Ya şimdi, Ya da hiç

CELAL Talabani’nin Ankara ziyaretiyle ilgili çok önemli iki zamanlama taktiğine işaret etmek istiyorum.

İlki kara harekátının başlaması haberlerine kurban gitti, ikincisi çekilme kavgası nedeniyle dikkatten kaçtı. Şöyle ki;

1) 20 Şubat tarihli MGK toplantısında Türk birliklerine birkaç saat içinde sınırı geçme talimatı verilirken, eşanlı olarak Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin Ankara’ya davet edilmesi kararı alındı.

2) ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Casey "TSK Irak’tan çıkmalı" açıklamasını yaparken -ve Genelkurmay’a göre çekilmenin başladığı saatlerde- Bağdat’ta bulunan Türk heyetinin tek çabası Talabani’yi Türkiye ziyareti için ikna etmekti.

Bu görev Irak Özel Temsilci Vekili Murat Özçelik’le birlikte Bağdat’a giden Başbakan Başdanışmanı Büyükelçi Ahmet Davutoğlu’na düştü. Davutoğlu bir saate yakın başbaşa görüştüğü Talabani’ye açıkça şu mesajı verdi:

- Ya şimdi gelirsiniz ya da bir daha mümkün olmayabilir...

Talabani kesin kararını verdi, ziyaret tarihi Türk askerinin çekilme günü açıklandı.

* * *

Türk sivil-askeri yerleşik düzeninin ani Talabani sevdasının sebebi sır sayılmaz.

Türk askerinin terörist kovalamak üzere girdiği toprakların yasal Cumhurbaşkanı Celal Talabani.

O yüzden Talabani’nin Ankara’yı ziyareti askeri harekáta uluslararası meşruiyet kazandıracak.

Biraz geçmişe dönersek, bu zamanlamanın önemini daha iyi anlarız.

Türkiye’nin 1974 Kıbrıs Barış Harekátı’nın üzerinden tam 34 yıl geçti.

Bir Yunanistan Başbakanı’nın Ankara ziyareti için 49 yıl bekledik.

Celal Talabani ise harekáttan sadece bir hafta sonra konuğumuz oluyor.

* * *

Ankara’nın askeri güç takviyeli diplomasisi ile Irak’ta yol alındı mı?

Irak Özel Temsilci Vekili Murat Özçelik’e göre;

1) Kuzey Irak Türkiye’nin ciddiyetini anladı.

2) Sünni ve Şii Araplar toprak bütünlüğüne sahip çıktı.

Peki Celal Talabani Ankara’da bu yönde makul mesajlar verecek mi? Mümkün... Ama basın planlamasına bakıldığında, kendi kamuoyunu tatmine dönük ve Türk kamuoyunu kızdıracak açıklamaların da muhtemel olduğu görülüyor.

Yine de unutmayın ki bu ziyaret için önem taşıyan kapalı kapıların ardında söylenenler olacak!

Baykal’a Baba desteği

CHP lideri dün CNN-Türk’te Fikret Bila ve Murat Yetkin’in konuğuydu. Programdan sonra çay sohbeti imkánı bulduk.

Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in kendisini aradığını duymuştum. Sordum, doğruladı:

"Evet, aradı. ’Çok iyi gidiyorsun, bir tek sen kaldın’ dedi. Ayrıca Bahçeşehir Belediye Başkanı Kemal Aydın’la çok özel bir ilişkisi var. ’Yanımda, randevu ver, sana göndereyim’ dedi, salı günü Kemal Bey bize katıldı."

Siyasetin iki duayeni arasındaki bir önceki bilinen temas 4 Haziran günü, 27 Nisan muhtıra fırtınası sırasında yaşandı.

Bu görüşme de CHP ile Genelkurmay gerginliğine rastladı. Sadece tesadüf mü, bilemem.

Baykal’ı yakalamışken, "Askerden bir mesaj var mı?" diye sordum. "Üstü kapalı mesajlar var, ’sizi kastetmedik’ diye. Ama yazılı açıklama hiçbir izaha gerek bırakmıyor" yanıtını verdi