Aydan ÜSTKANAT

Aydan ÜSTKANAT

Avokado Anadolu’ya Kök Saldı!

Avokado Anadolu’ya Kök Saldı!

Çok uzun zaman önceydi, tarihi gerçekten hatırlamıyorum. İlk yediğimde ona hayran kaldım. O zamanlar ne besin değerini biliyordum, ne de nerede yetiştiğini. Tadını çok sevmiştim o kadar. Yenilikleri seviyorum, zaten Anadolu malzemeleriyle oluşturduğum ve bugün bir çok şefe, aşçıya ilham olan kayıtlı 400 küsür yeni reçetem var. Mutfakta tutucu değilim ama yerel malzeme kullanmak konusunda çok inatçıyım. Bunun için bir çok nedenim var. Bu nedenlerden en önemlisi ise karbon ayak izlerimiz. Dünyanın bir ucundan talep gören mahsüllerin uçakla, gemiyle, tırla uzun yol kat etmesinin doğaya kesilen bir faturası var. Bu tüketim şeklinin bir parçası olmak istememem. Avokadoyla arama o dönem çok sevsem de mesafe koymama nedendir. İşte tam da bu yüzden bir gün çekirdeğine üç kürdan saplayıp, suya bırakmışlığım vardır onu. Armut şeklindeki pürüzsüz çekirdeğin, çatlayışını, minicik kök vermesini, o kökün büyümesini haftalarca izlemişliğim var. Uzayan kökleri toprağa ekme günü geldiğinde internet sağolsun, yumuşak, vitaminli bir toprağa ekmem gerektiğini öğrendim. O kadar hızlı ve sağlıklı büyüdü ki baktıkça göğsüm kabarıyordu. Ancak, öğrendim ki avokado tek başına olunca meyve vermezmiş. Avokado ağacının meyve vermesi için en az üç fide ile aynı ortamda olması gerekliymiş. Hemen ona iki arkadaş daha hazırladım. Seneler geçti, artık elli santimlik üç yaşlarında, beş gencecik avokado fidem olmuştu.

Sonra bahçeye ekme günü geldi. Doğru açı, doğru ışık, doğru mesafe. Allahım bir gün boyunca herkesi seferber ettim. Yerleri bulundu törenle ekildi. Gözüm gibi bakıyordum, yaprakları irileşti, serpildi. İki yıl sonra mahsül alacaktım. Ama hesap tutmadı, sert geçen karlı bir kış günü onları kaybettik. Anlayacağınız avokado için sert kışlar hele hele kar olacak iş değildi, İstanbul yanlış bölgeydi. Allahtan güneyde oturan çiftçiler de uzun zamandır bu denemeleri yapıyordu ve o bölgeler avokado için biçilmiş kaftandı. 

Kaliforniya’dan Antalya’ya

Avokado meyve olarak ilk olarak Türkiye’ye 1969 yılında gelmiş.ABD’nin Kaliforniya eyaletinden Fuerte, Hass, Bacon ve Zutano olmak üzere, dört önemli ticari çeşit getirilmiş. BATEM tarafından Antalya ve Alanya koşullarında 1969-1983 yılları arasında yapılan deneme üretiminde bu dört çeşidin bölgeye adapte olabildiği ticari yetiştiriciliğinin yapılabileceği görülmüş. Bu türün yetiştiriciliği için Türkiye’nin Akdeniz sahil kuşağındaki bazı alanların oldukça uygun olduğu belirlenmiş. Bugün üretimin önemli bir kısmı Antalya ve Mersin’de yapılıyor. Muğla ve Hatay’da da üretimi var.

TALEP ÇOK ÜRETİM AZ

Avokadoya her sene üç katı daha fazla talep oluyor. Şu an yapılan yerel üretim hacmi maalesef talebe karşılık veremiyor. Bu durum fiyatlara da yansıyor. Avokadonun yerel üretimi son beş senedir İstanbul marketlerine de yansıdı. Son iki üç senedir de ilk elden sipariş vermek gündemde. Ben de siparişle avokado tüketenlerdenim. Finike bölgesinden Turuncubağ’ın sahibi Mehmet Ali Tuncel “İlk elden almak tabiki daha doğru çünkü marketlerde satılan ürünler raf ömrü için hasat zamanından erken kesiliyor. Üretimi çok zahmetli değil bakım maliyetleri de epey düşük” diyor. Tuncel avokadoların üretim aşamasında hiçbir kimyasal madde kullanmadıkları için fire verdiklerini ama bunu fiyatlarla dengelediklerini belirtiyor.

Meyvenin olgunlaşmadan dalından koparılması besin değeri ve lezzeti için olumsuz bir etki. Üstelik marketler avokado konusunda hala bilinçsiz. Sergiledikleri sepetler, ısı avokado için olumsuz koşullar. 

Avokado beslenmemiz için gerçekten çok önemli bir malzeme. Bu yazıyı yazmama nedeni ise meslek hayatım boyunca her gün kullandığım bu meyveden hiç bahsetmediğimi fark etmiş olmam. Kitaplarımda, instagram hesabımda bol bol avokadolu tarifler bulabilirsiniz ama üretimini konuşmak da önemli. Bu yazı umarım daha fazla ekim alanına vesile olur. Tüketici de üreticisinden direk alışveriş yapmayı dener. Turuncubağ, Feride’nin Bahçesinden, Avokado Organik Yaşam, Avokadocum, Bahçemden Taze Alanya, Ailemin Bahçesi, Avokado Sepetim, Yeşil Limon gibi üreticiler tüketiciye online alışveriş imkanı veriyor.

Nasıl kullanmalısınız?

Çok iyi biliyorum bazılarınız tadını da sevmiyor; emin olun onu yanlış kullandığınız için sevmiyorsunuz. Avokado salata ve atıştırmalıklarda olağanüstü bir baz, olağanüstü bir malzeme. Limon, portakal, zencefil, maydanoz, kişniş, ızgara balıklar, haşlanmış soğuk etler, domates, ekmek, süzme yoğurt, zeytin, taze kekik, acı biber, kavrulmuş kıyma ve neredeyse tüm peynirler ona olağanüstü uyumla sarılır. İşe avokado nasıl kesilir, doğranır öğrenerek başlamalısınız, bu bilgileri web sitemde ve daha da ileri götürerek profesyonel şekilli kesimleri YouTube kanalımda bulabilirsiniz.

ETTINGER: Meyve ağırlığı 200-400 gr, parlak yeşil renkli, armut şekilli, kabuk, yüzeyi düzgün. Ortalama yağ oranı yüzde 15-18, kuru madde oranı yüzde 25-28. Dikine gelişen bir ağaç yapısı var. Yapraklarda anason kokusu yok. Hasat periyodu Kasım-Aralık arasında.

HASS: Meyve ağırlığı ortalama 150-250 gr, kısa armut şekilli, kabuk rengi siyahımsı mor kabuk yüzeyi pürtüklü. Çok lezzetli bir çeşit. Yağ içeriği ortalama yüzde 16-18, kuru madde içeriği yüzde 25-30. Hasat periyodu, Kasım-Haziran arasıda veyapraklarında anason kokusu yok.

ZUTANO: Meyve ağırlığı ortalama 200-400 gr, armut şeklinde, açık yeşil parlak. Kabuk yüzeyi düzgün, ince, soyulması nispeten zor. Ortalama yağ içeriği yüzde 15-18, kuru madde oranı yüzde 24~26. Yapraklarında anason kokusu yok. Ağaçta muhafaza zamanı orta. Hasat için olgunlaşma zamanı Kasım-Aralık arasıda.

FUERTE: Meyve ağırlığı ortalama 175-450 gr, armut şekilli, kabuğu yeşil, yüzeyi hafif pürüzlü. Ortalama yağ içeriği yüzde 17-20, kuru madde oranı yüzde 25-30’dur. Ağaç yapısı yayvan. Yapraklarında, anason kokusu mevcut. Hasat periyodu Kasım-Mayıs arasıda ve lezzetli bir çeşit.

BACON: Ortalama meyve ağırlığı 220-400 gr, koyu yeşil kabuklu, yumurtamsı armut şekillide. Soyulması kolay. Yağ oranı ortalama yüzde 15-16, kuru madde oranı yüzde 25-28. Yapraklarında, anason kokusu mevcut. Hasat için olgunlaşma zamanı Kasım-Aralık arasıda.

Vitamin ve beslenme değeri eşsiz kılıyor

Glutathion ve lutein gibi doğal antioksidanlar içeren avokado meyvesi, enerji olarak diğer besinlere kıyasla protein ve B, A ve C vitaminlerince oldukça zengin. Yağ grubundan ama kolestrol değeri sıfır. Dolayısıyla tüketilebilecek en iyi yağlardan biri. Kandaki kolesterol seviyesini düşürmeye yardımcı Beta sitosterol değeri çok yüksek. Kalp damarlarının daralmasına neden olan kandaki düşük yoğunluktaki lipoprotein (LDL) kolesterol seviyesini düşüren, tekli doymamış oleik asidi içermekte. Anlayacağınız şeker sorununuz, kolestrol veya kilo sorununuz varsa o gerçek bir kurtarıcı. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
OKUYUCULARIMIZIN DİKKATİNE !... Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Aydan ÜSTKANAT Arşivi