Ülkem İçin Çok Üzüldüm

Taha TOPRAK

Böyle bir konuyu kaleme almak bile beni derinden yaralamasına rağmen ülkem adına gördüğüm üzücü olayları milletimizle paylaşmak istedim.

Vatan ve millet; birlik ve beraberliğin en büyük iki sembolüdür. Bu kardeşliği taçlandıran bir bayrak... Bu bayrak çatısının altında hepimiz tek bir kimlik ile anılırız; “TÜRK”. Söz konusu eğer ülke ise hepimiz aynı cephede savaşmayacak mıyız? Söz konusu eğer ülke ise hepimiz aynı sözü söyleyip, aynı görüşü savunmayacak mıyız?  Haberlerden öğrendiğimiz kaçırılan Türkler, öldürülen şehitler ve Türklere yapılan işkenceler konularında hepimiz aynı tepkiyi ortaya koymuyor muyuz? Tanımadığımız bir kardeşimiz dahi olsa “ona gelen zarar ülkeme gelmiştir” diyerek aynı kızgınlıkta söylemlerimizi dile getirmiyor muyuz? Her şehit cenazesinde hepimiz aynı annenin düşüncelerini düşünmüyor muyuz? Bayramlarımızda birbirimizle kucaklaşmıyor muyuz? Başarılarımızda birbirimizi tebrik etmiyor muyuz? Hepimiz dalgalanan AY-YILDIZLI bayrağımızın altında yaşamıyor muyuz? Bütün milletimizi kardeş olarak görmüyor muyuz?

O halde bizim birliğimize ve bütünlüğümüze düşman görüntüsünü göstermek kimin haddinedir?

Değerli okuyucularım, bizler bu birliğimizi gerçekten yaşayamıyoruz. Birlik ve beraberliğin uç seviyelerine doğru itilmiş durumdayız. Bu tehlikeye acil olarak kendi içinizde müdahale ediniz.
               
Neden mi bunları söylüyorum?                 Futbolda takım tutmayı beceremiyoruz çünkü. Takımı bir cumhuriyetmiş gibi tutuyoruz. Birbirimizi kınıyor ve birbirimize soyut bir silah çekiyoruz. Şampiyonlar Ligi veya UEFA ligini Türkiye Süper Ligine benzetiyoruz.

Avrupa maçlarında kendi takımımızı tutarken ülkemizi unutacak konuma geliyoruz. Avrupalıların unutmadığı ülkemizi bizler unutuyoruz maalesef. Kura çekimlerinde ve maçlarda “TURKEY” yazar ve Türk bayrağımızın resmi konulur. Çünkü o takım, Türkiye adına maça çıkmıştır ve onun için yarışıyordur. Dışarıdan ülkemize bakanlar Fenerbahçe ya da Galatasaray olarak okumuyor. Fenerbahçe-TÜRKİYE ya da Galatasaray-TÜRKİYE diye okuyorlar. Bir taraftarın kendi yurtiçinde takımına verdiği destek ile yurtdışında verdiği destek asla aynı olmamalıdır.

Bakın değerli kardeşlerim, temsilcilerimizden birisi olan Fenerbahçe’nin Arsenal’deki maçına Londra’da olduğum için gittim. Beşiktaş taraftarı olduğum halde ülkemin takımıdır diyerek BEŞİKTAŞ formamı giydim ve Fenerbahçeli kardeşlerimin arasında temsilcimize destek verdim. Benim gibi yapıp Galatasaray veya Beşiktaş formasını giyerek gelen vatandaşlarımızda vardı. Bunun için gurur duydum. Kardeşliğin ve birliğin sembolünü Avrupa’ya öyle göstermiştik, manevi gücümüzü orada açıklamıştık. Avrupa’nın üzerimize oynadığı siyasi ve politik oyunların kime oynandığını göstermek için gittik. İstanbul’daki maçta 3-0 yenilmemize rağmen her şeye rağmen Türk bayrağının altında toplanacağımızı gösterdik. Gurur vericiydi. Bayanlar, çocuklar, gençler, herkes oradaydı.

Bu mükemmel tablo şu olaylar yaşanana kadar harikaydı; Hangi olaylar? İşte bizzat şahit olduğum o olaylar;

1- Ülkemizde gerçekleşen Taksim olaylarının perde arkasında yer alan İngiltere ve Almanya ülkeleri olduğu halde kendi Türk milletimiz onların ülkesinde kendi ülkesinin kötü reklamını yaparak onlara destek verdiler ve “Her Taksim her yer direniş” diye bağırmaya başladılar. Olayın öyle olmadığını düşünsek bile sen hangi hakla ülkenin olumsuz yönlerini Avrupa’da kötüye kullanıyorsun. Onları dışarıya açıklıyor ve ülkenin kötü tanınmasını sağlıyorsun. “Her Taksim her yer direniş” diyerek Avrupa’ya mı karşı çıkıyorsun yoksa ülkemizdeki hükümete mi? O hükümet kimin? Bir işimiz sıkıştığında işimizi halleden yine o hükümet değil midir? Kötü olsa bile sen bunu Avrupa’ya nasıl şikâyet ediyorsun? Onların gülmelerini ve kahkahalarını, Avrupa’nın zafer çığlıklarını artırmaktan başka hiçbir şey yapmaz. Sen öyle bağırırken onlar, “evet ülkenin insanlarını ikiye bölmeyi başardım” cümleleriyle seviniyor. Bir diğer konu;

2- Arsenal’deki maçta bir tane dahi Türk bayrağı göremedim. Tamamıyla Fenerbahçe bayrakları vardı. Orada Türk bayrağının hakkı yok muydu? “Yensek de yenilsek de, hep beraber biz TÜRKİYEYİZ.” mesajı orada verilmez miydi? Adeta bir Fenerbahçe devletiymiş gibi takımı savunmak büyük bir yanlışa sürükledi bizi. Yurtdışında biz kardeş değil miydik? “Bizi en iyi şekilde temsil et FENERBAHÇE” dememiz gerekmez miydi? Sanki “Fenerbahçe yendiğin sana ve yenildiğin yine sana kalır“ dermiş gibi. Burada ülkemizin durumu nerede olacaktır? Ülkemizi ilgilendirmiyor muydu?

3-Maçın son dakikalarında Fenerbahçe’nin elendiği kesin olduktan sonra Fenerbahçe taraftar grubundan yine Avrupa’da temsilci takımlarımız olan Beşiktaş ve Galatasaray’a ağza alınmayacak çok ağır küfür ve hakaretler duydum Avrupa’da. Bu küfürleri takımlarımıza yapanlar yine Fenerbahçe taraftarları olmuştur. O Fenerbahçe taraftar grubuna bir Fenerbahçeli kardeşimiz şu sözlerle uyarıda bulundu: “Susun, aramızda bize destek vermeye gelmiş Galatasaray ve Beşiktaş formalı kardeşlerimizde var, susun ve kesin.” Fenerbahçeli kardeşimizin kendi taraftar grubundan aldığı cevap aynen şu şekildeydi: “Susulmayacak, burası Fenerbahçe, burada Fenerbahçe konuşulur. Burada Galatasaray ve Beşiktaş’ın işi yoktur.” İşte bizzat duyduğum bu sözden sonra çok büyük bir yara aldım. Yazıklar olsun dedim. Türk milleti bunu hak ediyor muydu? Kendi kardeş takımına Avrupa’da Arsenal maçında küfür etmek neyin nesi? İşte o andan sonra maça 10 dakika kala üzülerek stadı terk ettim. “Siz hiçbir şeyi hak etmiyorsunuz” dedim o sinirle. Ama yine biliyorum ki TÜRK MİLLETİ her şeyin en iyisine layıktır. Hiç kimseden “Türkiye” sloganı duymamak bana çok acı verdi.

Bunları yazmamın nedenini bazıları Beşiktaş taraftarı olarak Fenerbahçe’yi kötülemek istediğim olarak düşünebilirler. Kimse yanılmasın, doğruya doğru, yanlışa dur demeyi bilen bir birey olarak yaşamaya çalışıyorum. Hangi takımın taraftarı yaparsa yapsın aynı şeyleri kaleme alırdım. Ben ülkem için Fenerbahçe’ye desteğe gittim. Ülkem için Beşiktaş formamı giydim ve ülkem için orada Fenerbahçeli kardeşlerimizle birlikte bağırdım.

Ülkemizdeki kardeşliğimizin, birlik ve beraberliğin bozulmayarak hep ses ve tek yürekten “HEP BİRLİKTE TÜRKİYE’YİZ.” demek için birliğin daim olmasını Cenab-ı Hak’tan niyaz ederim…

Sevgi ve saygılarımla… 

İlk yorum yazan siz olun
OKUYUCULARIMIZIN DİKKATİNE !... Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.