Bugün senin yanında olanlar varsa, yarın sende bir başkası için yaşamaya başlarsın…
Bugün elinden tutanlar varsa, yarın sende bir başkası için elinden tutarsın…
Bugün seni düşünen, yol gösteren varsa, yarın sende bir başkasını düşünür, rehber olursun…
İşte bu zincirlemenin adıdır: Ağabeylik/Ablalık – Kardeşlik
İnsan çeşitli yollardan geçer, bebeklik, gençlik, okul hayatı, yetişkinlik, yaşlılık vs.
Ama bazı yollarda anne-babadan ayrı yaşar ve yürüdüğün yolda anne-baba gibi elinden tutulmasını istersin. Okul hayatı içinde yürüdüğün yolda veya yapacağın sosyal faaliyetlerde adım atacağın basamaklar hakkında veya iş ve kariyer noktasında çizmeye çalışacağın çizgi hakkında rehberler ararsın.
Mesele resim çizmeyi bilmek değil, kalemi iyi tutmaktır. Her çizilecek çizgide kalemi iyi tutamazsan yan çizersin, denge kaybında telafi edemeyeceğin hatalarla karşılaşırsın. Ressamların resim yaparken kalem tutuşları resimde hata yapma oranını büyük ölçüde azaltır.
Mesela, bir şoför için düşünürsek; direksiyonu iyi tutmalıdır ki bir kaza anında aracın dengesini koruyabilsin. İyi araç sürücüsü olsa da iyi direksiyon tutmayan kaza anında telafi edilemeyecek hatalar yapar.
İşte bu düşünceyle yaşıyoruz ya hayatımızı; hayat, silgi kullanmadan resim çizme sanatıdır. Yanlışlarımız tecrübe olur, doğrularımız başarımız olur.
Hayat el ele yaşamak ister. Hayat, birlikte olmak, dostlara, kardeşlere, manevi abla ve ağabeylere sahip olmak ve yol göstericilerle beraber olmak ve istişareyle adım atmak ister.
Her nerede olursan ol, o yoldan yürüyen birisini bulmalısın yol arkadaşlığını anlamak için.
İki kardeşten bahsedeceğim sizlere küçük yaşlardan can kardeşliğiyle beraber yola başlamış Fahrettin ve Sabit,
Bu iki arkadaş her yerde her adımda birbirlerine destek oldular. Birisi diğeri için her zaman emeğini feda ediyor kardeşliğe birkaç tuğla daha ekliyordu.
İstanbul Ticaret Üniversitesinde Girişimcilik Kulübü yer alıyor. Bir zamanlar benimde öğrencilik yıllarımda 2 yıl görev aldığım bir topluluk. Orada kendini bize tanıttıran Fahrettin kardeşimle birlikte abi-kardeş olmak ve birlikte yürütmek, öğrendiklerimi ona aktarmak bilgimin ve tecrübemin ve vaktimin zekatını da vermemi bana sağlıyordu. Fahrettin, her zamanki gibi azimli, gayretli ve başarılı olmanın yanında başladığı bu yolda 1-2 sene sonra bu topluluğa başkanlık yapma görevi ona nasip oldu.
Başarıyla yürüdüğü bu yolda görevini hakkıyla ifa ederek o da kendi kardeşlerine ağabeylik yaparak önce aile olmayı sonra yol arkadaşı olmayı kendi arkadaşlarıyla sağlamıştı. Başarıya ulaşmanın en önemli nedeni de aile kurabilmekti. Aile bilinciyle yürümeyen hiçbir ekip başarıya ulaşamazdı.
Fahrettin ile tanışmamızın ardından O’nun can kardeşi Sabit ile de yollar kesişti. İki yoldaş Sabit ve Fahrettin ile toplanmalarımız, istişarelerimiz fikir alışverişlerimiz ve yol göstermelerimiz bana bir zamanlar bize de böyle el uzatanların olduğunu hatırlıyordu. Bana olan bir şeyi başkasına yapmamak kendimi borçlu hissettiriyordu.
İki manevi kardeşim Fahrettin ve Sabit bizim mezuniyetimizin ardından üniversitede bu toplulukta bir şeyler yapmaya başladı ve de başardılar. Niyetlerinin Allah rızası olduğu her adımda niyetlerinin karşılığını gördüler ve aldılar.
Ve yıl 2017; Fahrettin yürüttüğü bu topluluktaki başkanlık görevini devrediyor. Yine can yoldaşı Sabit’e bu görevi teslim ediyordu. Bu iki can kardeşimin birlikte kol kola çalıştıkları bu topluluğun devir teslim törenine şahitlik etmek, maziyi bize hatırlatarak bizi duygulandırdı.
Ve o an şunu anladım ki; hayatta el uzatabileceğin birisi varsa hemen yola koyul. Verebileceğin bir vaktin, aktarabileceğin bir bilgi ve tecrüben varsa hemen paylaş, Rabbinin rızasını kazan. Geçmişte nasıl senin elinden tutanlar varsa ve sana yol gösterdiyseler bugün sen de başkalarına el uzat ve onlara yol göster. Yol göster ki; Rabbin senden hoşnut olsun.
Bu duygu ve düşüncelerle; İki can kardeşime çıktıkları bu yolda atacakları her adımda başarılar diliyorum. Rabbim onları ve diğer tüm kardeşlerimizin niyetlerini kendilerine muvaffak kılsın.
Amin!