İbrahim KARAGÜL

İbrahim KARAGÜL

2023 çetin bir nihai hesaplaşma yılı olacak.

2023 çetin bir nihai hesaplaşma yılı olacak.

Türkiye’nin 21. yüzyılda başlattığı büyük yükseliş, ilk ölümcül sınavını 2023’te verecek. Türkiye Ekseni bu coşkulu yükselişini devam ettirecek mi yoksa durdurulacak mı?

Küresel ölçekli bütün güç alanlarında kendine yer bulan, artık yeryüzünün her köşesine uzanan Türkiye Ekseni, içerideki ve dışarıdaki cepheyi kırabilecek mi yoksa tehlikeli bir fetret dönemine mi girecek?

Selçuklu, Osmanlı, Cumhuriyet devletler sürekliliği, yüzyıllardır bu gelenek üzerinden tarih yapan, coğrafya inşa eden siyasi genetik bu rol ve gücünü daha da artıracak mı, yoksa kesintiye mi uğrayacak?

2023’te bütün güçleri ile Türkiye’ye saldıracaklar.

2023 bir nihai hesaplaşma olacak. Dışarıdakiler, bütün siyasi ve jeopolitik tezleri için, içerideki ittifaklar ve cepheler üzerinden Türkiye’ye saldıracaklar.

Eski güçlerini kaybettiler, istediklerini yapamıyorlar ama yine deneyecekler. Önceden Türkiye’yi kontrol altında tutmak için saldırıyorlardı. Şimdi “Türkiye çok büyümesin, bizim için tehlike olmasın” diye saldıracaklar.

İçeride; Erdoğan karşıtlığı, FETÖ ve PKK intikamı, siyasi liderlerin kişisel hınç ve öfkeleri ile şekillenen ittifakları bir silah olarak kullanacaklar.

Siz bunu siyasi mücadele, seçim yarışı olarak göreceksiniz ama işin arkasında hep “Türkiye’yi nasıl durdururuz” planlamaları olacak. Dışarıdakilerin tehdit algılamaları ile içeridekilerin intikam duyguları ve “bağımlılıkları” Türkiye’nin önüne devasa bir tehlike olarak sürülecek.

Siyasi partileri FETÖ-PKK eksenine çektiler.

Batı’nın tehdit algılamaları ile içerideki ittifakların hedeflerinin böylesine örtüşmesi şoke edici.

Terör örgütleri zaten böyleydi. FETÖ böyleydi. PKK böyleydi.

Onlar Türkiye’de Batı düzeni, vesayeti, kontrolü için açık açık kullanıldılar. Onlar Türkiye’yi küçük tutmak, zayıf tutmak, kontrol altında tutmak, itaat etmezse parçalamak için konumlandırıldılar.

Vahim olan, siyasi partilerin de bu eksene çekilmesi oldu. Öyle savruldular ki, ABD ve Avrupa’nın PKK ve FETÖ için belirlediği pozisyona razı oldular.

Türkiye için mücadele etmesi gerekenler, ülkenin refahı, uyumu, huzuru, güvenliği ve güçlenmesi için seferber olması gerekenler, Türkiye’yi içeride vurup dışarıda durduracak bu konumlanmaya razı oldular.

Çünkü PKK başaramadı. Çünkü FETÖ başaramadı. Onları devreye alıyorlar!

Çünkü PKK başaramadı. Çünkü FETÖ başaramadı. Şimdi yeni roller dağıtılıyor. Onlar devreye alınıyor.

Bütün dünyada güç alanları yeniden tanımlanırken, bloklar bozulup yenileri kurulurken, Türkiye bu büyük kaosta kendine sağlam ve güçlü bir yer bulmaya çalışırken, hiçbirinden, Türkiye’ye destek olacak tek bir söz, tek bir plan, tek bir öneri gelmedi.

Gelmez, gelemez, gelmeyecek. Çünkü onlara eski Türkiye’ye dönüş için rol verildi.

Zayıf, fakir, huzursuz, karanlık, renksiz, şehirlerinde bombalar patlayan, sınırları içine sıkışıp kalmış, orada bile huzur verilmeyen, iç çekişmeler ve siyasi krizlerle boğuşan, ekonomik krizlerle tükenen bir Türkiye için birleşiyorlar.

Yalan, kurgu, o gizli ajanda: Eğer 2023 aşılamazsa Türkiye parçalanacak.

Türkiye hangi cepheye koşarsa, nerede mücadele veriyorsa orada karşı safta, cephede yer alıyorlar. Bunu kamuoyundan gizlemek için de, FETÖ’den öğrenilen taktikle, korkunç yalan ve kurgu kampanyası yürütülüyor, psikolojik operasyon yürütülüyor, zihinler iğfal ediliyor.

Bu yalan ve kurgu stratejisi o gizli ajandayı gizlemek içindir!

21. yüzyıl şekillenirken Türkiye’nin önünde iki seçenek vardı. Ya küçülerek var olacak, ya büyüyerek var olacaktı. Asla aynı kalamıyordu. Türkiye, tarihî siyasî kodlarını harekete geçirdi ve büyüyerek, güçlenerek var olmayı seçti. Bunu yapamasaydı parçalanacaktı.

Eğer 2023 aşılamazsa, bu güç yükselişi durdurulursa, kesinlikle küçülecektir. Yani parçalanacaktır. Eğer içeride kurdurulan siyasi cephe başarılı olursa bu sonuç kaçınılmazdır.

Davutoğlu ve Babacan’a sinyal: İçeride Erdoğan’ı durdur. Dışarıda Türkiye’yi durdur.

İşte 2023 bu yüzden nihai hesaplaşmadır. Siz içeride Erdoğan’la hesaplaşma olarak algılayın, proje dışarıda Türkiye’yi durdurma olarak yürütülüyor.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Millet İttifakı’na yeni katılımlar olabilir” cümlesiyle Ahmet Davutoğlu (Gelecek Partisi) ve Ali Babacan’ı (Deva Partisi) işaret etmesi, 2023’ün “nihai hesaplaşma”sını güçlendirme telaşıdır.

Çünkü Batı bloku zayıflıyor. ABD ve Avrupa dünyayı dizayn etme gücünü kaybediyor. Artık merkez Atlantik değil. Atlantik’ten beslenen siyasi güçler de zayıflayacak. Onların Türkiye projesi de zayıflayacak.

Kılıçdaroğlu’nun siyasi ömrünün 2023’e ulaşıp ulaşmayacağı bile şüpheli iken, onun öncülüğünde formatlanan bir siyasi cephenin başına çok şey gelebilir.

Sizi bir araya getiren kim? Gizli ortaklar, patron kim?

Asla bir araya gelemeyecek adamları tek çatı altında toplayan kim? Asla birbiriyle uyuşamayacak siyasi partileri aynı cepheye sokan kim? Sadece bu sorunun cevabı bile her şeyi açıklıyor.

Böyle bir ittifakın sadece siyasi partiler arasında mı olduğunu sanıyorsunuz. Bunun daha gizli ortakları var; FETÖ var, PKK var. Bunun dışarıda patronları var; ABD var Avrupa var.

Ama dünya, yeni güç kaymaları bu yolu zorlayabilir. Onların istediklerinin tam tersi bir dünya şekilleniyor. Daha dün Arap dünyasında Türkiye karşıtı cephe kurmuşlardı. İçerideki cephe ile birlikte çalışacaktı.

İki yıl olmadı, çöktü. Onlar bile ABD ile Batı ile birlikte Türkiye’yi durdurma”nın bir macera olduğunu gördü.

Bu bir iç politika, siyasi analiz değil. Türkiye küresel ölçekte bir güç, hiçbir şeyi artık yerel değil. Buradan bakınca, dünyadaki köklü değişime bakınca içeridekilerin Batı’dan gelecek sinyallerle bir yere varamayacağı, bunun yeterli olmayacağı görünüyor.

“Bizim Türkiye’miz” mi “Onların Türkiye’si” mi? Büyük kuruluş mu büyük çöküş mü?

2023 “devletler sürekliliği” ve o siyasi genetik için nihai bir hesaplaşma olacak, kesin. Türkiye Ekseni ile Batı vesayeti arasında büyük bir çarpışma olacak.

Ayakları bu topraklara basanlar ile ABD ve Avrupa başkentlerinden talimat alanlar arasında vuruşma olacak. “Bizim Türkiye’miz” mi “Onların Türkiye’si” mi, belli olacak.

Yerli olanla yabancı olan kapışacak. Bu ülkeyi büyütmek isteyenlerle küçültmek isteyenler boy ölçüşecek.

Anadolu ve coğrafya yükselişi ile “intikam ittifakı” ve arkasındaki emperyal güçler çarpışacak.

2023 ya büyük kuruluşun ya da büyük çöküşün tarihi olacak.

Siyasi kimliklerinizi bir kenara itin. “Türkiye Ekseni”ne güç verin!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
OKUYUCULARIMIZIN DİKKATİNE !... Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
1 Yorum
İbrahim KARAGÜL Arşivi