İlk 100 ya da sürdürülebilir bir kapitalizm
Devletlerden daha zengin aileler, şirketler.
Bir kişiye 100 pul, 1000 kişiye 1 pul, hani şairin dediği gibi; “Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa.”
Davos’ta kapitalizm kendi özeleştirisini yapacakmış. Göreceğiz. Bu biraz da, “pardon, farkına vardık, düzelteceğiz, siz bir şey yapmayın, öfkelenip yanlış yaparsanız işler daha da karışabilir, zaten görüyorsunuz ‘güç bizde’ mesajı da bu açıklamanın tahtında müstetir gibi. Yani “aba altından sopa gösterme” işi de var sanki. “Olan oldu, sabırlı olun, bize güvenin biz bir şeyler yapmaya çalışacağız, ama uslu durursanız, yoksa patronlar sizi işten kovar, o zaman da yapacak bir şey yok” demeye getiriyor olabilirler mi, bunu icraatlarında göreceğiz.
Tamam patron! Silah sizde, para da. Media, bilim, STK’lar büyük ölçüde size hizmet ediyor. Siyaset, bürokrasi, kanaat önderleri hepsi denetiminizde. Darbe dönemlerinden biliriz, sağ-sol emrinizde, Marksist işçi sendikaları ile, kapitalist, patronların işveren sendikaları siz isteyince kol kola girer. Ergenekondan biliriz soğuk savaşın savaşan sağ parti liderleri ile sol parti liderleri aynı sanıkların avukatlığında buluşurlar, döner Paralelci olurlar. Gezi’de birlikte Taksim’e piknik yapmaya çıktıklarını, çadırlarla kamp kurup, dans ettikleri günleri de yaşadık. Marksistler, kapitalistler, ulusalcılar, ılımlı İslamcılar, ayrılıkçılar, hepsi kol kola idi..
İran gün gelir Esed’le, gün gelir Rusya ile kol kola girer. Ambargo günlerinde Türkiye ile kanka olan İran’ı bir el gelir, bir anda bu cendereden kurtarır. Ambargo kalkar, dünya petrolü 27 dolara geriler. Bu el Musul petrollerini DAEŞ’e veren eldir.. Bu el, Esed’le İran’ı kardeş yapan eldir.. İran’ın dünya bankalarında bloke edilen 100 milyar doları serbest bırakılır. Ama İran havayollarını yenilemek için 500 yeni uçak sipariş verir. O paralar İran’a gelmeden batılı firmaların kasalarına girer. İran borçlanır. Yok pahasına gelecek yıllarda üreteceği petrolü bugün de borcuna karşılık adeta rehin eder.
Musul petrolü Türkiye üzerinden ekonomiye kazandırılabilir. DAEŞ de gücünü kaybeder, ama birileri başından beri bunu istemiyor. TIR ve konsolosluk personelinin rehin alınması bu oyunun bir parçası idi. Türkiye’nin günde 1500 TIR Kerkük ve Süleymaniye’den, Barzani bölgesinden ham petrol çekmesi mümkünken, buna izin verilmiyor. Bölge halkı petrolsüz bırakılıp, DAEŞ’e mecbur bırakılıyor. Bir de yalan uydurup, ‘Türkiye DAEŞ’den petrol alıyor’ yalanı ile gerçekler çarpıtılıyor.. Bu kirli oyunda Paralel yapı da figüran olarak kullanılıyor. Halk Bankası’na yapılan operasyon, Musul petrollerinin Türkiye’ye taşınması planını sabote etmeye yönelikti. O ayakkabı kutusundaki paralar bu işin kandırmacası idi.
Bakın Paralel yapı İran’a karşı gibi ama bu oyunda İran’ın yanında yer aldı. DAEŞ’i icad eden ve yöneten derin güç Paralel yapıyı da yönetiyor. İran’ı Suriye’de Putin’le birlikte Esed’in safında kullanan bu akıl, şimdi İran’ı kendi safına çekiyor.
Alavere dalevere petrol üreticileri ketenpereye..
Dolar’daki piramidi ve tepedeki gözü biliyorsunuz.. Birileri o piramidi onarmak istiyor. O tek bir piramid değil, onun içinde asimetrik binlerce mini piramid var.. O piramide bütün dünyayı sıkıştırabilirsiniz, ilk on ilk yüzden büyüktür. İlk on içindeki hiyerarşi de aynı, son ondaki iç hiyerarşi de aynı şekilde yapılandırılmıştır. Yoksulların iç hiyerarşisinde de durum pek farklı değil. Bu zalim düzen serveti planlarken değil, yoksulluğu paylaştırırken de zalimdir..
Bu gerçek biliniyor artık ve mızrak çuvala sığmıyor. Kapitalizm krizde, onun için çözüm arıyorlar.. Planları zenginlerin servetini tabana yaymak değil, zenginlerin kârını korurken üretimi artırarak, yoksullara daha fazla pay ayırmak.
Bunlar samimi olsalar, bugün göçmen meselesine karşı daha sıcak yaklaşırlar. Sisi’ye, Esed’e destek vermezler.. Şimdi sistem Putin’i yola getirmeye çalışıyor. Petrolü yarın 100 dolara da çıkarabilirler. Bu fiyatlar böyle devam etmeyecek. Bakın bir el Kanada’nın petrolden kaybettiğini başkası vesile ile onlara geri ödeyecek. Birileri Rusya’yı cezalandırırken, Kanada da bu işten zarar ediyor..
Ben bunların adaletine güvenmiyorum. Dolar manipülasyonundan ya da LIBOR oyunlarından vazgeçiyorlar mı?
Şimdi yani bu akıl hidayete erdi öyle mi?
Koç’un kapitalizm eleştirisi de böyle bir şey olsa gerek.. Bir el piramide kaçak kat çıkan unsurları, büyük piramitteki hücre bozulmasını tedavi ederek, “sürdürülebilir bir kapitalizm” için harekete geçiyor olmasın sakın.
Onlar da gördüler ki, 19.YY kavram ve kurumları ile 21. YY’ı açıklamak mümkün değil. Umarım Davudoğlu, Babacan ve diğer arkadaşlar Davos’ta “Kapitalizmin tecdit hareketi” konusunda, dünyanin 5’ten büyük olduğunu söylerler..
“Yeni bir dünya mümkün” değil, yeni bir dünya savaşı olmasın istiyorsanız, buna mecbursunuz. Yoksa “tarihin sonu”nu getirecek “medeniyetler arası savaş”a hazır olun. Selâm ve dua ile.
CEMİL ŞENEL, VEFAT ETTİ
Afyon’da İslami faaliyetlerle ilgili konularda ömrü boyunca gayret sahibi, bölgede Milli Nizam Partisi’nin teşkilatlanmasında gecesini gündüzüne katan, 12 Mart sonrası Afyon Ağır Ceza Mahkemesi’nde Milli Nizam davasında mahkûm olduğumda ağabeyliğini esirgemeyen Cemil Şenel vefat etti. Kendine Allah’tan rahmet, ailesine sabr-ı cemil diliyorum..