarak gerçekleştirdiğimiz bir görüşmede.
Neden her şey alt üst oluyor/du peki?
“Türk tarafında FETÖcü askerler, karşı tarafa, biz operasyona başlamadan önce haber veriyor ve operasyon sırasında bu tipler kayıplara karışıyordu” diye ilâve etmişti bu güzel adam.
Bu nedenle Fırat Kalkanı en az 3-4 sene gecikmiş bir operasyondu!
Ordu, FETÖ’den temizlenince, Fırat Kalkanı Harekâtı -15 Temmuz işgal ve darbe girişiminin püskürtülmesinden sonra- daha fazla geciktirilmeden derhal başlatıldı!
Fırat Kalkanı’ndan sonra inisiyatifi biz ele geçirmeye başladık bölgede. O yüzden Rusya, bir FETÖ kumpasıyla Rus uçağını düşürmemize rağmen Türkiye’yle Astana Süreci’ni başlatma ihtiyacı duyacaktı: Rusya’nın da önü açılıyor, Rusya bölgeye derinlemesine yerleşiyordu böylelikle. Bunu da unutmamak gerek. Rusya’nın hem kuzeyden hem güneyden komşumuz (!) olması ve Türkiye’yi adeta kuşatan bir konuma ulaşması meselesine de en azından bir mim koymuş olalım burada.
TÜRKİYE, GERİ ADIM ATAMAZ; ATARSA İNTİHAR OLUR!
Şu an Amerika’da birinci iç gündem maddesi, Türkiye.
Trump’ın Erdoğan’a yazdığı iddia edilen, bütün diplomatik nezaket kurallarını hiçe sayarak yazılan o pespaye mektup nedeniyle Trump topa tutuluyor Amerika’da bile!
Oysa bizim ülkemizde bu mektup dolayısıyla ellerini oğuşturan türedi tipler var ve bunlar hiç de azımsanamayacak kadarlar!
9 Ekim’de yazılan bu mektup neden şimdi sızdırıldı?
İkincisi, buna cevabı biz Barış Pınarı Harekâtı’yla, kısa sürede hem YPG teröristlerine hem de ABD’li destekçilerine ders olabilecek başarılı bir operasyon yürüterek verdik, veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz...
Türkiye’yi hiçbir askerî güç oradan çıkaramaz. Trump yönetimi, alelacele, Pence, savunma bakanını filan Türkiye’ye göndertti. Acilen kendilerinden beklenen şey, Türkiye’nin ilerlemesini durdurmaları görüşmeler yoluyla.
Ama Türkiye aslâ geri adım atamaz! Türkiye’nin geri adım atması, intihar olur.
Şu an bir yandan güçlü bir diplomatik atak gerçekleştiriyoruz diğer yandan da arazide hızla ilerliyoruz kahraman, cefakâr, fedakâr ve vefakâr Mehmetçiklerimizle...
EMPERYALİSTLER VE KUKLALARI ÇILDIRIYORLAR!
Şunu iyi bilelim, derim:
İsrail’in ve emperyalistlerin kuklası olacak terör devleti ikinci İsrail projesi çökertildi!
Böyle bir şeyin, kontrollerinde olduğunu düşündükleri Türkiye tarafından yapılıyor olması, şok etti bütün emperyalistleri!
O yüzden Netenyahu, dolayıyla İsrail çıldırıyor!
O yüzden Amerika ne yapacağını şaşırdı, sadece nasıl şeytanlık yapabilirim, diye kara kara düşünüyor!
O yüzden Avrupa Birliği’nin ağababaları Fransa, Almanya köpürüyor!
Türkiye, çok büyük bir oyunu bozdu; emperyalistlerin tezgâhını başlarına yıktı!
Daha şimdiden!
Arkası gelecek...
Her şey yeni başlıyor aslında...
Her şeye rağmen Osmanlı’nın Birinci Dünya Savaşı’na bize karşı kurulan tuzaklar neticesinde sürüklendiğini ve Osmanlı’nın tarihten silindiğini aslâ unutmayalım!
Aynı tezgâh, şimdi de çevrilebilir! Rusya ile Amerika ve İsrail birlikte hareket ediyor olabilir! Türkiye’yi köşeye sıkıştırıp boğmak istiyor olabilir!
Bütün bunları ve daha da fazlasını aslâ gözardı etmeden Türkiye arazideki ve diplomasideki ataklarını hız kesmeden devam ettirmeli, bölgenin etnik haritalarını alt üst eden YPG’li kuklaların ve bunları uzaktan ama açıktan kontrol ve kumanda eden emperyalistlerin oyunlarını başlarına yıkmalı!
Türkiye’nin, bölgeyi içinden çıkılması zor bir kangrene çevirecek, her tür fitne ateşini tetikleyecek ikinci İsrail projesini püskürtmesi, sadece bizim açımızdan değil bölgemizin geleceği açısından da çok önemli sonuçlar doğuracak.
Barış Pınarı Harekâtı’ndan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!
Vesselâm.