Türk gene eski Türk’tür, değişmez hiç bir zaman,
Çünkü kanlarımızda, coşuyor milli iman.
Tarihini aç da bak, soyun-sopun kahraman,
Savaşta ve barışta, düşmana vermez aman.
Tarihini unutma, üzülecek şu gönlüm;
Ceddinin dudağında, ”ya istiklal-ya ölüm!”…
Rehber olmasın bize, yabancı hiç bir ilke;
Çünkü dünyada yoktur, Türkiye’m gibi ülke…
Bürünme genç kardeşim, asla yabancı kürk”e…
Özentiye kapılman, yakışır mı hiç Türk”e!...
Yakışanı ara-bul, mutlu olsun şu gönlüm;
Parolandır unutma, ”ya istiklal-ya ölüm!”…
Avrupa’nın ardından, kulak verin Asya’ya;
Türkün tek dostu Türk’tür, kalpten haykır dünyaya
Milli olan kimliği taşımazsan yakaya,
Can verirsin korkarım, üç ayaklı sehpaya!...
Sehpada sallanmana, dayanamaz şu gönlüm,
“Türk, öğün, çalış-güven”- “ya istiklal-ya ölüm”..
Akılcı, bilimciydin, eğitimden yanaydın;
Vatan savunmasında, devamlı ön saftaydın.
Bir adımın Avrupa, diğeri Asya’daydın;
Uzay fetholunurken, sende mi uykudaydın?
Tez uyan, uyumana razı olmaz şu gönlüm;
Özüne dön ve haykır; ”ya istiklal-ya ölüm!”
Atatürk”ün oğlusun, yavuz-fatih ecdadın;
Dürüstlükle duyuldu, yine dünyada adın.
Gerçekleşiyor dur-bak, şu asırda muradın;
Allah’tan başka korkma, güçlü çıksın feryadın.
Bu sesi arıyorum, bulacaktır şu gönlüm;
‘Bir Türk dünya’ya bedel’, ”Ya istiklal-Ya ölüm!’
Askerim, emniyetim, dimdik ayakta durur;
O’nu gören şer güçler, köpek gibi kudurur…
Gücümüzü bilmeyen, kendisini vurdurur;
Dünya sel olup gelse, ordum o’nu durdurur.
Polisim ve askerim, benim çiçeğim,gülüm;
Şehitler hiç ölür mü? ”Ya istiklal-Ya ölüm!”.
Bir zaman ırmaklarım, kan aktı,şimdi berrak;
Kan ile yoğrulmuştur, Anadolu’mda toprak.
Ey gafil şaşkın insan, şu yurduma iyi bak;
Şehitlerin yurdunu, her zaman koruyor HAK!..
Hak yolda yürüyene, eşlik eder bülbülüm;
LA İLAHE İLLELLAH,”.Ya istiklal-Ya ölüm!’
Hak-hakikat yolunda kükreyip coşup taştın;
Vatan, bayrak aşkıyla millet için savaştın…
Bütün dünya bir oldu, yine üstünden aştın,
Bugünkü istiklale, bu imanla ulaştın.
Bu inancın gencini, arayıp buldu gönlüm;
Bu genç Türk genci sensin, ”ya istiklal-ya ölüm!”..
Bütün dünya Türklüğü, o günleri arıyor;
Damarlarımda her gün asil kanım kaynıyor.
Türk’ü durdurmak için cihan tedbir alıyor,
Güneş ufuktan doğdu, gençliğim şahlanıyor…
Şahlan ki mazlumlara ilaç olsun şu gönlüm,
Parolanı namus bil, ”Ya istiklal-Ya ölüm!”…
Birlikte kuvvet vardır, kuvvetin temeli Hak;
Bu kardeşlik ruhuyla, dostum yaşarsın mutlak;
Silâhı elinden at, bu ruhla kalplere ak;
Karnın aç-kıçta don yok, lütfen şu dünya’ya bak!..
Türk’ün eli öpülür, a benim iki gözüm;
Tarih kanla yazılır, ^Ya İstiklâl-ya ölüm!..”
Türk- kürt- laz- çerkez birdir, hepsinin aslı Türk’tür,
İtirazı olanın, beyni bitmiş kütüktür!...
Türk bunlarla uğraşmaz, asaleti büyüktür;
Herkesi birleştiren, öncümüz ATATÜRK’tür.
Süper devlet olalım, birazcık dinle gülüm;
Türk’ün sloganıdır, “Ya istiklâl-Ya ölüm!”…
Ahmet, Ayşe, Fatmalar; Sinanlar aslan gibi
Türk gençliği ezeli, ebedi zaman gibi…
Anadolu kutsaldır, yürekte iman gibi,
Seksen milyon Türk bugün, şanlı ecdadı gibi…
Bu ecdada bu torun, lâyıktır deli gönlüm;
Yeter be haykıralım, ”Ya istiklal-ya ölüm!”
Not: Bu şiiri 30Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla kahraman Mehmetçiğimize, asil Türk gençliğine ve yüreği vatan-millet-bayrak aşkıyla yanan harikülâde
nesli yetiştiren Anadolumun tertemiz asil insanlarına armağan ediyorum.