Nef Arenada Kara Gece
Atmaca, tek başına avlanan bir kuş türüdür.
Çaykur Rizespor'un simgesi atmacadır.
Avını tek başına ve kimseden yardım almadan yapar. Cesareti, bilgisi ve deneyimi başarısıyla orantılıdır.
Bülent Kotkmaz`ın göreve başlaması sonrası hafta içinde yapılan hazırlıklar ve, Ali Sami Yen spor kompleksi Nef Stadyumundaki Galatasaray karşılaşması.
Ligde ve kupada oldukça başarısız bir sezon geçiren kendi içinde ve yönetiminde tutarsızlıklar yaşayan takım Galatasaray, kümede kalma hesapları yapan takımına destek olmak için stadyumu doldurdu.
Açıkcası enteresan bir motivasyon yaşıyorlardı. Özellikle sosyal medya üzerinden İNTİKAM söylevleri ve dayanışma örneklemeleri.
Neyin intikamı. Şampiyonluklar yaşamış takım, kümede kalma mücadelesi veren mütevazi Anadolu takımına karşı, bu kin ve öfke.
Bu olsa olsa kaos yaratıp bundan beslenme politikası. Sahada takım arkadaşını döven, Marcao bugün takım kaptanı.
Olsun kazanmak için bunlar gerekli. Kazanda nasıl olursa olsun. Bu takımların karakterleriyle direkt orantılı. Kim bilir dünya artık böyle sürüyor. Algı ve yaygara.
Kazanınca her şey güzel. Özellikle saf demlenmiş Rize çayı. Taze demlenmiş çayda kaçak çay ve suni boya yoksa şekersiz içilmesi tercih edilir. Hem beden, hem de ruh sağlığına iyi gelir.
Bazıları için hiçbir şey iyi gelmez. Karakteristik özellikleriyle direkt orantılıdır.
Maç, GS takımının ve seyircinin ciddi baskısıyla başladı. Çaykur Rizespor bu baskıyı kendi alanında kabullendi. Gedson Fernandes ve Yusuf Sarı ile hızlı çıkışlarda pozisyon bulmaya çalıştı. Fernandes'e yapılan faul sonrası nefis bir frikik ve inanılmaz gol. 0-1
Bu gol sonrası rakip takımın taraftarı ve takımın baskısıyla, oyun, bilinçli faule ve rakip sakatlamaya yönelik gelişiyordu. Hızlı kontra çıkışlar kasti faullerle kesiliyor ve hakem bu faulleri kartsız geçiştiriyor sonraki daha sert müdahalelere fırsat veriyordu.
İlk yarının bu skorla bitmesi beklenirken, Patrick Van Aanhold 41.dakikada cezalanı dışında şık bir plase ile kaleci Tarık Çetin`in uzanamayacağı köşeye topu gönderdi.1-1
İkinci, Galatasaray baskısıyla başladı. Ceza alanına gönderilen uzun top sonrası, Pohjanpalo kafayla Tyler Boyda indirdi. Nefis vurdu. Kaleci müdahale edemedi. Skor 1 – 2
Bundan sonraki süreçte ,o ana kadar sahada varlığı sadece GS ataklarına katkı vermek üzere kurgulanmış hakem Ümit ÖZTÜRK ve VAR hakemleri devreye giriyor.
63.Dakikada VAR uyarısıyla verilen penaltı. Kaleci Tarık Gomis`in penaltısını kurtarıyor. Skor hala 1-1
69.Dakika VAR yine devreye giriyor. Ümit Öztürk gidiyor , seyredip seyretmediği bile belli değil. Karar penaltı ve Babel`in vuruşuyla Skor 2-2 oluyor. Ümit Öztürk birilerinin ümitlerini boşa çıkarmıyor.
Bundan sonraki süreç ise Yusuf Sarının ceza alanında , Nelson tarafından itilerek düşürülmesine ise hakem müdahale edemiyor. VAR hakemleri özellikle Alper Ulusoy, demlenmiş Rize çayına suni şeker atıp içmekle meşgul. 87.dk.da Patrick van Aanhold kendisinin 2.takımının 3. Golünü atıyor.
Uzatmalar 8. Dakika Çaykur Rizespor oyunu rakip alana yıkmış. Sağdan soldan ataklarla pozisyon üretip gol bulmaya çalışıyor. Kazanılan serbest vuruş sonrası ceza alanı çizgisi üzerinde yer kapma mücadelesinde Nelson , Baiano`yu eliyle itiyor. Baianonun aynı müdahalesine hakem kart veriyor. Çaykur Rizespor sahada 10 kişi kalıyor.
Serbest vuruş sonrası bütün riskleri alan Çaykur Rizespor Gomisin uzatmaların sonunda bulduğu gol ile maçı 4 –2 kaybediyor.
GS küme düşme potasından iyice uzaklaşıyor. Çaykur Rizespor ise bu riski daha çok hissetmeye başlıyor.
Bugün sahada kazanmak isteyen 2 takım vardı. İki takımda kazanabilirdi. Ancak hakem verdiği ve veremediği kararlarla maça direkt etki etti.
Bundan sonraki süreç daha zor geçecek. Bugün ortaya konulan mücadele ve istek, taraftar desteği ile taçlandırılırsa bu takım ligde kalabilir.
Geçen hafta kaybedilen maç sonrası ,taraftarın tepkileri sn.Tahir Kıran`ın taraftarla ilgili yaklaşımlarını pek doğru bulmuyorum. Evet maç esnasında sahada mücadele eden futbolcuyu ıslıklamak, yuhalamak küfretmek doğru değil. Taraftarlık öğretmek, takım maçlarını başka tarafa almakla tehdit etmek o da doğru değil.
Herkes üzerine düşeni zamanında yapmış olsaydı takım bugün bu hallerde olmazdı. Bu halde olmayınca bu durumlarda yaşanmazdı.
Şapkamızı önümüze koyalım. Enerjimizi birbirimizle mücadele ederek ve kırarak değil, güçleri birleştirerek rakiplere karşı kullanalım. Öfkemizi kontrol edebilmeliyiz. Başarmak, galip gelme istediği gerçekleşmeyince bu tür tatsızlıklar olabilir. Olmaması gerekiyor.
Sadece kazanınca taraftarlık olmaz. Taraftarlık takıma destek demektir. Yüreklendirmek demektir.
Kulüpleri yönetenler, kurumsal kimliklerine uygun davranmak durumunda.
Çaykur Rizespor kulübü, ilimizin en önemli değeri ve Rizelilerin ortak paydasıdır.
Önümüzdeki Giresunspor maçı umarım tatsızlıkların bittiği ve kazanma alışkanlığı kazanıp yukarılara tırmanmaların başlayacağı bir müsabaka olu
Başka RİZESPOR yok.
Unutmayalım.
Sağlıcakla ve sevgiyle kalın.