Tasarlayarak ve plan kurarak hiç tanımadığı kişi ve kişileri tek tek tarayarak veya keserek öldürsün, sonra sen o kişiyi yakala ve milletin parası ile yemeğini vererek cezaevinde bak!

HANİ O KİŞİLERİN HAKLARI?

Yine tasarlayarak ve plan kurarak masum bir vatandaşı veya çocuğu al, ıssız bir yere götür ve namusunu kirlet ve sonunda hayvan boğazlar gibi hunharca boğazla ve sonunda yine o milletin parası ile onu cezaevinde bak ve besle!

HANİ O MASUMLARIN HAKLARI? HANİ NERDE ADALET?

İdam demek, o masumların ve herkesin haklarının korunması demektir! Çünkü idam, o caniyi o gaddarane işten menetmektir, caydırmaktır!

İdam olmayınca, o menfur işi niyetine koymak isteyen kişiyi, değil caydırmak, adeta teşvik edip cesaretlendirmek gibi bir şey! Çünkü adam düşünüyor, en kötüsü hapiste kalırsam ekmek elden su gölden kabilinden yaşayıp gideriz! Tabii ki o aralar bir af da çıkmazsa! Şayet afta çıkarsa, hiçbir şey yokmuş gibi o canlarını, kanlarını ve namuslarını heder ettiği kişilerin akrabalarının arasında dönüp yaşamaya devam…

Tabii ki bu durum ikinci bir cinayete kadar sürüyor!

İşte hiç bitmeyen “KAN DAVALARI” böyle alevleniyor!

O canileri İDAM ETMEK, madurun akraba ve yakınlarını “kısmen olsun” sakinleştirir!

Zaten cezaların esas varlık sebebi, suçlulara sıkıntı vermek değil, masumların haklarını muhafaza altına almaktır! Yani o cinayetlere giden yolları kapamaktır!

İDAM DEMEK, HAYAT KURTARMAK DEMEKTİR!  Yani yaptığı işin idam ile neticeleneceğini bilen bir şahıs, acaba o menfur işe teşebbüs eder mi? Etse bile kaçta kaçı eder?

Habil ile Kabil arasında başlayan bu haksız öldürmeler, hiçbir zaman yeryüzünden kalkmaz!

Fakat caydırıcı kurallar olursa ASGARİYE iner!

Dinimizin de değişmez hükmü olan “KISASTA HAYAT VARDIR”  bu hakikati ifade etmektedir!

O art niyetli kişilerin en azından birçoğunu caydıracağı için, birçok hayat kurtulmuş olacaktır! Onun için KISASTA HAYAT VARDIR! Suyu baştan kesiyor!

Demek ki, insan hayatına önem veren, kişi hak ve hürriyetlerini savunanların İDAM CEZASINI desteklemeleri gerekir.

İdama karşı çıkan bazı insan severler(!) acaba karşı tarafın hakkını biraz olsun düşünüyorlar mı?

İdam cezası deyince, olayın gerisine pek bakmıyoruz! Hep idamın kendisini değerlendiriyoruz! Gerisi hep kan ve gözyaşı ile dolu! Ve bu gözyaşı, o masumların akrabalarında, hele de anne ve babalarında ölünceye kadar devam etmektedir!

Şimdi bir daha insaflı düşünelim, GEL DE İDAM ETME! Veyahut da idama alternatif olarak cinayetlerin devamına yol ver! Fakat dinimiz o cinayetlere giden yolları cezaların caydırıcılığı ile kapamaktadır.

Sonuç olarak, merhamet duygusunu yerinde kullanmayınca, iyilik yapalım derken kötülük yapmış oluyoruz!

Cinayetsiz ve katliamsız günlerde buluşmak üzere Allah’a emanet olun!