Üçlükler Arka Arkaya Geliyor

Sabri TOPAL

Çaykur Rizespor , tarihinin en kötü sezon başlangıç istatistiki durumunu yakaladı. 5 maçta 1 puan.

Deplasmanda oynanan 3 maç, 3 mağlubiyet. Deplasmanda gol yeme ortalaması 3 gol.

40 yılı aşkın bir süredir maçlarını takip ediyorum. Bu kadar negatif bir durum görmedim.

Bülent Uygun hocanın maç önü ve maç sonrası konuşmaları durumun bundan sonrası içinde pek iç açıcı olmadığını gösteriyor.

Ne demişti hoca. Yeni bir takım. Sakatlıklar ve yeni katılanlar, uyum süreci vs..

Bugün sahaya çıkan ilk 11 de 7 futbolcu geçen yıl bu takımdaydı. Daha sonradan giren Remy, ve Umar`ıda ilave edersek 9 futbolcu. Demek ki çok yeni ve toplama diyemeyiz.

Bülent hoca, önce rakibe baksın. Rakip takım senden daha yeni. Toplama bir takım. Sorunlu futbolcuları var. Hoca yeni ve ülkemizi henüz tanımıyor.

Çaykur Rizespor'da ciddi sıkıntı var. Ciddi uyumsuzluk var. Takımın en istikrarlı ve uyumlu olanı kalecimiz Gökhan Akkan. Bugün 3 gol yemesine rağmen en başarılı ve ne yaptığını bileni.

Defans kurgumuz evlere şenlik. Birbirlerinden bu kadar kopuk, savruk bir defans başarılı olamaz. Bireysel yetenekleri konusunda ciddi tereddütlerim var.

Orta alan kurgusu ise daha enteresan. Ne defansa ne de ofansa katkı vermiyor. Sorumluluk almıyor. Sadece sahada bulunuyor. Yardımlaşma yok. Birlikte düşünme yok.

İkinci yarı oyuna dahil edilen Alper Potuk, ilk yarı  sonrasında oluşan olumsuz havayı düzeltme adına epeyce çaba gösterdi. Ancak ona ayak uyduran arkadaşı pek olmadı.

Forvet hattımız birinci ve ikinci bölgedeki oluşan olumsuz havanın etkisinde. Birbirinden uzak ve yardımlaşma yok.

Genel problemimiz, takım olunamadı. Yoksa futbolun içinde her türlü sonuç var. Hata var. Yenilgi var.

Ancak takımda adını koyamayacağım bir soğukluk var. Kesinlikle dışardan gözüküyor.

Naçizane önerim. Maç sonrasındaki ilk idman öncesi geniş toplantı salonunda maçın tekrarını hep beraber izlesinler.

Futbol oynayanların ve seyredenlerin zevk aldığı bir spor dalı ve endrüstridir. Çaykur Rizespor takımında sahaya çıkıp oynayanların zevk aldığını, mutlu olduğunu kesinlikle düşünmüyorum.

Çaykur Rizespor camiası, başta başkanı ve yönetim kurulu olmak üzere, taraftarı ise bırakın futbol zevkini, ızdırap çekiyor.

Burada sonuçlardan bağımsız olarak söylüyorum. Elbette yenilgilerde üzüntü olacak. Ancak futbol bir takım oyunu. Takım oyununda birlikte düşünme, yardımlaşma, dayanışma olmalı.

Maç bittikten sonra geçen ilerleyen saatlerinde maçı bir kez daha sakin kafayla izleyerek bunları karalıyorum.

Sayıın Bülent Uygun, geçen sezon zor bir dönemde, umutlar azalmışken takımı toparlayıp ligde kalma başarısını göstermişti.

Bugünden itibaren önce kendisinin ve ekibinin inanması, sonrasında takımı bu inanca ortak etmesiyle çözülebilir.

Takımın lideri ve futbol aklı olmalı.

Tedbir  ve önlemler alarak neşter vurulmalı. Sahada zorla oynatılıyor izlenimi yaratan futbolculara gerekli uyarı ve cezalar verilmeli.

Profosyonellik sadece sözleşmeden gelen hakları almak değil, terinin son damlasına kadar sahada mücadele etmektir.

Hiçbir takım taraftarı, kaybettiği topun peşinden koşmayan, elleri belinde oyunu seyreden futbolcu görmek istemez.

Pandemi sonrası seyircili oynanmaya başladığında, ilk maçı 1.700 seyirci, ikinci maçı 1.805 seyirci izlemiş. Umarım istikrarlı artış devam edip 1.900 seyircinin çok üstünde bir destekle yeniden umutlar yeşermeye başlar.

Sevgiyle kalın.

İlk yorum yazan siz olun
OKUYUCULARIMIZIN DİKKATİNE !... Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.