Bismillahirrahmanirrahim
Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allahımıza hamd; Başöğretmenimiz, Önderimiz, sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Peygamberlerimize, izinden gidenlere, Ehlî Beyt’ine, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Allah (c.c)’ın ilke ve inkılabı İslam’a tabi olan Mümin kardeşlerimize, Din ve Vatan muhafızı Şehid ve Gazilerimize salat ve selam olsun!
Üniformalı Silahlı Eşkıya Kuvvetlerinin 15 Temmuz Darbesi Allah’ın lütfuyla ve Tayyib Erdoğan Kardeşimizin Önderliğinde İktidarımızın Milletimizle el ele direnciyle bastırılmasaydı; ülkemizin, mazlum coğrafyanın ve hepimizin başına gelecek felaketleri hayal bile edemiyorum!
Eğer hainler başarsaydılar; yüz yıllık mücadeleyle ve ağır bedeller ödenerek elde edilen tüm kazanımları, Hak ve Hürriyetlerin tamamını yasaklayacaklardı!
Yeni yeşermeye başlamış İmam Hatib Okulları, İlahiyat Fakülteleri, STK’lar, Milli Sendikalar, samimi Tekkeler ve Tarikatlar vs. Din ve Vatansever tüm kuruluşların kapıları açılmamak üzere zincirleyeceklerdi!
Başta Siyasette, Bürokraside yasaklar, sürgünler ve idamlar Milli Mücadelenin yılmaz savunucularının yine kaderi olacaktı!
Devasa hizmetlerinin durdurulduğu, Dış Sermayenin kaçırıldığı, IMF kapılarında yeniden para dilenilmeye başlanıldığı, Paramıza sıfırların eklendiği, gecelik yüzde binlik Repo Faizleriyle iflas ve intiharların artığı, İşsizler Ordusunun on Milyonlara ulaştığı, musluklarımızdan sularımızın akmadığı, elektrikler yerine mumla aydınlatıldığımız kısaca ekonominin karaya vurduğu bir kapkara dönemi yaşayacaktık.
Dış ve iç destekli terör örgütlerin meydanlarda cirit attığı, sabotajların, suikastların tüm Ülkeye yayıldığı, Kanlı Kandil’in Ülkeyi yöneten merkezlerden biri yapıldığı, binlerce Asker, Polis ve Vatandaş cenazelerinin arkasında anaların ve yetimlerin ağıtlar yaktığı ve şehirleri Bağdat ve Halep gibi harabeye döndürülmek istenen bölünmüş bir Türkiye’de yaşayacaktık!
15 Temmuz akşamı teyakkuza geçen Yunan ve Sırp orduları Batı Trakya, Bosna, Kosova vs. ülkelerimizde acımasızca Müslüman katliamına başlayıp Balkanlar’da tek bir Müslüman kalmayıncaya kadar yeni bir Srebrenica Din ve Soykırım acılarını yaşayacaktık!
Ve en acısı, Fetonyahu’yu Sahte Mehdi ilan ederek Biat zorlamasına itaat etmeyen Müslüman ülkeler arası savaşlarla şu an bile sınırlarımızda hazır bekleyen NATO haçlı kuvvetlerine Ülkemiz ve diğer Müslüman ülkeler barışı sağlama adına işgali ettirilecekti!
Evet, 15 Temmuz silahlı eşkıya darbesini başarsaydılar, neticede Fas ve Pakistan ile Mekke-i Mükerreme ve Medine-i Münevvere’yi de içine alan 23 Müslüman Ülke sınırları içinde Büyük İsrail İmparatorluğu ilan edilerek Siyonizm’in beş bin yıllık hedefi gerçekleştirilecekti!
Bu sinsi Siyonist Planlarını gerçekleştirmek için Koskoca Cihan Devleti Osmanlıyı yıktıklarını unutmadık ve asla unutmayacağız!
Türkiye Cumhuriyeti döneminde Siyonist Planları gerçekleştirmek için devrimlerle İslam Medeniyetini yasakladıklarını unutmadık ve unutmayacağız!
Şeytani Siyon Planını bozmak için Mücadele eden İktidarları darbelerle devirip, Manevi ve siyasi Lider Kadroları nasıl darağaçlarıyla, cezaevleriyle ve sürgünlerle cezalandırdıklarını unutmadık ve asla unutmayacağız!
İndirek Kıblemiz Mescid-i Aksamızı yıkarak Kudus-ü Şerifi Başkent planladıkları Büyük İsrail İmparatorluğunun kurulmasına destekle görevli Ülkelerimizin başındaki sabataist kâhyaları yalan ve dolanla nasıl putlaştırıp dokunulmaz kıldıklarını unutmadık ve asla unutmayacağız!
Ve Allah’ımızın, düşmanlarının bu şer işgal Planlarını Üç Mukaddes Beldeyi koruma ve Nurunu tamamlama adına Hak Planıyla muhlis ve mücahid tayyib kulları eliyle her dönem bozduğunu da unutmadık ve asla unutmayacağız!
Asırlık darbelerin tamamından da tehlikeli 15 Temmuz darbe girişimi şimdilik durdurulsa da Din ve Vatan Düşmanları asla pes etmediler ve etmeyecekler!
Demokrasi maskesiyle 31 Mart sandık darbesinin hummalı hazırlıklarını yapıyorlar!
Hem de tankın önüne geçen seçmenlerimizin eliyle sandıkta darbe planı karşısında İktidarımızla, Milli Muhalefetimizle ve Milletimizle el ele verip Cumhuri İttifakta yeniden birleşmeliyiz!
Adayların şekline şemailine bakmadan, kasıtlı yapılan ekonomik ihanetlere, suikastlara ve sabotajlara aldırmadan tercihimiz Türkiye’mizden Mazlum Coğrafyadan, büyük bedellerle elde edilen Hak ve hürriyetlerden yana kullanmalıyız.
Siyonizm’in içimizdeki taşeronları tilki postuna bürünmüş CHP- HDP zillet ve şirret ittifakının oyununu mutlak bozmalıyız!
Çünkü en büyük servet ve nimet Dinimizdir! Ve Vatanımızdır! Kefensiz yatan milyonlarca şehid ve gazimizin emanet ettiği bu Din ve Vatan nimetiyle beraber Mukaddes Beldelerimizi kıyamete kadar gelecek nesillerimize emanet etmek İmanımız, sözümüz ve namusumuzdur!
Salı Akşamı saat 20.45’te Akit TV Canlı Yayın programı “Milli Diriliş!”te buluşmak duasıyla Allah’a emanet olunuz.
El birliğiyle maddi ve manevi çalışmalarımızla oluşacak sadece İslami İlkelere bağlı Bağımsız Türkiye’mizin yeniden dünya nöbetini beşli çeteden alması, Fethin sembolü Ayasofya›mızın açılması, Mescid-i Aksa’mızın özgürlüğü ve tatil olması dileğiyle...